kapat

22.10.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
banners
Sofra
L E I T Z
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

Teba
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
AHMET TAN(tana@sabah.com.tr )


21 Ekim 2019

Nur Nilay 20 küsur gün önce doğdu. Dolunay ile Altınay da 20 kusür yıl önce... Dün üçü de ebediyen öksüzlüğe, babasızlığa alçakça mahkum edildi.

Bundan 5 küsur, 10 küsur, 20 küsur yıl önce tıpkı öksüzlüğe mahkum edilmiş öteki kızlar gibi.

Öksüz kızların en deneyimlisi..

Nükhet İpekçi. Elbette, 1940'larda kafası odunla parçalanan yazar Sabahattin Ali kızı Filiz Ali'yi saymazsak...

"Kanı yerde kalmayacak.. Katiller mutlaka yakalanacak" nutuklarının "en kıdemli öksüz kızları" onlar.

En kıdemsizi ise Özge Mumcu.

Kıdemsizlik şimdi Nur Nilay'a, Dolunay'a, Altınay'la geçti. Şimdi onların kıdemlilerden alacağı dersler var.

Bir kere zamanın çabuk geçtiğini, ama geçen zamanla acılarının daha da kanadığını bilecekler, yaşayacaklar.

***

20 yıl önce Abdi İpekçi öldüğünde Nükhet elbette 25 günlük Nur Nilay'dan büyük, Özge'den, Dolunay ve Altınay'dan küçüktü.

Şimdi yaşları farklı da olsa hepsinin acısını zaman eşitledi, eşitliyor.

Öksüzlüğe alçakça mahkum edilmiş kızların ortak yazgısı "babalarının parçalanan bedenlerinden alan kanı hiçbir zaman durduramamış evlat" konumunda olmaları...

Öksüz kızların ortak yazgısı elbetteki yalnızca babalarının parçalanmış bedenlerinden akan kan değil.

Hepsinin de babalarının yazı adamı, düşünce adamı olmaları.

Bir de hiçbirisinin katillerinin belirlenememesi, bulunamaması.

Ama bundan da acı olanı geçmiş 20 yılların öksüz kızlar bakımından yazgısı ne ise gelecek 20 yılların yazgısının da o olması.

İlk 20 yılın acısını Nükhet İpekçi öksüz bırakıldığının 20. yılında şöyle dile getirmişti. Herhalde babası gibi yazıyı meslek seçmiş Dolunay da aynı şeyleri söyleyebilecek. Hem de 20 yıl sonra bir tek sözcüğüne bile dokunmadan:

- Ey katiller, tetikçiler ve onların işverenleri 20'nci yılınız kutlu olsun. Halen zafer sizindir. 20 yıldır biz aşağıdayız. Siz yukarıda. 20 yıldır biz merak ettik, siz merak ettirdiniz. 20 yıldır biz kaybettik, hep kaybettik. Siz kazandınız. Ben burada babasının parçalanan bedeninden akan kanı 20 yıldan bu yana durduramamış bir evlat konumundayım. Gerçeğin ortaya çıkarılmasına şu ana kadar hiçbir katkıda bulunamamış bir müdahil durumundayım. Zaman hiçbir acıyı dindirmiyor. Ben 20 yıldır hukuksuzluğun, bilinmezliğin ağırlığını üzerimde taşıyarak yaşıyorum. Uğradığımız bu saldırı ve adaletsizlik karşısında hiçbir şey yapamamanın ağırlığını üzerimde hissederek yaşıyorum. Benim babama duyduğum bu ağırlığı ve borcu, gün gelir bu devlet de gelecek kuşakları için duyar diye umuyorum. (Abdi İpekçi'nin 20'nci ölüm yıldönümünde kızı Nükhet İpekçi İzet.)

***

Nur Nilay, Dolunay ve Altınay, babasızlığa alçakça mahkum edilen öksüz kızlar koğuşunun diğer hükümlüleri. İsyanları, feryatları, acıları, hiç dinmeyecek, hiç bitmeyecek. Çünkü ellerinde ne kaleşnikofları var ne naylona sarılmış bombaları.

En fazla kalemleri var, kalemleri olacak.

Ama o da babalarının yazgısına değiştiremedi ki, onlarınkini değiştirsin.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır