Sezar'ın hakkı
BU köşede dün, AKTAŞ'a ulaşmanın zorluklarından söz ettik. Elektriği arıza yapan, voltajı düşen, faturası abartılı gelen Anadolu yakası sakinlerinin muhatap bulmak için nasıl beyhude çırpındıklarına değindik. SABAH-İstanbul, İSKİ'yi de vatandaşlardan gelen şikayetler doğrultusunda sık sık eleştiriyor.

İSTANBULLULAR adına ve yararına bir kurumu eleştiririz, ama olumlu icraatı olursa onu da görmezden gelmeyiz. Örneğin şimdi, İSKİ'ye dair bir olumlu bir olumsuz izlenimimi sizlere aktarmak istiyorum.

ÖNCEKİ gece işten Göztepe'deki evime döndüğümde suların çamur gibi aktığını gördüm. Sabahtan beri böyle devam ettiğini söylediler. 21.00 gibi geç bir saatte muhatap bulacağımdan hiç umudum olmayarak, İSKİ'nin 588 38 00 numaralı arıza telefonunu çevirdim. Çalar çalmaz açıldı, bir teyp anonsu verildi:

"İSKİ Arıza Servisi'ne hoşgeldiniz. Dahili numarayı biliyorsanız tuşlayın, bilmiyorsanız bekleyin; kısa zamanda elemanımıza bağlanacaksınız."

BIYIK altından gülüp, "Ona ne şüphe; balık kavağa çıktığı zaman elbette bağlanırız" diye düşünmeye, kendi kendime kara mizah yapmaya hazırlanıyordum... Ki, karşı taraftan gayet kibar bir ses, sordu:

"BUYRUN efendim, size yardımcı olabilir miyim?"

ŞAŞIRIP afalladım, böyle "anında servis"i hiç beklemediğim için "Bizim bu Göztepe'de sular.." filan diye toparlamaya çalışırken lafı ağızımdan aldı:

"ÇAMURLU akıyor değil mi efendim? Ekiplerimiz saat 08.00'den bu yana genel şebeke temizliği yaptıkları için böyle oluyor. İSKİ adına özür diliyorum. Sabah erkenden suyunuzun durumu normale dönecek."

TEŞEKKÜR edip kapattım.
SANİYESİNDE açılan telefon, gecenin geç saatinde görev başında kibar ve uygar bir arıza servisi elemanı, net ve doyurucu bir izahat. Rüya gibi bir şey!

ŞİMDİ Sezar'ın hakkı Sezar'a: İSKİ'yi böyle çağdaş bir ünite oluşturduğu için kutlamamak elde mi?

BİR de eleştiri: Sabah kalkınca baktım, su hâlâ çamurlu akıyordu.