kapat

22.09.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
inter merkez
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
CAN DÜNDAR(cdundar@sabah.com.tr )


"Baba" ile "Hoca"

Biri 1924 doğumlu, İslamköylü yoksul bir köylü çocuğuydu. Diğeri 1926 doğumlu, Sinoplu bir ağır ceza reisinin oğlu...

20'lerinde İstanbul Teknik Üniversitesi'nde buluştular.

Makine mühendisliği okuyorlardı. "Hoca"ya göre "Baba", "hep kopya çekerek sınıf geçiyordu". "Baba"ya göre "Hoca", "çok yüksekten atıyordu."

İkisi de mescidin müdavimleri arasındaydılar. Birlikte namaza durdular.

Sonra yoksul olan, inşaat bölümüne geçti. Koptular.

***

30'larında dışarı gittiler. "Baba" Amerika'ya, "Hoca" Almanya'ya...

Biri İngilizce öğrendi, diğeri Almanca...

Hayatları boyunca bu iki ekolün izlerini taşıdılar.

ABD ile Almanya yüzyıl sonunda aleme hükmetmek için rakip oldular. Tıpkı o ekolden yetişen Baba ile Hoca gibi...

Dönüşte biri bürokrasiye daldı, diğeri iş hayatına..

Ayrıldılar.

***

40'larında siyasete girdiler.

"Baba" 40 yaşında AP'ye lider oldu. Hemen ardından "Hoca" başvurdu.

İlk "dalaş" orada yaşandı: Hoca veto edildi ve büyük kavga başladı.

Mason belgeleri, "Morisson Süleyman" damgaları bir yanda, "gerici", "mürteci" suçlamaları öte yanda... Tarikatları paylaşırken Hoca, "O benden çok korkar" dedi. Küstüler.

***

Ömrümüze damgasını vuracak "Tahterevalli" ondan sonra çalışmaya başladı. 12 Mart'ta "Baba"yı deviren askerler, komünizm gelmesin diye "Hoca"yı bulup getirdiler.

Fötr gitti, takke geldi.

50'lerinde kah birlikte, kah ayrı ayrı hükümet kurdular. Bazen ortak, bazen rakip oldular.

Hitabetleri güçlüydü. Kilolu ve nüktedandılar.

Biri "barajlar kralı"ydı, diğeri "ağır sanayi hamlecisi"...

Yakıştılar.

***

60'larına doğru devrildiler.

Biri sürgüne, diğeri hapse gönderildi. Asker, tahteravalliyi kırmıştı. Bu yolla oyunu bitirmediğini, tersine biraz daha uzattığını nice sonra anlayacaktı. Çünkü bir MSP'linin "Hoca" için yaptığı tanım, "Baba" için de aynen geçerliydi:

"Lastik gibi. Basıyorsun yamyassı oluyor. Ezdim sanıyorsun. Bırakınca eski haline dönüyor."

"Ezildi" sanılanlar 60'larında makyaj tazeleyip eski hallerine döndüler.

70'lerine "merhaba" derken biri Cumhurbaşkanı, diğeri Başbakan oldular.

Kendi açtıkları imam hatipleri kendileri kapattılar. "Bir kamu kuruluşunda" kısa süreyle laiklik, Atatürkçülük ve demokratlık yaptılar.

Epey gürültü koparttılar.

***

Şimdi 80'leri geliyor. Birinin görev, diğerinin yasak süresi doluyor.

Herkes "Tayyip'in önünü kim keser" diye düşünülürken, "Hoca"nın yasağı kaldırıldı aniden... Bir hafta sonra da "Hoca", "Baba"nın süresini uzatmaya razı olduğunu açıkladı.

Al gülüm ver gülüm...

Şimdi "Baba", yeniden seçilir ve 2010'a kadar hükmederse Kanuni Sultan Süleyman'ın 46 yıllık rekorunu kıracak. Olmaz a, 2007'de 83 yaşında köşkten inerse, ihtimal ki bayrağı o sene 80. yaşını kutlayacak olan Hoca devralacak.

Biz mi?

Tahterevalli kuralları gereği, onların süresi uzadıkça bizimki kısalacak.

Babalarımızdan devraldığımız bu "ikili emanet"i "ilelebet müdafaa ve muhafaza edip" çocuklarımıza devretmenin huzuruyla -başka lider göremeden- göçüp gideceğiz.

İki zümrüdü Anka kuşu, boşluğa savrulan küllerimizden yeniden doğacaklar ve inşallah gelecek kuşakları babasız (yetim) ve hocasız (cahil) bırakmayacaklar.

Ey Türk gençliği...!

Hadi gene iyisin.

Bekle ki sıran gelsin.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır