kapat

06.08.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber Ýndeksi
Yazarlar
Günün Ýçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
banners
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
Ýþte Ýnsan
Astroloji
Reklam
Sarý Sayfalar
Arþiv
Hazýrlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGÝ BASIM YAYINCILIK SANAYÝ VE TÝCARET A.Þ.
Büyükanne'yi çarþafa sarýn
Öcalan, Yunanistan'ýn Kenya Büyükelçiliði resmi Konut'undan çýkmak istemeyince, kendisini dýþarý atmak için Atina'dan dört goril, Nairobi'ye geldi. Kenya ve ABD Gizli Servis elemanlarý, "futbolcu" kimliðinde seyahat eden Yunanlýlar'ýn peþine düþtü.

Goriller, beraberlerinde, gerekirse Öcalan'ý uyutmak için özel bir "toz" getirdiler. Ancak, Kenyalý polisler tarafýndan takip edilince, paniðe kapýlýp, kaldýklarý otelin tuvaletine döktüler. Apo'ya operasyon yapamayan goriller Atina'ya geri döndü.

Abdullah Öcalan, 2 Þubat 1999 Salý günü öðle saatlerinde Yunan Gizli Servis elemanlarýnýn korumasý altýnda Yunanistan'dan, Kenya'ya getirilmiþti. Bu seyahat gizli gerçekleþti. Ancak, Kenya makamlarý 24 saat sonra uyandý. Bu arada Amerikalýlar da konudan haberdar olup, alârma geçti. Çünkü, Apo'nun Amerikan karþýtý tavrý endiþe veriyordu. Kýsa bir süre önce ABD'nin Nairobi Büyükelçiliði'nde çok büyük bir patlama olmuþtu. Gerek Amerikalý yetkililer, gerekse Kenya Hükümeti bir yeni macerayla karþý karþýya kalmak istemiyordu.

Yunanistan, bu iki devletten gelen baský üzerine, Türkiye'ye karþý maþa olarak kullandýðý Abdullah Öcalan'dan bir biçimde ve kýsa sürede kurtulmak gereðini duydu. Apo'ya refakat eden Yunan Gizli Servis elemaný Kalenderidis'e bu konuda Atina'dan her saat baþý tâlimat gelmeye baþladý. Ama Türkiye düþmaný Kalenderidis, bildiðini okuyordu.

Yunanistan'ýn, Kenya'daki Büyükelçisi Costoslas da acz içindeydi. 1 Þubat 1999 günü Atina'dan gelen bir telefon emri üzerine, bilmeden Öcalan'ý resm” Konut'unda misafir etmeye baþlamýþ, o da dönüþü olmayan bir yola girmiþti.fAslýnda Büyükelçi Costorlas, "Kralcý" bir diplomat olduðu için iki yýl önce Dýþiþleri Bakaný Pangalos tarafýndan Kenya'ya sürgün edilmiþti.

Kenya'daki Yunanistan Gizli Servis elemaný Kalenderidis ve Büyükelçi Costorlas'ýn beceriksizliði üzerine Atina'dan, Nairobi'ye 4 gizli servis elemaný gönderildi. Bunlar, "futbolcu" diye takdim ediliyordu. Yanlarýnda, gerekirse Apo'yu uyutmak için "toz" getirmiþlerdi. Bunlar da, kýsa zamanda deþifre oldular. Kenya polisi ve Amerikan Gizli Servis elemanlarý tarafýndan takibe alýndýlar. Sonra, korkularýndan yanlarýndaki tozu tuvalete döktüler. Bütün bu nefes kesici öyküler, Yunanistan'ýn Nairobi'deki Büyükelçisi Costorlas tarafýndan kripto (þifreli mesaj) haline dönüþtürülüp, Atina'ya geçildi. Öcalan'ýn Kenya'daki 14 gününü ayrýntýlý bir biçimde anlatan bu kriptonun 13-14 ve 15 Þubat 1999 tarihli bölümleri aynen þöyleydi:

Apo'ya, goriller gidiyor
Bay Papaioannou (Yunanistan Dýþiþleri Bakaný'nýn Diplomatik Büro Müdürü), bana "futbol takýmý'nýn, çok eski medeniyete sahip olan bir ülke üzerinden (Kahire'den) Nairobi'ye doðru hareket ettiðini bildirip, "yarýn top oynamaya hazýr olmanýz gerekir" dedi. Diakofotakis (Yunanistan'ýn Kenya Büyükelçilik Baþkatibi), Papaioannou'ya "futbol takýmý"nýn nasýl geleceklerini sormuþ, o da "resmen, yani havaalanýnda gösterecekleri resm” kimlikleriyle" cevabýný vermiþ. Diakofotakis, "mavi mi, yoksa kýrmýzý mý, yani diplomatik mi, yoksa normal pasaport mu?" sorusunu yöneltince, Papaioannou o anda bilmediðini ifade etmiþ, ancak daha sonra normal pasaportlarý bulunduðunu bildirmiþ.

Papaioannou, Büyükelçilik olarak, gelecek yolcularýn havaalanýndan karþýlanmasý için gerekenin yapýlmasýný da istemiþ. Diakofotakis, buna itiraz etmiþ, son günlerde havaalanýna sýk sýk gittiðini, bu arada havaalanýnda garip yabancýlarla karþýlaþtýðýný söylemiþ. Sonuçta, gelen yolcularýn otelden, yani Bakan'ýn (Yunanistan Dýþiþleri Bakaný Pangalos) Kasým 1998'de Nairobi'ye yaptýðý son ziyaret sýrasýnda refakat edenlerin kaldýðý Recency Oteli'nden alýnmasý konusunda mutabakata varýlmýþ.

Bayan korumadan tehdit
Bayan Kýlýç (Öcalan'ýn korumasý Þemse Dilan Kýlýç), Yunanca bilmemesine raðmen, konuþmalardan Atina'nýn, Büyükelçiliðe yaptýðý baskýlarý farketmiþ. Bunun üzerine çantasýndan tabancasýný çýkardý, Öcalan'ýn þartlarýnýn kabul edilmemesi, Ýkâmetgâh'tan çýkmasý için zorlamanýn sürmesi halinde kendisinin intihar edeceðini söyledi. Kýlýç, biraz sonra henüz imkanlarýn tükenmemiþ olduðu konusunda ikna edildi. Kendisine, ateþ etmesi halinde, Büyükelçilik güvenlik sisteminin alarma geçeceði de anlatýldý.

Bayan Kýlýç, daha sonra Büyükelçiliðin bir bürosuna kapanýp, þunlarý söyledi: "Rahatsýz edildiðim takdirde intihar ederim. Bizim, Büyükelçiliði terketmemiz sözkonusu deðildir. Þartlarýmýza karþý cevabýnýzý acele bekliyorum."

Yukarýdaki hususlar Atina'ya bildirildi. Oradan da, Kürtlerle görüþmelerin hemen kesilmesi, "tiyatro" veya "futbol" takýmý gelinceye kadar durumun yatýþtýrýlmasý tâlimatý verildi.

Saat artýk takriben 22.00 olmuþtu. Kranidiotis (Öcalan'ýn Yunanlý avukatý) ve Kalenderidis'in (Apo ile Kenya'ya gelen Yunan Gizli Servisi EYP elemaný) uçak saati yaklaþmýþtý. Atina'yý arayarak Papaioannou'ya, "Matmazel"in (Kalenderidis), "Madam"dan (Yunanistan Gizli Servis Baþkaný Stavrakakis), hemen hareket etme tâlimatý aldýðýný bildirdim. Bu arada Papaioannou, Bakan'la (Yunanistan Dýþiþleri Bakaný) görüþmüþ olacak ki; "Matmazel"in, durumu yatýþtýrmak için Nairobi'de kalmak zorunda olduðunu bildirdi. Biraz sonra EYP Baþkaný (Gizli Servis Baþkaný) tarafýndan da bu emir teyid edildi. EYP Baþkaný,

Kalenderidis'e telefonda þunlarý söyledi: "Mademki meydan kalmaný söylüyor, kal. Mademki iþi çýkmaza sürmek istiyorlar, öyle olsun."

Bu arada "futbol takýmý"ný bekleyen herkes Büyükelçilik'ten ayrýldý. Bay Kranidiotis de havaalanýna hareket etti. Ertesi gün öðrendiðimize göre Kenya makamlarý eþyalarýný aramýþ ve Öcalan'ýn mesajýný içeren bir kasete el koymuþlar. Öcalan bu kasette Kranidiotis'i, Yunanistan'a iltica iþlemlerini tâkip etmek için vekil tayin ettiðini anlatýyormuþ. Kenya polisi, avukatýn yanýnda bulunan bir de yazýya el koymuþ, ancak bunun ne olduðunu öðrenemedik.

PAZAR, 14 ÞUBAT 1999
Sabah, Kalenderidis'le birlikte Büyükelçiliðe geldim. Diakofotakis'e, Nairobi'ye gelen dört kiþilik polis grubunu (futbol takýmý kimlikli ve Öcalan'ý Sefaret'ten atmakla görevli Yunan Gizli Servis elemanlarý) almak için Regency Oteli'ne gitmesini söyledim. Otelde bulamamýþ. Havaalanýna gitmesini bildirdim. Orada da bulamamýþ.

Atina'dan gelen polisler, saat 11.00 civarýnda henüz otele ulaþabilmiþler. Büyükelçiliðe telefon ettiler, gidip kendilerini aldým. Havaalaný güvenlik makamlarý Yunanlý polislere epey eziyet etmiþler ve iþlemlerini geciktirmiþler. Saat 13.00 gibi Büyükelçiliðe ulaþtýk. Daha sonra kendi aramýzda bir deðerlendirme yapýp, Kenya makamlarý ve Amerikalýlar tarafýndan izlendiðimiz kararýna vardýk. EYP Güvenlik Þubesi'nden gelen polisler þunlardý:

1- Bobos Ioannis, Baþkan

2- Spanias Athananasios

3- Ioannidis Ioannis

4- Stathis...

"Öcalan'ý çarþafa sarýp, atýn"
Diakofotakis, saat 11.30'da Büyükelçiliðe döndü. O sýrada Papaioannou'dan, Kalenderidis'e bir telefon geldi. Papaioannou þöyle söylüyordu: "Hemen, aynen uygulanmasý gereken tâlimatlar. Sana söylediklerimi aynen not et. Yaz.

1- Futbol takýmýnýn zorunlu olarak ve zorla, ivedilikle hareket etmesi gerekmektedir.

2- Büyükanne, yani Öcalan, hemen uzaklaþtýrýlmalýdýr.

3- Oteldeki odalarý kiralayýn.

4- Refakatçý ile birlikte, çarþaf içinde olsa dahi otelin yanýnda bir yere götürün.

5- Onlarý oraya býrakýn, hemen uzaklaþýn ve daha sonra hiçbir þekilde irtibat kurmayýn.

6- Eðer ihtiyaç olursa, biraz para býrakýn.

7- Pazartesi günü sabahýna kadar herþeyin bitmiþ olmasý gerekiyor.

Ýyi þanslar, bekliyoruz."

***

Diakofotakis, bunlarý aynen kaydedip, Papaioannou'dan, Atina'daki yetkililer tarafýndan doðrudan tâlimat verilmesini talep etmiþ. Papaioannou, herhangi bir tepki vermemiþ olmasýna raðmen, büyük bir ihtimalle bu teklife katýlmýþ.

Polisler, Büyükelçiliðe geldiler. Bobos, Kalenderidis'e "Savvas, bizi neden sýkýntýya sokuyorsun?" diye sordu. Bobos, Öcalan ve refakatindekilerle ilgili ayrýntýlý bilgi istedi. Ayrýca, Ýkâmetgâh'ýn durumu hakkýnda izahat aldý. Öcalan ve yanýndakilerin beraberlerinde silah bulunup bulunmadýðýný sordu. Kalenderidis de, zorunlu olarak Konut ve þahýslarla ilgili operasyonel bilgiler verdi.

Bobos, Baþkan'ýna (Gizli Servis Baþkaný) telefon ederek, tâlimat aldý. Biz, bunlarý duymadýk. Ancak, daha sonra bize nakledildiðine göre bu tâlimat, Papaioannou'nun, Diakofotakis'e verdiði tâlimatýn aynýsýymýþ.

Bobos, polislerin silahsýz geldiðini, her birinde 300 dolar para bulunduðunu söyledi. Kendilerine, Kurum'larýndan (Yunanistan Gizli Servisi), Büyükelçiliðin silah ve para vereceði söylenmiþ. Ben, kendilerine Büyükelçilikte silah ve para bulunmadýðýný ifade ettim. Papaioannou'nun sözlü tâlimatý ile daha önce defalarca talep edilmiþ olan sadece 12 bin dolar Büyükelçiliðin hesabýna aktarýlmýþtý.

Kalenderidis'le birlikte, Bobos'a þunlarý söyledik: "Kürtlerin yanýnda silahlarý var. Ama ne tip bir silaha sahip olduklarýný bilmiyoruz. Ayrýca yanlarýnda küçük Samsonite tipi bir bavul bulunuyor. Bu bavul çok aðýr. Bavulun içinde patlayýcý madde olabileceðini tahmin ediyoruz."

Bobos telefonla EYP Baþkaný ile konuþup, bize þunlarý söyledi: "Operasyon olmayacak. Yeni bir Niovis Sokaðý'ndan korkuyoruz."

Bobos bu arada, bizlere bu tip operasyonlarýn yazýlý tâlimat olmadan

gerçekleþmediðini ifade etti. Grubuyla birlikte en kýsa sürede Atina'ya dönme kararý verdi. Bobos sözlerini þöyle sürdürdü: "Bana, burada kalmamýzý söyleseler bile, ben çocuklarý alýp, ilk uçakla gidiyorum."

Polisler, Büyükelçilik'ten ayrýlarak otele döndüler. Durum, Papaioannou'ya bildirildi. Bu arada Bayan Kýlýç'ýn bize bildirdiðine göre Ýtalya'dan bir avukat milletvekili gelmiþ. Öcalan'la görüþmek, hatta onu Ýtalyan Büyükelçiliði'ne götürmek istiyormuþ. Bu konuda da Papaioannou'ya bilgi verildi, kendisinden þu tâlimat alýndý: "Hiçbir þekilde bulaþma. Konut'tan taksiyle alsýnlar ve istedikleri yere götürsünler. Ýtalyanlar veya baþkalarýyla hiçbir þekilde irtibat kurma."

Saat 16.00 civarýnda, Kalenderidis'le birlikte Ýkâmetgâh'a hareket ettik. Ýtalyan Milletvekili Pia Pia'nýn Ýkâmetgâh'a geldiðini, Öcalan'la görüþtükten sonra, ayný gün ülkesine dönmek üzere otele gittiðini öðrendik.

Büyükelçilikte bulunan Diakofotakis, bu arada Papaioannou'ya telefonda þunlarý söylemiþ: "Madam Katehaki (Yunan Gizli Servis elemaný Kalenderidis) biraz önce Öcalan'la görüþmek için Konut'a gitti. Zaman daraldý. Konut'taki son durumu bilmiyorum. Öcalan, Konut'tan ayrýlmayý reddediyor. Büyükelçimiz (Yunanistan'ýn Nairobi Büyükelçisi Costorlas), her an Dýþiþleri Bakanlýðý'na çaðrýlabilir."

Papaioannou ile Diakofotakis arasýndaki görüþme þöyle geçmiþ:

Papaioannou - Büyükanne (Öcalan) için bir baþka kuþun oraya gelmesi ihtimalini nasýl görüyorsun?

Diakofotakis - Ýyi olur, ancak yerel makamlarla görüþmemiz gerekir. Bu konuda bana yetki vermenizi istiyorum.

Amerikalýlar tâkipte
Diakofotakis'in telefonu üzerine acele Büyükelçiliðe dönüp, benimle görüþmek istediðini öðrendiðim Papaioannou'yu aradým. Bu arada kendisinden, Kenya makamlarýyla görüþmek ve yardým istemek için izin talep ettim. Ancak izin vermedi. Bana, Seyþel Adalarý'na karþý Dýþiþleri Bakanlýðý'ndan alýnan garantileri sordu. Kendisine gerekli bilgiyi verdim. Papaioannou bu arada, Öcalan'ýn Birleþmiþ Milletler veya bir baþka uluslararasý örgüte teslim olmayý kabul edip etmediðini sordu. Olumlu cevap verdim. Papaioannou tekrar telefon edip, Seyþeller'e karþý ekonomik taahhüdümüzün tam miktarýný sordu. Atina'daki toplantýnýn sonuçlarý Büyükelçiliðe teblið edilmedi.

Akþamüstü, saat 17.00 sýralarýnda Diakofotakis, kendisiyle bir hafta önce görüþmek isteyen Amerikalý meslektaþýyla görüþtü. Önce Amerikalý'nýn eþine haber verdi, sonra da evine gitti. Amerikalý þaþýrmýþ, genel konular gündeme gelmiþ. Bu arada Amerikalý, "can alýcý mesele"ye hiç deðinmemiþ. Fakat, Diakofotakis'e akþam birlikte çýkýp, lokantaya gitmeyi önermiþ. O da "çok fazla iþim var, annem de evde yalnýz. Onunla birlikte olmak istiyorum" demiþ.

Saat 19.00 civarýnda polis Bobos telefon edip, Büyükelçiliðe gelmek istediðini söyledi ve bir araba istedi. Diakofotakis, otele gitti, Bobos ile birlikte bir baþka kiþiyi Büyükelçiliðe getirdi. Bobos, Kenyalýlar ve Amerikalýlar tarafýndan devamlý tâkip edilmekten þikayetçi oldu. Kendisini tâkip eden kiþiler, içinde makineli tüfek olduðu görülen çanta taþýyorlarmýþ ve kendisini bir metreden izliyorlarmýþ. Büyükelçilik'ten, Atina'ya telefon edip, EYP Baþkaný'na, "Bizi çok yakýndan tâkip ediyorlar" þeklinde arz etti.

Öcalan'ý uyutmak için "toz"
Polislerden biri (Öcalan'ý Sefaret'ten çýkarmak için Atina'dan gelen görevli), Büyükelçilik'te bulunduðu bir sýrada (öðle veya akþam) Kalenderidis'le sohbet ederken beraberlerinde "toz" getirdiklerini söyledi. Bu "toz"lar, meþrubat içine konup, içiriliyormuþ. Narkoz etkili bir ilaçmýþ. "Toz"larý, Kenya makamlarýnýn takibinden korktuklarý için otelin klozetine dökmüþler.

Diakofotakis, bu iki polisi daha sonra otellerine býraktý ve saat 22.00 sýralarýnda evine gitti. Ben de Kalenderidis'le birlikte rezidans'a (Büyükelçilik resm” Konutu) döndük. Öcalan'ýn refakatçilerinde ortam iyice karýþýktý. Hem bir sukünet, hem de ilerde meydana gelebilecek olaylar için heyecan gözleniyordu. Öcalan, Kalenderidis ve bana, "Tarihin bir safhasýnýn bittiðini hissediyorum" dedi. Polisler, Pazartesi sabahý 07.30'da Egypt Air'le Kahire üzerinden Atina'ya dönme kararý verdiler.

PAZARTESÝ, 15 ÞUBAT 1999
Diakofotakis, saat 08.00'de Büyükelçiliðe geldi. Bu arada, Dýþiþleri Bakanlýðý Protokol Müdürlüðü'nden telefon etmiþler. Kathourima (Kenya Dýþiþleri Bakanlýðý Genel Sekreteri), çok acil olarak beni, Bakanlýða çaðýrmýþ. Diakofotakis, durumu bana bildirdi. Papaioannou'nun da haberi olmuþ. Papaioannou, Atina'dan tâlimat almadan Kenya Dýþiþleri Bakanlýðý'na gitmemem yönünde tâlimat verdi.

Büyükelçiliðe, saat 09.30'da Kalenderidis'le birlikte geldim. Atina'dan bize henüz tâlimat ulaþmamýþtý. Diakofotakis ve Kalenderidis'le birlikte deðiþik telefonlardan Atina'ya ulaþmaya çalýþtýk. Nafile. Kalenderidis, Büyükelçiliðin dýþýndan da buna teþebbüs etti. Yine de nafile. Yunanistan'la telefonlardaki 'block-out' 09.00'dan akþamüstü takriben saat 14.00'e kadar devam etti.

Saat 10.30'a doðru Büyükelçiliðe habersizce gelen Protokol Þefi, Protokol Müdürü'nun benimle konuþmak istediðini söyledi ve þöyle bir ifade kullandý: "Burada olduðunu biliyoruz." (Öcalan'ý vurgulamak istiyor)

Protokol Þefi ile görüþtüm ve onu oyalamaya çalýþtým. Atina'dan tâlimat almak amacýyla kahve ikram ettim. Boþuna. Nihayet saat 11.00'e doðru fazla zaman kalmadýðýna kanaat getirerek Protokol Þefi ile birlikte Dýþiþleri Bakanlýðý'na gittim. Giderken Diakofotakis'in refakat etmesini istedim. Protokol Þefi bunu reddetti ve "Sayýn Kathourima sizi birkaç dakika ve dostane bir konuþma yapmak için özel olarak görmek istiyor" diyerek beni rahatlattý.

Kathourima'nýn bürosunda Siyasi Ýþler Müdürü, Gizli Servis Baþkaný ve aklýmda kalmayan, küçük ismi ile bana tanýþtýrdýklarý bir baþkasýyla görüþtüm. Somut bir mesele için benimle konuþmak istediklerini söylediler.

Hulžsi Turgut


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGÝ BASIM YAYINCILIK SANAYÝ VE TÝCARET A.Þ. - Tüm haklarý saklýdýr