kapat

18.07.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber Ýndeksi
Yazarlar
Günün Ýçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
banners
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
Ýþte Ýnsan
Astroloji
Reklam
Sarý Sayfalar
Arþiv
Hazýrlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGÝ BASIM YAYINCILIK SANAYÝ VE TÝCARET A.Þ.
CENGÝZ ÇANDAR(ccandar@sabah.com.tr )


Suikast çeþitleri...

Turgut Özal kadar Cumhuriyet tarihimizde "karakter katli"ne uðramýþ bir Cumhurbaþkaný ve Baþbakan bulamazsýnýz.

Kartal Demirað'ýn namlusundan o 1988 haziran günü çýkan "suikast kurþunlarý", kalemlerden yýllar boyu akan ve akmaya devam eden "zehir"in yanýnda bir "düðün konfetisi" gibi hafif kalýr...

Atatürk zaten kanunla korunuyor. Türk siyaset hayatýnýn en hýrçýnlaþtýðý dönemlerde idam mahkžm olan ve cezasý infaz edilen ve dolayýsýyla "siyaseten katl"e uðramýþ olan Adnan Menderes dahi, Özal gibi "karakter katli"ne uðramadý. Ne Celâl Bayar, ne Cemal Gürsel, ne Cevdet Sunay, ne çok kiþinin gazabýný çekmiþ olmasýna raðmen, asker” yönetimin lideri Kenan Evren, ne de kýrk yýldýr sahneden inmeyen Bülent Ecevit ve Süleyman Demirel...

Özal, altý yýlý aþkýn süredir mezarda ama ona karþý garez en küçük fýrsatta tekrar hortluyor. Kartal Demirað canýný alamamýþtý ama "ruhuna karþý suikast giriþimleri" devam ediyor. Bunun son örneði hafta içinde bir birinci sayfa baþlýðýyla yapýldý: "Kurþun Yalaný"...

Baþlýðýn altýnda "Özal suikastýnda Türk ve dünya kamuoyu aldatýldý" diye yazýyor ve devam ediyor: "Olayda Özal'ýn kurþunla yaralanmadýðý, sað elinin baþparmaðýnýn, yere yattýðýnda kürsüden düþüp kýrýlan bardak parçalarýyla kesildiði anlaþýldý."

Nasýl anlaþýlmýþ?
Bir büyük gazetenin uzun yýllar Ankara temsilciliðini yapan birisi, bir aný kitabý yazmýþ. Bu kitapta, aile dostu olan ve bir dönem Ankara Belediye Baþkanlýðý yapmýþ, þimdi ANAP Milletvekili Mehmet Altunsoy'un bir sohbet esnasýnda kendisine böyle dediðine kitapta yer vermiþ.

Gazetecilik artýk böyle yapýlýr oldu. Özal'ýn parmaðýný diken hayatta. O sýra yanýnda bulunan eþi hayatta. Eline bakan hastane faaliyette. Ama, bu kiþilere kimse sormak zahmetinde bulunmuyor. Baþlýk hazýr: "Kurþun Yalaný"...

Sürekli aldatýldýðý duygusu taþýyan ve ara ara bu konuda özeleþtiri yazan (bu iyi tarafý) bir baþyazar, hemen kaleme sarýlmýþ, baþlýk hazýr: "Maskaralýk..." Kitapta bu "yalan"a yer veren meslektaþýný gýptayla övüyor ve "hiç akla gelir miydi" diyor, "Ankara'da uzun yýllar gazetecilik yapan arkadaþýmýz, kendisini mesleðin biraz dýþýna çektikten sonra hepimizi atlatsýn?"

Kendisini mizah ustasý zanneden bir baþka kalem sahibi, "Tontonun parmaðý" baþlýðý ile merhum Cumhurbaþkaný'ný ti'ye alýyor.

Ve, bu "büyük tarih” gerçeðin" ortaya çýkmasýndan kýsa süre sonra, "haberin kaynaðý" Mehmet Altunsoy, ekranlara çýkýp, böyle birþey söylemediðini, bir aile meclisinde, anlaþýldýðý kadarýyla "geyik muhabbeti" esnasýnda söylediklerinin amacýný aþan biçimde istismar edildiðini belirtiyor. Ayrýca, o aile dostuna, kitabý yazarken kendisine teyid için sorma zahmetine bile katlanmadýðý için teessüflerini bildiriyor. Yani, "kurþun yalaný"ný yalanlýyor.

Ertesi gün, gazeteye ve bu kalem sahiplerine bakýyoruz. Ne beklersiniz? Bir özür deðil mi? Hayýr. Kartal Demirað'ýn kurþunundan daha öldürücü olan zehir bir kere akýtýlmýþtýr. Yola devam...

Bu geliþmeden sonra, o kitabý alýn da, geri kalan bölümlerini ciddiye alýn bakalým. Kitap yazan, araþtýrmadan soruþturmadan yazýyor. Kitap yazma kuralýna uymuyor. Gazete baþlýðýnýn kendisi, en temel gazetecilik kurallarýna uyulmadýðý için yalana dönüþüyor. Kýrk yýllýk baþyazar ve yazarlar, baþka konulardaki araþtýrma meraklarýný burada uygulamayýp, "karakter katli" için derhal kaleme sarýlýyorlar.

Ve, dirisini olduðu gibi ruhunu kovalamaktan da vazgeçmedikleri Turgut Özal karþýsýnda bir kez daha yenik düþüyorlar. Fakat, ikinci bir fýrsatta "ateþ etmek" amacýyla "þarjörlerini" doldurduklarýndan þüphe etmeyin...

Turgut Özal, "karakter katli"nden kurtulamayacak. Çünkü "suç"u aðýrdý. Çünkü, hatasýyla sevabýyla, Türkiye'yi 21.Yüzyýl'a taþýmak için didinen iyi bir insandý. Ýnsandý.

Bu, bugünlerde Türkiye'de "aðýr suç" kapsamýndadýr...

Yazarlar sayfasýna geri gitmek için týklayýnýz.

Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGÝ BASIM YAYINCILIK SANAYÝ VE TÝCARET A.Þ. - Tüm haklarý saklýdýr