kapat

03.06.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
micro
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Hasköy'ün evleri fabrika gibi
Ankara'nın Hasköy semtinde, her evde örgü ören ve ördüğü üründen para kazanan bir kadın var. Tiftik yünden kazak ören kadınların ürünleri Fransa, Almanya ve ABD'de satılıyor.

Oğullara, kızlara, kocalara, torunlara bir ters bir yüz, burgu, karınca ayağı, tor, pirinç, selanik, haroşa örnekleriyle örülen kazakların, yeleklerin, hırkaların, eldivenlerin, atkıların yerini yeni ürünler aldı Hasköy'de.

Ankara'nın Hasköy'ünde 3-4 yıldır kadınların dünyası değişti. Evlerinde oturan, çocuk büyüten, ev işlerinin sorumluluğunu taşıyan kadınlar, kendi becerilerini geliştirebilecekleri bir alan buldular. Artık yalnızca çevrelerindekiler için değil, "pazar" için örüyorlar. Kadınların ördükleri tiftik kazaklar Türkiye'de turistik bölgelerde satılıyor, yurtdışına gönderiliyor.

"İşimiz ilik açıp, düğme dikmek"
1989 yılında bir grup kadınla anlaşıp, üretime başlayan Ayperi-Dündar Baban çifti, Hasköy'ün "görünmeyen 1053 kadın çalışanlı fabrikasının" sahipleri.Ayperi Baban arkeolog. Hasköy'de kadınların örgü örerek para kazandıklarını çevresinden duymuş. O sırada karı-koca ticaretle uğraşan Baban çifti, Ankara'nın tiftik keçisi yününden üretilecek kazaklarla bir mağaza açmayı ve dış pazara açılmayı düşünüyorlarmış.

Hasköy'de kapı kapı gezerek kadınlarla sohbet edip, bir grup kadınla üretime başlayan Baban çifti ile birlikte şimdi 1053 kadın var.

"İşimiz ilik açıp, düğme dikmek" diyen Baban çiftinin işe başlayışlarının öyküsünü Ayperi Baban şöyle anlatıyor:

"Kadın üreticiye ihtiyacımız vardı. Bölgedeki kadınların çoğu ev kadınıydı. Yaptığımız teklifi kabul edenlerle işe başladık. Komşusundan görenler işe katıldı. "

Hasköylü kadınların ürünleri Kapadokya ve Kemer'e gönderiliyor. Tunalı Hilmi Caddesi'ndeki dükkanlarında da satış yapan Ayperi Baban, Ankara'daki müşterilerinin yüzde 90'ının büyükelçilikler olduğunu söylüyor. Yabancılar da Türk motifleriyle örülmüş tiftik kazaklara ilgi gösteriyorlar. Geçtiğimiz yıl yalnızca Fransa'ya 7 bin kazak gönderilmiş, bir de katalog hazırlanmış.

Kadınlar nasıl çalışıyor?
Baban çitfinin Hasköy'deki atölyesinde renk renk yün iplikler ve diğer malzemeler bulunuyor. Atölyenin sorumluları anlaşma yapan kadınlarla yakın iletişim içinde çalışıyorlar. Kadınlar bu atölyeye gelerek ürünlerin modellerini ve yünlerini alıyorlar. Yünleri alan kadınlar evlerinde ürünleri tamamladıktan sonra atölyeye teslim ediyor. Kadınlar tamamen evde yaptıkları üretim sonucunda parça başına para alıyorlar.

Özcan Deniz hayranı Serap
Serap Mete 30 yaşında. Ticaret Lisesi'ni bitirdikten sonra okumamış. Samsun'dan 6 yıl önce Ankara'ya gelen Serap Mete, 4 yıldır ördüğü ürünlerle para kazanıyor. Kardeşi ile birlikte yaşayan Serap Mete, bekar. Gönlüne göre birini bulup evlenemediğini söylüyor. Aslında O'nun gönlünde Özcan Deniz gibi biri yatıyor. Özcan Deniz'in her kasetini alan, her programını kaçırmadan takip eden Serap Mete, Özcan Deniz ile tanışmayı hayal ediyor. 3 günde bir, bir kazak bitiren Serap Mete, yaptığı işin zevkli olduğunu, sevilmeden yapılamayacağını anlatıyor: "Her yaştan kadın bu işi yapıyor buralarda. "7'den 77'ye kadınlar örüyor" diye yazabilirsin. Kadınlar televizyon izlerken, müzik dinlerken, toplandıklarında hep örgü örüyorlar. Kazandıkları para ya çocukları için ya da kendileri için."

Özay, çeyizi için örüyor
Özay Songür 21 yaşında ve nişanlı. Ördüğü kazaklardan kazandığı parayla kendine çeyiz alıyor. Özay Songür'ün annesi ve halaları da kazak örerek para kazanıyor. Küçük yaşlarda örgü örmeyi öğrenen Özay Songür, Açıköğretim Fakültesi'nde de okuyor. Her evde kadınların örgü örerek para kazandığını anlatan Özay, küçük yaşlardaki kızların da annelerine yardım ettiklerini söylüyor.

Sorumlular da kadın
Ayşe Aslan ve Nihal Eryiğit atölyenin sorumluları. Kadınların ürettiklerini denetleyen, eksiklerini tamamlayan sorumlu kadınlar, "Biz kadınlardan eksik kalan yerleri tamamlıyoruz. Bazen modellere uyulmadığı oluyor, onları düzeltiyoruz. Kazaklardaki düğmeleri, boncukları sayıyoruz. Kendimize yetecek kadar kazanıyoruz," diyorlar. Kadınlar ürünlerinin yabancılara satılmasından gurur duyuyorlar.


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır