"Akþama Doðru"ya zoraki tatil
Yalnýz TRT'nin deðil, aslýnda tüm kanallarýn en özenli, en "çok sesli", en zevkle izlenen sýradýþý programlarýndan biriydi Akþama Doðru.. "Tüm kanallarýn" diyorum çünkü özel kanallara baktýðýnýzda da þöyle diþe dokunur, akýlda kalýcý, sadece siyaseti deðil bilimi, sanatý, kültürü, genciyle yaþlýsýyla toplumun her kesimini ve her sorununu ele alan düzgün bir program göremiyorsunuz. Ýnsanlar bu yüzden neredeyse televizyon izlemekten vazgeçtiler. Televizyon deyince herkes yüzünü buruþturur oldu, bunu gören yönetimler "uyanýrlar" dedik ama 21. yüzyýla gelindi uyku hali devam ediyor.
Þimdi tarafsýz bir gözle, hep birlikte, bu akþam son kez izleyeceðimiz Akþama Doðru'da neler olmuþ bakalým;
Programý hazýrlayan ve sunan Seynan Levent 20 yýllýk televizyoncu. TRT'nin en iyi yetiþmiþ programcýlarýndan ve ayný zamanda sunucularýndan biri. "Akþama Doðru" programý 10 yýl, 6 ay önce baþlamýþ "TRT 1"de.. Daha sonra TRT'nin diðer kanallarýnda devam etmiþ. Bu süre içinde 2570 bilim, kültür ve siyaset adamý programa konuk olmuþ. Sivil toplum örgütlerinden, hastalar, öðrenciler, sokak çocuklarýna kadar her kesimden 14 bin 910 kiþi ekranda düþüncelerini iletmiþ.
TRT'nin en taraflý en, "hükümete endeksli" olduðu dönemde tarafsýz demokratik çizgisiyle kanala puan kazandýrmýþ.
Kýsacasý "Akþama Doðru" her konuda olduðu gibi kültür ve sanatta da toplumu eðitmeyi, bilinçlendirmeyi amaçlamýþ.
Ama kimin ihtiyacý var eðitilmeye?
Tarafsýzlýða?..
Kültür ve sanata?..
Þu anda televizyonlarda kültür, sanat diye yutturulan düzeysiz görüntüleri, saçmalýklarý izlemek yetiyor halka. Yöneticilerin inancý bu.
Herhalde yine bu inanç doðrultusunda olmalý, 7 yýldýr 'Altýn kelebek' alan Akþama Doðru gibi bir program hiçbir neden gösterilmeden yayýndan kaldýrýlýyor. On yýl boyunca gece, gündüz, tatil demeden çalýþan baþarýlý bir programcý ve ekibi gayretlerinin karþýlýðýný cezalandýrýlarak alýyorlar.
Olay büyüyüp izleyici ve kuruluþlardan tepki yaðmaya baþlayýnca yönetim "Program kaldýrýlmadý, tatile girdi"demiþ. Eh, doðru 20 yýllýk televizyoncuya artýk yaz tatiline girmesi gerektiði ancak böyle anlatýlabilirdi..
TRT, kendisine her yýl ödül getiren böylesine baþarýlý bir programý kaldýrmasý için geçerli bir nedeni varsa bunu halka açýklamak zorundadýr.
Tabii yoksa da durup dururken neden kaldýrýldýðýný!
Tansu Haným nereli?
Fazilet Partisi'nden milletvekili seçilen ama milletvekili olup olmadýklarý henüz anlaþýlamayan Merve Kavakçý ve Oya Akgönenç (neredeyse Prof. yazýyordum)'in Amerikan vatandaþý olduðu Amerika tarafýndan da doðrulanýnca gözler DYP Genel Baþkaný Tansu Çiller'e çevrildi.
Onun da ABD vatandaþlýðý ihtimali defalarca ortaya atýlmýþ fakat Amerika bu konuda açýklama yapmayý kabul etmemiþti.
Þimdi herkes soruyor; "Acaba öyle mi, deðil mi?"
"Amerika diðerlerini açýkladýðýna göre þimdi sorulsa bunu da söylemez mi?"
Söylemeyebilir. Çünkü en azýndan ABD'nin ülkeye belli bir "milyon dolar"ýn üstünde yatýrým yapanlarý koruduðu biliniyor. Onun için öðrenmenin iki yolu var; ya þu sýralarda aramýz oldukça iyi olduðuna göre tekrar sorulacak ve açýklamaya razý edilecekler.. Ya da Tansu Haným "nasýl olsa görünüþe göre pek kalýcý deðilim" diyerek kendisi açýklayacak.
Aslýnda onun böyle bir iyilik yapmasý en doðrusu.
Böylece millet de tarihinde Amerikalý bir baþbakaný oldu mu, olmadý mý öðrenir.
Deðil mi ama?
Film Karelerine Gizlenen Anýlar
Ülkü Erakalýn.. Türkiye'nin bugüne kadar yetiþtirdiði en iyi birkaç sinema yönetmeninden biri.. Çocukluðunuzda yazlýk sinemalarda gördüðünüz filmlerin, daha sonra yaþamýnýz boyunca sinema ve televizyonlarda izlediðiniz romantik aþk filmlerinin çoðunda onun imzasý vardýr.
Dile kolay.. Sanat dünyasýnda tam 53 yýl.. Erakalýn yarým asýrdan uzun bir süre Türk Sinemasý'nýn, tiyatrosunun en önemli isimlerinin hemen hepsini yönetmiþ gerektiðinde onlara hocalýk etmiþ, "aktörlüðün" püf noktalarýný öðretmiþ. Yönetmenlik yaptýðý sanatçýlar arasýnda kimler yok ki; Bedia Muvahhit, Cahide Sonku'dan baþlayarak günümüz sanatçýlarýna kadar aklýnýza gelen tüm isimler. Hepsini saymaya imkan yok. Ve bu dev yönetmen bir ömür denebilecek uzun meslek yaþamýnýn en ilginç öykülerini "Film Karelerine Gizlenen Anýlar" adlý kitabýnda toplamýþ.
Kitap o kadar akýcý bir üslžpla yazýlmýþ, öyle duygusal anýlar içeriyor ki okurken birçok yerde filmlerinden birini seyrediyormuþ gibi gözyaþlarýnýzý tutamýyorsunuz.
Örneðin; hayatý boyunca en çok Atatürk'ün annesi "Zübeyde Haným" rolünü oynamak isteyen ve birtürlü oynayamayan büyük sanatçý Aliye Rona'ya ölüm döþeðinde, hayali bir kamerayla çeker gibi yaparak bu rolü oynatmasý.. "Film Karelerine Gizlenen Anýlar" sinema severlerin mutlaka okumasý ve kitaplýðýnda bulundurmasý gereken bir belgesel gibi..
Ülkü Erakalýn'ýn bugüne kadar çektiði filmlerden fotoðraflar, afiþler ve ünlü sanatçýlarýn kendisine yazdýðý mesleki mektuplardan oluþan sergisi ise Ýzmir'de gördüðü büyük ilgiden sonra 16-30 Temmuz arasý Bodrum Kalesi'nde, Kasým ayýnda ise Ýstanbul'da açýlacak. Son derece ilginç bir sergi. Kaçýrmayýn derim!
