kapat

29.04.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
I H Y
Sofra
L E I T Z
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
YAVUZ DONAT(ydonat@sabah.com.tr )


Döner kapı

Oltan Sungurlu, ANAP'ın MKYK toplantısında konuşuyor... Konuşmasından bir cümleyi "cımbızla" çekip, çıkarıyoruz:

- Partinin adresi kayboldu.

Toplantı bitiyor.

Oltan Bey'i arıyoruz:

- Lütfen yazar mısınız?

- Neyi yazar mıyım?

- Kayboldu dediğiniz adresi... Anavatan Partisi Genel Merkezi. 13. Cadde. No.3. Balgat-Ankara.

Sungurlu "O adres tamam da" diyor...

Ve devam ediyor:

- Mesele, o adresin yeniden cazibe merkezi haline gelmesinde.

Oltan Sungurlu'nun "adres kayboldu" sözü ile Lütfullah Kayalar'ın MKYK'da sarfettiği "partinin kimliği konusunda tereddüt meydana geldi" cümlesi "aynı derinlikte."

Zaten "adres... Kimlik" konusunda meydana gelen kafa karışıklığıdır ki...

Seçmeni "merkezden uzaklaştırdı."

Bu konuda "isimli değil ama... Adresli bir örnek" sunacağız.

Oltan Bey, eşinden dinlemiş.

Biz de Sungurlu'dan duyduk.

"Olay" şu:

- ANAP'lı iki eski Bakan'ın eşleri... 18 Nisan'da... MHP'ye oy vermişler.

Dün sabah bir ziyaretçimiz vardı:

Coşkun Arık.

Önseçimde, Kayseri "liste birincisi" oldu. Ama Yüksek Seçim Kurulu'na verilen listede... Adı yoktu.

DYP'de "aynı durumda" 42 kişi bulunuyor.

DYP'nin gerilemesinin çeşitli nedenleri var.

"Nedenlerden biri" de işte bu.

Coşkun Bey dedi ki "Adresimiz kayboldu."

Oysa adres belli:

DYP Genel Merkezi. Selanik Caddesi. No:40. Kızılay-Ankara.

Sonra Köksal Toptan'la konuştuk.

Toptan "Coşkun haklı" diye başladı:

- Adresin üstü örtülmüştü... Ama şimdi bir harekat başladı... Kongre zemini kullanılacak. Gereken yapılacak. Adres, ortaya çıkacak.

Meclis'te, öğle yemeğinde, DYP'li Hayri Kozakçıoğlu ile karşılaştık.

Ona bir "diyalogdan" bahsettik...

Kendisinin "Hanımefendi, istifayı düşünüyor musunuz?" diye sorduğu...

Prof. Çiller'in de "Hayır Kozakçıoğlu... Tek kişi bile kalsam, mücadele edeceğim" yanıtını verdiği diyalogdan.

Hayri Bey "İki kişi arasında geçen bir konuşmayı anlatmayı doğru bulmam" dedi.

Ve ekledi:

- Başarısızlık ortada... Yetkili kurullarımızda çok ciddi bir değerlendirme yapacağız.

- Sonra?

- Başarısızlığın nedenleri... Bu nedenlerin sahipleri... Bunlar ortaya konulmalı ki... Kısa ve uzun vadede alınacak tedbirler belirlensin.

Meclis'te karşılaştığımız milletvekillerinden biri de DYP'li Prof. Zeki Ertugay.

Erzurum'da sevilen, sayılan bir isim.

Önce kutladık.

Sonra da sorduk:

- Durum?

Zeki Hoca "iki konu var" dedi:

1. Olması gereken.

2. Olabilecek olan.

Yanıt biraz "bilmece gibi" ama...

Hoca "meşru zeminde her şeyin konuşulacağı... Her şeyin parti içinde çözüleceği... Gerekirse, en radikal kararların bile alınacağı" konusunda iddialı.

Yazımızın sonunda "iki hususu" söyleyeceğiz...

Bir:

Herkes konuşuyor... Herkes düşüncesini özgürce söylüyor... Eleştirisini yapıyor... Liderler de "atarım ha... Satarım ha" havasına girmiyorlar... Bu çok güzel.

İki:

"Parti içi muhalefet hareketleri" birkaç gün sonra... Meclis açılınca... Tavsarsa... Hız keserse... Yadırgamamak lazım... Zira Meclis'in kapıları "döner kapıdır." Girip, çıkanlar da... Döne, döne...

Yazarlar sayfasına geri gitmek için tıklayınız.

Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır