Ecevit'in de alın yazısı galiba... Geliyor geliyor, hep 11 iskemle, 12 iskemle eksiği kalıyor.
1977 seçimlerinde böyle oldu.
1'inci parti çıktı, ama 226'yı bulamadı. 214 iskemlede takıldı kaldı. 12 eksik yüzünden hükümet kuramadı. (Kurdu da güvenoyu alamadı)
........
1978... önüne iktidar şansı tekrar geldi... Ama 11 iskemlesi eksikti... Ne yaptı? Meşhur 11'lere Bakanlık dağıtarak 226'yı öyle buldu.
.........
Şimdi yine 1'inci partidir. MHP'yle koalisyon kuracak ama 11 iskemle eksik... Yine 11 iskemle...
Öyle ya.
DSP 136... MHP 129. Toplam 265.
276'ya varmaya ister 11 iskemle daha.
Ne tesadüf.
.......
Tranfser yapmaya niyeti yok.
Öyleyse sırf bu 11 iskemleyi tamamlamak uğruna 3'üncü ortağa razı olacak...
Büyük ihtimalle ANAP.
Ama o'na ortak demezler.
Payanda derler.
Tabii... Bir bakarsınız, mecliste yeni bir siyasi oluşum da doğabilir.
20 kişilik bir bağımsızlar grubu çıkıverir, derhal partiye dönüşebilir.
Böylece de ANAP'a gerek kalmaz...
O 20 kişi, zamanla belki 30, 40 olur...
Meclis aritmetiği tanınmaz hale gelir.
Bütün bunlar ihtimal. Hem de kuvvetli ihtimal... Mecliste, ANAP ve DYP'den gayrı, 3'üncü bir merkez partinin kurulması, kimseye sürpriz gelmesin.
Aynı şeyi DTP yaptı ama tek kişiye endeksli bir politika güttüğü için büyüyemedi... Bu öyle değil.
Şimdi gözler, pazar günkü yemin törenine çevrilmiş durumda.
Problem çıkartmaya mecburuz ya... Başörtülü Fazilet üyesi Merve Kavakçı'nın durumu tartışılıyor.
Mesele çok karışık.
Tüzük'te başörtüsüz diye bir kayıt yok... Ama bunun daha önce bir örneği de yok... Hiç düşünülmemiş bile...
Meselâ Kavakçı 31 değil de 81 yaşında -en yaşlı üye- olsaydı, ilk oturumu o yönetecekti...
Peki, frak yerine ne giyecekti... Karşıtı olan uzun tuvalet mi? O da belli değil.
Acaba diyorum, başörtülü bir kızın, kürsüye çıkıp Laik Cumhuriyet üzerine yemin etmesi, Laiklerin Zaferi sayılmaz mı?
Yoksa zafer, onu meclise sokmamak mı?
Çok karışık bir konu. Hassas bir konu.
Halimize bakın.
Türkiye ille de tehlikeli bölgelerde gezecek. Önce bir problem çıkartacak, sonra onu çözmek için kavgaya tutuşacak.
Maksat üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek.
Ali Rıza Septioğlu'nun da başına gelene bakın.
19. Dönem'de de en yaşlı üye olduğu için, Meclisteki yemin törenine o başkanlık etti.
Leyla Zana, metni değişik okudukça:
- Kız şunu doğru oku diye yukardan müdahale ediyordu. Zorlu dakikalar yaşadık.
Böyle netameli oturumlar nasıl hep Septioğlu'nu buluyorsa, 11 eksikli netameli aritmetikler de galiba hep Bülent Ecevit''i buluyor.
Yemin törenini, halk televizyonlardan naklen izleyecek, dikkat edin.
Halk kavga istemiyor diye seçim kampanyasında sakin bir limana sığınanlar, umarım ve dilerim Pazar günü de halkın önünde kavga etmezler.
Bu meclis, geçen meclislere oranla belki kaliteli bir meclis değil ama burcu burcu Türk kokan, yağmur ve toprakla yoğrulmuş gelenekçi bir yapıya sahip.
Bütün mesele, yumuşak bir inişle sivrilikleri törpülemek.
