Ankara'dan terbiye edilmemiş, pis, iğrenç kokulu haberler geliyor. Doğru mu, değil mi kontrol etme olanağım yok. Bütün kalbimle doğru olmamasını diliyorum. Ancak yüzde bir ihtimalle de doğru olabilir düşüncesiyle bu haberleri siz okurlarla paylaşıyorum.
Tansu Çiller...
İnsan önüne çıkamıyor...
Mesut Yılmaz da...
İnsan yüzüne bakamıyor...
Fakat "Tansu-Mesut kolkola lobisini" harekete geçirmişler. Yapıştırma yapacaklarmış.
Ne yapıştırması?
Tansu-Mesut yapıştırması..
Bana anlatılanlara göre yapıştırma şöyle olacakmış: Arkasında büyük medya, büyük TÜSİAD, büyük sermaye, büyük ABD, büyük Avrupa'nın müthiş desteği, yüksek para gücü, merhum Özal'ın pazar ekonomisi gücü ve devlet ihalesinden iş alan müteahhit gücü olmasına rağmen partisi ANAP'ı eriten Mesut Yılmaz ile milliyetçilik, dincilik, kobicilik, türbancılık, garibancılık, tarikatçılık, yıkılmıştan yanalık, antikartelcilik türü her çeşit şişirilmiş değerler gücüne sarılmasına rağmen partisi DYP'yi eriten Tansu Çiller, biraraya gelecekler.
Kolkola girecekler...
Ve biz birleştik diyecekler...
Yapıştırma olacak..
Fakat bu sayın liderler koltuklarını bırakmayacaklar. Biri ANAP'ın diğeri DYP'nin başında kalacaklar. Ve başbakanlık görevi verilecek olan Bülent Ecevit'e ya da Devlet Bahçeli'ye gidip, "Bak biz birleştik, bütün olduk. 85 milletvekili Mesut Bey'in var. 89 milletvekili de Tansu Hanım'ın var. Eder 174 milletvekili. Ver bize şu kadar bakanlık, hükümet kuralım... Memleketi kurtaralım... Halk bize seçimlerde memleketi bir olup kurtarma sorumluluğu yükledi..." diyeceklermiş...
Ve sıkı durun...
Haberin devamını dinleyin...
Bu sözünü ettiğim "Tansu-Mesut kolkola lobisini" yapanlar da seçim öncesi oluşturulan "Aklama-Paklama-Kuru Temizleme Müteşebbis Heyeti"'nin üyeleriymiş. Hani seçimlerden önce bir gecede Meclis'te Tansu Çiller'i ANAP'lılar aklamış, Mesut Yılmaz'ı da DYP'liler tertemiz ilan etmişti. İşte bu aklama operasyonunun mimarı olanlar şimdi yapıştırma mühendisliği yapıyorlarmış...
Ankara'dan gelen haber bu...
Doğru olabilir mi?
Üç gün geçti...
Biri yalısına sinmiş, öbürü villasına pısmış beklediklerine göre doğru olabilir. Az bir ihtimal de olsa size haber vereyim dedim.
Fakat anlamadığım şu:
Tansu Çiller ile Mesut Yılmaz, "Bize güvenenlerin umudunu boşa çıkarttık, partilerimize büyük oy kaybettirdik, çekiliyoruz..." diyerek istifa etmek ve siyasi hayatlarında hiç değilse bir kez doğru bir iş yapmak varken Meclis aritmetiği boşluklarına sığınarak lider kalmaya devam ederlerse kim yutar bu tangoyu?
MHP'nin lideri...
Devlet Bahçeli...
Bu yapıştırmaya çanak olur mu?
DSP'nin lideri...
Bülent Ecevit...
Bu yapıştırmaya...
Zamk-zımba olur mu?
Halkın "başaramıyorsunuz, gidin artık" dediği Tansu Çiler ile Mesut Yılmaz'ın yapıştırılarak dikleştirilmiş başları üstünde kurulacak ve "özelleştirmeden, devlet bankası satışından, devlet ihaleleri bölüştürmesinden, devlet bankası kredi pompalanmasından, batmış özel sektörün bankasını, holdingini kurtarma operasyonlarından pay vererek" ayakta tutulan bir hükümet kurulursa buna DSP'ye ve MHP'ye oy vermiş insanlar ne der? Mesut Yılmaz'a ve Tansu Çiller'e kızanlar Bahçeli'nin bahçesine sığındı. Devlet Bahçeli bunu bilmez mi? DSP'yi seçmenler niçin birinci parti yaptı? Tansu ile Mesut'a zamk olsun, soygun, talan, yolsuzluk, çetecilik devam etsin diye mi?
Tansu-Mesut kolkola...
Hayran kaldım...
Ben bu protokole...
Haberiniz olsun...
