Bütçede durum
"Geçici Bütçe aylık harcama limitlerine bağlandı. Bu nedenle bütçe uygulaması açısından çok kritik bir 4 ay yaşadık. Önümüzde yığınla sorun var. Sadece toplu iş sözleşmelerinin getirdiği yük 300 trilyon lira. Bu miktar bizim tahminlerimizin 100 trilyon lira üstünde. Ayrıca yılın ikinci yarısında memur maaşlarında yapılacak artış da önem kazanacak. Yüzde 44.4'lük deflatöre göre yüzde 10-15 aralığında kalması planlanan ikinci yarı yıl zammı işçi ücretlerinde yapılan düzenleden sonra ağır bir baskı altında kalabilir. Daha da önemlisi 30 Haziran 1999'a kadar olağan bütçenin çıkması zorunluluğu. Aksi taktirde devlet tek kuruş ödeme yapamaz. Memura maaş bile ödeyemez duruma gelir. Yatırım döneminin başladığı da dikkate alınırsa proje bazında ödeneklerin kullanımı için de 1999 Bütçesi yapılmalı."

Bankacılık sektörü
Hazine bürokratları ise Bankalar Kanunu'ndaki boşlukların giderilmesi için Anayasa Mahkemesi'nin tanıdığı sürenin 11 Haziran'da sona erdiğine işaret ettiler ve şu bilgiyi verdiler:

"11 Haziran akşamına kadar gerekli düzenleme yapılmazsa mali sektörün gözetim ve denetiminde ciddi boşluklar ortaya çıkacak. Hassas dengelerin yaşandığı bugünlerde piyasaların boşluğa tahammülü yok. Sektörün çağdaş bir reforma tabi tutulması kaçınılmaz. Bu amaca dönük bir yasa tasarısı da hazır. Bankaların sermaye yapısının güçlendirilmesi, grup içi şirketlerin fonlanma limitlerinin ciddi takibi, mali yapısı zayıf bankaların birleşmeye teşvik edilmesi, iştiraklere açılacak kredilerin sınırlandırılması, mevduata yüzde 100 güvencenin kademeli olarak kadldırılması en temel konular. Bu konularda yapılacak iyileştirme Türkiye'ye Dünya Bankası'ndan 1-1.5 milyar dolar program kredisi gelmesini de sağlayacak."