Taş evleri, tarihi kalıntıları ve sualtı zenginlikleriyle ünlü Kekova'da cam tabanlı teknelerle çıkılan yolculukları bir daha unutmak kolay değil. Akdeniz'in en büyük adası olan Kekova'nın kıyılarından biri, baştan sona batık yerleşimlerle dolu. Bu nedenle sualtı arkeolojisine meraklı tatilcilerin ilgisini çeken başlıca yerler arasında. Bu özelliklerinin yanında, mavi yolculuk meraklıları arasında da oldukça popüler. Fethiye'den kalkan gemilerle Kekova dışında Kemer, Kaş ve Finike'yi de gezebilirsiniz. UNESCO dünya mirası listesinin adayları arasında yer alan Kekova'daki pansiyonların pek çoğu, eski taş evlerden bugünkü hallerine dönüştürülmüş. Kale Pansiyon (0 242 874 21 11), Ankh Pansiyon (0242 874 21 71) ve Kekova Pansiyon (0242 874 22 59), adada kalmak isteyen tatilciler için öne çıkan seçenekler. Bundan tam 2 bin yıl önce yaşanan büyük bir deprem sonucu denizin altına gömülen batık şehirdeki kalıntılar arasında kanoyla gezmek eğlenceli olabilir. İşin keyif kısmına ağırlık verenler ise grida gibi lezzetli balıkların yanı sıra ahtapot ve kalamarın da bulunduğu bir sofrada yiyecekleri bir yemeğin tadını çıkarabilir. Kaleköy'deki Hassan Deniz Restaurant (0242 874 21 01) gibi çoğu deniz kenarında bulunan restoranlarda sadece etrafı izlemek bile oldukça keyifli. Öyle ki, bu restoranlarda denizin içinde hareket eden balıkları bile izleyebilirsiniz. İster gidip içindeki pansiyonlardan birinde kalın, ister tekneyle yarım günlüğüne de olsa tadını çıkarmak için uğrayın, Kekova yine artmaya başlayan sıcaklarla baş edebilmek için iyi bir alternatif sunuyor.
Yayın tarihi: 12 Eylül 2008, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/09/12/cm/haber,92866439EE5C4D9DABD543CD513368E4.html
Tüm hakları saklıdır.