Okuldaki tozlar ve mikroplar çeşitli hastalıkları tetikleyebilir

Okullar açıldı. Çocuğum her yıl arkadaşlarından mikrop kapıp, hastalanır. Bunun önüne geçmemiz mümkün mü? Mehmet Ali D./Ankara

Nezle, grip ve soğuk algınlığı gibi virüslerin neden olduğu salgınlar başta olmak üzere; hepatitler, döküntülü viral enfeksiyonlar ve bağırsak parazitleri gibi pek çok bulaşıcı hastalık, okul ortamında hızla yayılabilir. Bu hastalıklar, öğrencilerle sınırlı kalmayıp, ailelerine ve tüm topluma yayıldığından; okul sağlığı, herkes için önemlidir. Her okulda, okul sağlığından sorumlu bir idareci belirlenmeli, nöbetçi öğretmenlerin de katkısıyla, okul devamlı denetlenmelidir.

SIVI SABUN İDEAL
Okuldaki tozlu ortam, astım ve alerjik hastalıkları tetikleyebilir. Temizlik için kullanılan buharlaşan deterjan ve temizleyiciler de; alerjiye neden olabilir. Toz kaldırmadan, alerjik olmayan temizleyicilerle temizlik yapılmalıdır. Tuvaletler, musluklar, hortum ve maşrapalar, lavabo, sabunluklar ve kapı kolları sık sık antiseptik solüsyonlarla temizlenmelidir. Lavabolarda sıvı sabun bulundurulmalıdır. Öğrencilerin su içecekleri tuvaletlerden ayrı musluklar oluşturulmalıdır. Okul yemekhanesi ve kantini tuvaletlere uzak olmalıdır. Yemekhane ve kantinde çalışanların, belirli aralıklarla sağlık kontrolünden geçirilmeleri, uygun iş kıyafeti giymeleri, maske, bone ve eldiven kullanmaları sağlanmalıdır. Bardak, tabak ve çatal gibi malzemeler; kullanılıp atılan cinsten olmalıdır.

CİPS YERİNE YUMURTA!
Yemekhane ve kantinde sunulan ürünler, standartlara uygunluğu kanıtlanmış bilinen marka ve isimlerden oluşmalıdır. Nerede, kimin tarafından, ne koşullarda üretildiği belli olmayan, uygun şekilde ambalajlanmamış, son kullanma tarihi yazılmamış ürünler satılmamalıdır. Çay-kahve ile tost ve sandviç gibi vazgeçilmezler haricinde, açıktan gıda sunumu engellenmelidir. Yüksek kalorili, bol yağlı, kızartmalı yiyecekler; katkı maddeleri içeren gıdalar; asitli-şekerli içecekler; gıda boyası ve aromatik katkılar içeren çikolata, cips, bisküvi, ciklet ve şekerlemeler gibi abur-cuburlar yerine; süt, ayran, peynir gibi süt ürünleri, taze mevsim meyveleri, yumurta ve ceviz, fındık gibi kuruyemişlere ağırlık verilmelidir.