kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 25 Temmuz 2008, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
KAZIM KANAT

Eylül'de 3 kişiden 2'si gider

Sezon başında, geleceği sordular. Açık ve net söyledim: "Beşiktaş bu sezon iki güçlü takviye ile şampiyon olur." Şimdi ise tek kelime ile karamsarım.
Yani daha dün "Şampiyon olur" dediğim Beşiktaş için şunu diyorum: "Beşiktaş bu sene asla şampiyon olamaz." Gelinen bu noktada durum tespitim şudur; Eylül ayında Beşiktaş'ı yöneten 3 kişiden 2'si gider! Elbette kalacak olan başkan Yıldırım Demirören'dir. Kötü gidişin sorumlusu kendi olamayacağı için (Aslında tek suçlu başkanın kendisidir) menajer Sinan Engin ile antrenör Ertuğrul Sağlam'ı gönderir. Şimdi gelelim umutlarımı yitirdiğim noktaya. Beşiktaş kadrosunu güçlendirmek yerine, kadrosunu zayıflattı. Özellikle savunmayı güçlendirmek yerine daha güçsüz ve alternatifsiz hale getirdi. (Beşiktaş'ın rakipleri F.Bahçe, G.Saray hatta Trabzon bile süper transfer yaptılar) Seyirci de bu transferlere bakıp kombine almıyor. Dikkat!
Peki "Beşiktaş'ı bir anda kimler yok etti?" derseniz iki kişi derim: "Menajer Engin ve antrenör Sağlam." Şunun da altını çizerek ve üzülerek yazıyorum: Bu ikiliye çok iyi bir psikiyatri tedavisi öneriyorum. "Neden?" derseniz ilk sözüm, "Bir dediği, öteki dediğine uymayan" Engin'e... Yorumculuk yaptığın dönemde Demirören'i inanılmaz şekilde eleştirdin. "Beşiktaş çok kötü yönetiliyor" dedin. "Ben olsam bu Delgado'yu satarım" dedin. Şimdi ise bir dediğin ötekini tutmuyor. Demirören'i eleştirmiyor, övüyorsun. Delgado'nun fiyatını ikiye katlıyorsun. Bu da yetmiyor, "Canı isteyince oynuyor" dediğin Delgado'yu tutup, Beşiktaş'a kaptan yapıyorsun.
Üzülmez ile Toraman'ı sakinleştirmek yerine bir daha kavga etsinler diye bir araya getirdin. Bunun adı ateşe körükle gitmekti. Bak şimdi ne oldu. Üzülmez-Toraman kardeş gibi konuştular ve özür dilediler. Olayı kapattılar. Ama sen bu kavganın basına sızmasına izin verdin. Yani iki kaptanını kaybederek Beşiktaş'ı milyon dolarlık zarara uğrattın.

BENİM HABERİM YOK
İkinci sözüm beni hep hayal kırıklığına uğratan ve "liderlik ruhuna ihanet eden" Ertuğrul Sağlam'a... Bu konuda çok ciddiyim. Oyuncun Fahri Tatan satılıyor sen, "Benim haberim yok" diyorsun. Ben teknik direktör olsam masamdaki bir kağıt parçası bile benden izinsiz çöpe atılamaz. Ayrıca bu haksızlık senin de başına geldi. Haberin olmadan seni Samsun'a sattılar. O zaman göz yaşları dökerek "Bu insanlık suçu" dedin. Şimdi ise kılın kıpırdamıyor.
Şunu da söyleyeyim rahatlayayım; Beşiktaş'ın tek patronu sensin ama tüm olayları ve kararları en son duyuyorsun.
Öyle safça da, "Benim haberim yok ki" diyorsun ki. Futbolcu senin için "Bizim hoca da sadece kendi çıkarını düşünüyor. Biz onu niye düşünelim ki?" derse ne yaparsın.