İddia ediyorum Dünya çapındaki hiçbir turnuvada, 100 yıllık futbol tarihinde hiç bir takım bizim kadar şanslı olmamıştır. Arka arkaya oynadığımız son üç maçı son saniyede attığımız gollerle ya alıyoruz, ya da dün geceki gibi penaltılara taşıyoruz.
Kim ne derse desin, Avrupa şampiyonasında aldığımız bu başarılı sonuçların tek sebebi futbolcular olamaz. 3-5-2, 4-4-2 gibi reel nedenler de olamaz. Bunun adı Allah'ın lutfu ise Allah'ın lutfudur. Bunun adı mucize ise mucizedir. Ama Türkiye bu rüzgarla, bu mistik güçlerle nereye kadar gidecek kestiremiyorum.
Düşünebiliyor musunuz, tek gol pozisyonumuz var o da 121. dakikada Semih'in vurduğu şut, o da gol oluyor. Maç boyu fevkalade oynayan Rüştü 118. dakikada kendine hiç yakışmayacak şekilde müthiş hatalı bir gol yiyor ama penaltılarda takımı kurtaran isim oluyor.
Adeta futbolun ilahları bize önce eşeğimizi kaybettirip, sonra bulduruveriyor. NE MUTLU BİZE DEĞİL Mİ? Çok ilginçtir ki, 118. dakikada golü yediğimizde Türkiye'de birçok insan hala umudunu kaybetmemiştir.
Çünkü biz belli güçlerin himayesinde müthiş bir haziran ayı geçiriyoruz. Penaltılara geçtiğimizde en işi şutörümüz Nihat sakatlanmış, ama yine kimsede umutsuzluk yok. Zaten 122. dakikada Semih golü attığında 100 yıllık futbol istatistikleri penaltılarda da maçın Türkiye tarafından kazanılacağını bizlere hissettirdi.
Dünya sizler bu satırları okurken yüzlerce ülkede bizi konuşacak. Futbolumuzu konuşacak, oyuncularımızı konuşacak ama herhalde en önemlisi tüm dünya
"Şanslı Türkler" diye bahsedecek.
Ne mutlu bize değil mi? "Anneannesi Hırvat" dediler, Rosetti'yi yıprattılar. Maç boyunca da kötüydü. İlk yarıda Tuncay'a yapılan net penaltıyı vermedi.
Ama Rosetti de mistik güçlerin etkisindeydi. 15 dakikalık son bölümü neredeyse 2 dakikaya yakın uzattı ve Semih'in golü geldi. Aslında uzatmayabilirdi.
Ama dedik ya, biz şanlı Türkleriz. Şimdi sırada Almanya var.
Cezalı ve sakat oyuncular nedeniyle belki de liberoda Fatih Terim ve Müfit hoca oynayacaklar. Ama artık teknik, taktik falan yok.
Biz yola çıkmışız, bir şeyler bizi iteliyor.
Yayın tarihi: 21 Haziran 2008, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/06/21//cakar.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.