- Piyanist olmasaydınız ne olurdunuz?
- Manav olurdum. Bir ara astronom olmak istedim ama gerçekten, şu an piyano çalamıyor olsam ya manav olurum ya da çiftçi. Pastoral bir iş yaparım yani.
- Başka nelerden hoşlanıyorsunuz?
- Edebiyattan. Kitap okumayı çok seviyorum.
- Viyana nasıl bir yer, orada nasıl bir hayatınız var?
- Can sıkıcı bir yer. Viyanalılar her şeyin en doğrusunu bilen, sizin onlardan farklı yaptığınız her şeyde mutlaka bir yanlış bulan, kendi yanlışlarına her zaman bir bahaneleri olan insanlar. Böyle bir yerde yaşamak da hoş değil.
- Okul bitince döneceksiniz o halde...
- Okul bitmiyor. Oradan şimdilik ayrılmıyorum ama zaten ayrılmak için okulun bitmesini beklemeyeceğim muhtemelen. Geçiş de yapabilirim. Bu yıl daha üniversite birinci sınıfı bitiriyorum çünkü. Onu beklersem herhalde kanser olurum Viyana'da. Kendimi avutacak şeyler yapmaya çalışıyorum.
- Mesela?
- Spor yapıyorum. Pazardan deniz ürünleri alıyorum. Denizle ilgili bir şeyler olsun evde diye. Birkaç kilometre uzakta bir Türk marketi var, oraya gidip çekirdek alıyorum.
Yayın tarihi: 7 Haziran 2008, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/06/07/ct/haber,59F8CF6141E34BBCA62D1A2672E4A6A8.html
Tüm hakları saklıdır.