DTP Sakarya'daki olayları "Meclise katılmayarak" protesto edecek
DTP, Sakarya'da önceki gece yaşanan olayları ve partilerine yönelik "linç kampanyası"nı yarın Meclis çalışmalarına katılmayarak protesto edecek.
DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, Sakarya'da önceki gece, "Sivas'ı, Maraş'ı, Çorum'u andıran korkunç bir katliam gerçekleştirilmeye çalışıldığı'nı belirterek, "Partimize yönelik başından buyana geliştirilen linç kampanyasının en son halkası olan bu saldırıyla Kürtlere bırakın siyaset yapma hakkını yaşama hakkı bile tanınmayacağının mesajı verilmiştir" diye konuştu. Türk, olaylar konusunda Meclis'in görevini yerine getirmesini sağlamak için yarın Meclis çalışmalarına katılmayacaklarını bildirirken, DTP Meclis Grup toplantısına katılan ÖDP Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Ufuk Uras da, DTP'nin "protesto eylemi"ne destek vereceğini bildirdi. Uras, "milliyetçilik mi insanları aptallaştırıyor yoksa aptallar mı milliyetçi oluyor bilmiyorum ama bizim ırkçılığa, milliyetçiliğe karşı yürüyüşümüz sürecek" dedi.
DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, partisinin Meclis grup toplantısında yaptığı konuşmada, DTP Eşbaşkanı Nurettin Demirtaş'ın tahliye edilmesi ve tahliyesinin ardından hemen askere alınmasını değerlendirdi. Türk, "Dün tahliye edilen genel başkanımızın genel merkeze bile uğramasına izin verilmeden apar topar askere alınması hukuksuzluk ve siyasi partilere bakışı göstermesi açısından çok önemli. Bu bir hukuksuzluktur, bize karşı saygısızlıktır, siyasete karşı saygısızlıktır" dedi.
SAKARYA, SİVAS'I MARAŞ'I ÇORUM'U ANDIRIYOR
Türkiye'nin içinde bulunduğu sürecin tarihi bir yol ayrımında olduğuna işaret ettiğini belirten Türk, Meclise girdikleri günden bu yana geliştirilen "linç kampanyası'na karşı sürekli demokrasiyi, barışı, özgürlükleri, diyalogu ve uzlaşıyı dile getirdiklerini söyledi. Konuşmasında Sakarya'da önceki gece yaşanan olayları da değerlendiren Türk, Sakarya'daki saldırının bugüne kadar karşı karşıya kaldıkları en ağır saldırı olduğunu söyledi. Türk, "Sakarya'da Sivas'ı, Maraş'ı, Çorum'u andıran korkunç bir katliam gerçekleştirilmeye çalışıldı. Aralarında Şanlıurfa Milletvekilimiz sayın İbrahim Binici'nin de bulunduğu 500 kişi salonda toplandığı esnada gözünü kan bürümüş milliyetçi, ırkçı bir güruh saldırıya geçti. Halkımız tam 5 saat salonda mahsur kalırken, bu güruhun saldırısı aralıksız sürdü" diye konuştu.
Saldırıda Ebubekir Kalkan isimli bir yurttaşın kalp krizi geçirerek öldüğünü, salonda bulunan insanların saatler sonra polis gözetiminde tahliye edilerek olay yerinden uzaklaştırıldığını hatırlatan Türk, "Tamamen kitlemizin sağduyulu hareket etmesi sonucu büyük bir facianın eşiğinden dönüldü. Halkımız gerçekten provokasyona gelmedi ve her zaman olduğu gibi sağduyusunu korudu" dedi.
AMAÇ TÜRK-KÜRT SAVAŞI BAŞLATMAK
Sakarya'da yaşanan durumun Türkiye'nin hangi noktaya doğru ilerlediğini göstermesi açısından ibret verici olduğunu belirten Türk, şunları söyledi:
"Gerçekleştirilmeye çalışılan linç girişimi oldukça organizeli ve planlıdır. Bu saldırgan gruplar kendi başlarına hareket etmemiştir. Onları yönlendiren, onları oraya sürükleyen ve harekete geçiren güçler vardır. Sivas'taki organizasyon neyse burada da aynısını görmek mümkün. Bu katliam planları bir merkezden yönetilmektedir. Sakarya Valisi'nin iddia ettiği gibi bu bir münferit olay değildir. Etkinliğimizin yapılacağı önceden bilinmesine karşın valilik zamanında gerekli önlemleri almayarak, adeta bu saldırıya zemin hazırlamış, saldırganları cesaretlendirmiştir. Bu planlı ve organizeli saldırının mesajı gayet açıktır. Partimize yönelik başından buyana geliştirilen linç kampanyasının en son halkası olan bu saldırıyla Kürtlere bırakın siyaset yapma hakkını yaşama hakkı bile tanınmayacağının mesajı verilmiştir. Bu saldırıyı planlayanlar tek bir amacı vardır o da; Türkiye'de yıllardır denenen ancak bir türlü amacına ulaşamayan Türk-Kürt savaşını başlatmaktır."
ERDOĞAN'A SESLENDİ: SIZLANIP DURMA, ADIM AT
Türk, sokaktaki linç girişimlerinin siyasetteki milliyetçiliğin, şovenizmin dışa vurumu olduğunu belirterek, "Bu linç güruhlarının siyasette, bürokraside ve devlet katlarında uzantıları vardır" dedi. Söylemlerinin birilerini rahatsız ettiğini, Kürt sorununu siyaset zeminine taşımaya çalıştıkça birilerinin kendilerini siyaset dışına itmeye çalıştığını savunan Türk, yaşanan gelişmelerin siyasal sorumluluğunun hükümette olduğunu kaydetti. Türk, konuşmasında Başbakan Erdoğan'a şöyle seslendi:
"Bizi siyaset dışına itmeye yönelik çabalar da, insanlarımızı katletmeye yönelik linç girişimleri de bu hükümetin sorumluluğundadır. Ne yazık ki bütün bu tablo karşısında iktidar sus-pus durumdadır. Şimdi sayın başbakanın konuşmalarına bakıyorsunuz, sanki iktidarda değil de muhalefette. Durmadan sızlanıyor, şikayet ediyor. Yüzde 47'yle iktidara gelen sen değil misin? Niye şikayet ediyorsun? Sızlanıp duracağına, mücadele et, adım at, demokratik reformlara yönel. İktidarda olmanın gereği adım atmak, çözüm üretmektir. Halk size şikayetçi olun diye oy vermedi. Sizin tepki göstermeye hakkınız yok, çünkü hükümetsiniz. Tepkiyi ve şikayeti ancak bu toplum gösterebilir. Ama siz ne yapıyorsunuz? Oraya buraya çatarak, aslında kendi gerçekliğinizi, basiretsizliğinizi, örtbas etmeye çalışıyorsunuz. "Halk sizin ne kadar iradesiz olduğunuzu fark etmesin' diye gündem değiştirmeye çalışıyorsunuz. Bir yandan bunu yaparken, diğer yandan da acaba kapatma davasından kurtulabilir miyimiz diye yine şikayet ettiğiniz yerlerle uzlaşma arıyorsunuz."
"BÖLGE HALKININ TERCİHİ DTP'DİR"
Türk, bir gazetede dün yer alan bir röportajda, AKP'nin "eğer bizi kapatırsanız, Güneydoğu DTP'ye kalır" mesajı verdiğini savundu. Bölge halkının tercihinin DTP olduğunu belirten Türk, "Bu tercih sizin sahte politikalarınızla, sahte nutuklarınızla, içi boş paketlerinizle asla değişmez. Bu halk onurlu bir halktır. Partisine de geleceğine de canı pahasına da olsa sahip çıkmasını bilir. Bilmeyenler varsa Nevruzları bir daha izlesin. AKP kapatılsa da kapatılmasa da halkın meclisteki tek temsilcisi zaten DTP'dir ve öyle kalmaya devam edecek. Halk hiçbir zaman adresini, pusulasını şaşırmaz. Böyle siyasi ahlaka sığmayan pazarlıklar olsa olsa ancak sizin gerçek yüzünüzü gösterir" diye konuştu.
Türk, konuşmasının sonunda, Sakarya'daki olayları ve partilerine yönelik "linç kampanyası"nı protesto etmek ve Meclis'i göreve çağırmak için yarın Meclis çalışmalarına katılmayacaklarını bildirdi. Türk 1 Mayıs Perşembe günü de Meclis'te değil çalışanlarla birlikte alanlarda olacaklarını kaydetti.
DTP'Lİ BİNİCİ: İÇİŞLERİ BAKANI SORUŞTURMA AÇMADIYSA KENDİSİ DE O KARENİN İÇİNDEDİR
DTP Grubu'nda, olaylar sırasında Sakarya'da bulunan Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Binici de olaylar hakkında bilgi verdi. Olayın provokasyon olmadığını önceden yazılmış bir senaryonun oynandığını savunan Binici, Alperen Ocakları olarak adlandırılan bir grubun etkinliğin yapıldığı salonun önüne gelerek DTP'lilere küfürler ettiğini söyledi. Olay sırasında defalarca Sakarya Valisi'yle görüştüğünü ancak gerekli önlemlerin alınmasını sağlayamadığını ifade eden Binici, "orada adeta Sivas'ı, Madımak'ta yaşanan olayları ve bunun endişesini yaşadık" dedi. Emniyet Müdür Yardımcısı Mehmet İşbitiren'in, kendisine "ben sizinle muhatap olmam" dediğini kaydeden Binici, "657'ye tabi bir müdür yardımcısı bir milletvekiline sizi tanımıyorum demektedir. Bunun sorumlusu İçişleri Bakanı Başbakandır. O gece saat ikilere kadar kanunlar ayaklar altındaydı, bir kişi bile gözaltına alınmadı. Sayın İçişleri Bakanı bu konuda bir soruşturma başlatmadıysa kendisi de o karenin içindedir" diye konuştu.
URAS: MİLLİYETÇİLİK Mİ APTALLAŞTIRIYOR APTALLAR MI MİLLİYETÇİ OLUYOR
DTP Grubu'na Sakarya'daki olaylar nedeniyle partiye destek vermek amacıyla katılan ÖDP Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Ufuk Uras da bir konuşma yaptı. Kürsüye çıkarken ayağı takılan Uras, "kürsüye alışık değilim. DTP'nin kürsüsüne takılmak, Ergenekon'a takılmaktan iyidir." Dedi. Sakarya ve benzeri olayların yaşanması istenmiyorsa, bu olaylar karşısında biçare ve etkisiz kalan kamu görevlileri hakkında soruşturma açılması ve olayların hesabının sorulması gerektiğini savunan Uras, "milliyetçilik mi insanları aptallaştırıyor aptallar mı milliyetçi oluyor bilmiyorum ama biz ırkçılığa, milliyetçiliğe karşı yürüyüşümüzü sürdürmek zorundayız" dedi. Uras, DTP'nin gösterdiği tepkiye katıldığını belirterek yarın Meclis çalışmalarına katılmama eylemine kendisinin de destek vereceğini bildirdi. Uras, Sakarya'daki olayları "tipik bir Ergenekon faaliyeti" olarak nitelendirdi. DTP'ye destek amacıyla grup toplantısına, SDP Genel Başkanı Filiz Koçali ile Barış Meclisi'nden bir grup heyet de katıldı.
(ANKA)
Yayın tarihi: 29 Nisan 2008, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/04/29//haber,5EC6114743D84FCE8E7374917EEC9379.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.