Sinefiller için...

* Bu hafta gösterime giren altı filmden üçü hayvanlarla, biri ensest, biri hayal dünyasında yaşayan bir kızla, bir diğeri ise çocuğuna karısıyla nasıl tanıştığını anlatmak zorunda kalan bir adamla ilgili.

* Aşıklar, insanlarınkini olduğu kadar hayvanlar alemini de büyük oranda yöneten aşk ilişkileri üzerine bir belgesel. Amerikalı psikolog Robert Sternberg'e (59) göre, aşk üç farklı aşamada yaşanan bir duygu. Bunlardan ilki, yakınlık: kendimizi yakın hissettiğimiz kişilerle aramızda bir bağ ve yakınlık oluşuyor. Tutku ise cinselliği ve fiziksel çekimi de içeriyor. Aşkın üçüncü çehresi ise, bağlılık. Birlikte yapılan planlar, hayatı birlikte geçirme tasarıları, Sternberg'e göre aşkı aşk yapan üçüncü temel madde.

* Sternberg bunları açıkladıktan sonra şu sonuçlara ulaşıyor... Sırf bağlılık = boş bir aşk. Sırf yakınlık = aşk değil, hoşlanma. Sırf tutku = delice aşk. Tutku + yakınlık = romantik aşk. Yakınlık + bağlılık = paylaşımcı bir arkadaşlık. Tutku + bağlılık = budalaca aşk. Yakınlık + tutku + bağlılık = mükemmel aşk. Buradan bu satırları okumaya çalışan hayvan dostlarımıza da sevgilerimizi sunuyoruz.

* Kesinlikle, Belki'nin yönetmeni Adam Brooks'un senaryosunu yazdığı filmlerden bazıları: Bridget Jones: The Edge of Reason, Wimbledon, Practical Magic ve Meg Ryan'lı French Kiss.

* Vahşi Zarafet'te Julianne Moore'un canlandırdığı Barbara Daly'nin oğlu Tony'le arasındaki ilişki bir süre sonra ensest boyutlarına doğru ilerler...

* Ensest hakkında bugüne kadar en çok ses getiren filmi, 1979 yılında Bernardo Bertolucci yapmıştı. La Luna isimli filmde yine aile içi problemler ve bunun sonucunda anneyle çocuğun yakınlaşması işleniyordu.

* Vahşi Zarafet 4 milyon 600 bin dolara malolmuş. Filmin çekimleri 21 Temmuz günü başlamış, 26 Ağustos'ta bitmiş.

* Vahşi Zarafet'in yönetmeni Tom Kalin'in bir önceki filminin adı: Sodom'un Robotları (The Robots of Sodom).

* Filmin başrol oyuncusu Julianne Moore'u, ona 1994 tarihli Vanya on 42nd Street'de rol veren Louis Malle şöyle anlatıyor: "Moore bana tahrip edilmiş güzelleri, Jeanne Moreau'yu düşündürdü."

* Julianne Moore diyor ki: "İnsanlar birbirleriyle filmlerde olduğu gibi sevişmezler asla. Yerde sevişmez insanlar, ayakta da yapmazlar, bütün kıyafetlerinizi çıkarmazsınız her zaman, tüm o seksi iç çamaşırları da üzerinizde olmayabilir. Eğer biri sevişirken kıyafetlerimi yırtsaydı, onu oracıkta öldürürdüm."

* Macera Adası hakkında New York Times'dan Jeannette Catsoulis'in görüşü: "Eğer Macera Adası bir çocuk filmi olmasaydı, Jodie Foster'a Gerard Butler'ın muhtemel sevgilisi rolünü oynatma gibi bir sivri zekalılık yapan casting sorumlusunun kendine yeni bir iş araması gerekirdi. Ancak Wendy Orr'un bir türlü kıvamını tutturamayan, tatlı ama pek de bir şeye benzemeyen romanından uyarlanan filmin tek kusuru oyuncu seçimi değil."

* Horton filmi, yazar ve besteci Dr. Seuss'un bir hikâyesinden sinemaya uyarlanmış. Oxford'da eğitim gören, pek çok çocuk kitabı kaleme alan ve 1991 yılında ölen "Kaiser" lakaplı Dr. Seuss'un Horton Hears a Who! kitabından uyarlanan Horton, filmi seslendiren Jim Carrey'nin içinde bulunduğu ikinci Dr. Seuss yapımı olma özelliğini taşıyor.

* 2000 yılında gösterime giren How the Grinch Stole Christmas, Dr. Seuss'la Jim Carrey'nin yollarının kesiştiği ilk filmdi. Jim Carrey, bu filmde Grinch'i canlandırıyordu.

* Horton'un bir sahnesinde çocuklar Grinch şeklinde bir kardan adam yapıyor.