Kilo vermeye çalışırken çevrenizden destek isteyin
Kilo kontrolü sabır ve dirayet ister. Esasında tercihlerimizi yaşam boyu değiştirmeyi gerektirir. Bu nedenle yakın çevremizin desteği, bazen iyi bir diyetisyen bulmaktan daha önemlidir. İdeal olanı ailemizin ve sık sık birlikte vakit geçirdiğimiz insanların bu gayreti desteklemesidir. Ama ne yazık ki, tam da bu en yakınımızda olanlar, bazen bize destek vereceklerine, kararlılığımızı sarsacak davranışlar gösterirler. Umursamazlık bunların içinde en masum kalanıdır diyebiliriz. En beklemediğimiz birisi sizin kilo verme çabalarınızı sabote etmeye kalkabilir. Gariptir ama bazen çevremizdekiler bizim değişmemizden korkarlar. Beni bu sonuca götüren o kadar çok yaşanmış öykü var ki, inanamazsınız. Bu senaryolardan birkaç örnek verebilirim...
Kıskançlıklar başlar
Bazı arkadaşlarınız kilo verince yaşamınızın değişeceğinden endişe ederler. Kendinize güveniniz artınca onları beğenmeyeceğinizi ve başka çevrelere gireceğinizi düşünerek evhamlanırlar. Bir başkası siz incecik olunca kendi kilolarının daha fazla göze batacağını düşünebilir. Birçok eş kilo veren karısını veya kocasını kıskanmaya başlar. Cazibesinin arttığını, daha cesur giysilere büründüğünü, iltifat topladığını gördükçe huzuru kaçar. Aile büyüklerine gelince...
Onlar da kendinize ayırdığınız vaktin artmasından hoşlanmayabilir. Sporda geçirdiğiniz vakti, kendilerinden çalındığını düşünebilirler. Hele bir de onların hamur işi ikramlarını almıyorsanız artık iyice gücenirler, alıngan tavırlarıyla sizi üzerler. Arkadaşlarınızdan bazıları da kendilerinin başaramadığı bir tutumu sizin başarmanızdan rahatsızlık duyabilir. Sizi de suç ortağı haline getirmek, böylece yükünü hafifletmek için çaba gösterebilirler.
Sabotaj girişimleri
Mesela durmadan tatlı ikram eder veya pastaneye davet ederler. Kimi zaman moralinizi bozar, inancınızı sarsarlar. 'Kim kilo verip de öyle kalmış ki...
Önünde sonunda daha fazlasını alırsın' gibi yıkıcı fikirler öne sürerler. Doyduğunuzu söylediğiniz halde, reddetmekte zorlanacağınız yemekleri ısrarla tabağınıza koyarlar. Dikkatle sizin ne yediğinizi izlerler, lokmalarınızı sayarlar, buzdolabını kontrol edip zaaflarınızı bulmaya çalışırlar. Bu da yetmezmiş gibi diyet yönteminizi tenkit ederler. Ne zaman spora gidecek olsanız sizi alıkoyacak bahaneler uydururlar. Çabanızı küçümserler, fırsat bulunca alay ederler...
Eminim diyet yapanlar bütün bunlara şaşırmayacaklardır. Daha sayısız sabotaj örneği sayabilirim ama bu kadarı yeter sanırım. Çünkü en önemlisi, olumsuz telkinlerle baş etmeyi öğrenmektir.
* Size ilk tavsiyem, açık olmanızdır. Yakınlarınızın desteğini net bir şekilde isteyin. Bu ilk adımdır.
* İkinci olarak, kendi kendinize yapıcı telkinlerde bulunun.
* Motivasyonunuzu güçlendirmek için bir diyetisyenden destek alın. Böylece müttefiklerinizin sayısını arttırın. Kim ne derse desin; sorun sizin sorununuzdur, vücudunuz da sizindir! Sizden başka hiç kimse onun sorumluluğunu taşıyamaz. Kendinize ve başladığınız sağlıklı yaşam yolculuğuna sahip çıkın!
Yayın tarihi: 16 Nisan 2008, Çarşamba
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/04/16/gny/haber,2382F7759EBB4BB4B55778BFD5AF1F64.html
Tüm hakları saklıdır.