Tarım politikası olmayan, tarıma kafa yormayan Türkiye,
'Kyoto'ya imza atmıyor, küresel ısınma Türkiye'yi çarpmaya devam ediyor.
Kuraklık Türkiye'yi, politikacı ise Toprak Mahsulleri Ofisi'ni
(TMO) vuruyor.
Fındık, buğday, hububat derken bu kez kuyruğa
pirinç girdi! Pirinçte işler karıştı.
Öyle ya, ayıkla pirincin taşını!..
Sonuçta üretici kaybetti, manipülatör kazandı!
Dayağı yemek ise her zaman olduğu gibi yine TMO'ya düştü. Eğer, Toprak Mahsulleri Ofisi, AB'de olduğu gibi gerçek bir
'müdahale kuruluşu' olmazsa daha çok dayak yiyecek, günah keçisi olacak. Birileri daha çok parasına para katacak.
O halde vakit kaybetmeyelim.
TMO'ya bakalım.
TMO,
Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı'na bağlı bir kurum. Kaynağını Hazine'den alıyor. TMO'ya
'müdahale kurumu' deniyor ama hâlâ fiyat bile belirleyemiyor. Oysa özerk olması şart!
Çünkü politika ve fiyat belirleme işini Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı elinde tutuyor. TMO ise sadece bakıyor. İzlenen fiyat politikasıyla TMO'nun eli kolu bağlanıyor.
Şimdi soru şu: "TMO ürün almazsa piyasaya nasıl müdahale etsin?"
TMO'nun elinde yeterli pirinç yok, birileri piyasa tabiriyle
'gel gel' yapıyor.
TMO ise spekülasyonu önlemek için gelen talep üzerine elindeki çeltiği satıyor.
Ancak beklenmedik bir olay oluyor. Mısır, Vietnam ve Tayland, bir anda pirinç ihracatını durdurunca ortalık karışıyor.
Çeltik deyip geçme...
Piyasayı 10 firma denetliyor. Güçlü olan kazanıp gidiyor. Sonuçta pirinç oyununda satan kuruma değil, çeltiği alan tüccarlara bakmak yetiyor.
En çok çeltik alan 10 kurum, son dönemin iktidara en yakın kurumları, yani yeni AK zenginler.
İşte Türkiye'nin sorunu bu. Siyasetçiye yakın olan kazanıyor.
Diyeceksiniz ki, "Pirinç üretimi düştü mü?" Elbette kuraklık yüzünden 2007'de çeltik (kabuklu pirinç) üretimi yüzde 7 düştü. Üstelik, Türkiye dört yıldır
'enflasyonla mücadele' programı çerçevesinde pirinç üreticisine doğru dürüst fiyat veremedi.
Ama başta mazot ve gübre olmak üzere girdi fiyatları uçtu. Maliyetler arttı. Üretici neredeyse bedavaya çalıştı. Tüccar hem ithalat yaptı, hem de ucuza ürün aldı.
Hatırlatalım.
Türkiye yılda
550 bin ton pirinç tüketiyor.
400 bin ton pirinç üretiyor.
150 bin ton pirinç ise ithal ediyor. Kısacası tüketilen pirincin yüzde 65'i yerli. Ancak kuraklık son altı ayda tüm dengeleri alt üst etti. Avustralya başta olmak üzere pek çok ülke, 'stoklar bitecek' diye pirinç ihracatını durdurdu. İthalat yapamayan tüccar ise yerli ürüne saldırdı.
Kilosu 750 YTL olan olan pirinç 3 bin YTL'ye dayandı.
Olay bu...
Yakında fındık ile ilgili tartışmalar başlayacak.
800 bin tonluk rekolte tahminleri yapılıyor.
Aman dikkat!..
Yayın tarihi: 12 Nisan 2008, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/04/12//haber,53DC4300443E4259A2EAD339CF03FD70.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.