Aşka hizmet etmek gerçekten uşaklık mıdır?

Bu soruya, 'evet' ya da 'hayır' cevabını vermeden önce, bir durum tespiti yapmak gerekiyor. Çünkü; 'aşkın hizmetkarı olmakla!', 'aşığın uşağı olmak!' arasında dünya kadar fark var. Aşık olduğunu sanan insanlar; ne yazık ki aşka hizmeti bir görev değil, sevgiliye hizmetçi olmayı 'aşkın vatani görevi!' sanıyorlar. Bu yüzden de onlar, aşığın açtığı cephede sürekli kan kaybediyorlar. Nasıl kaybetmesinler? Aşık olduğun birine karşı kendini 'adaklık bir kurban!' gibi adadığında, aşığının 'cellat!' olmasını aslında sen istemişsindir.

SAÇIMI SÜPÜRGE ETTİM
Aşkta kendi celladını yaratan ve onlardan devamlı şikayet eden bazı kadınlara bu yüzden hiç acımam. O tiplerin ayrıca şu söyleminden de nefret ederim: "Bunca zamandır saçımı senin için süpürge ettim!" Vallahi o anda içimden, bu lafı söyleyen o tipler için şu düşünceyi geçiririm: "Saçın kökünden kopar inşallah!" İster erkek olun ister kadın, gelin hep birlikte şu gerçeği kabul edelim: Saçınızı 'sahip!' olduğunuz biri için süpürge etmeniz, aşktan zerre kadar anlamadığınızı gösterir. Çünkü öteki bir adama ya da öteki bir kadına sahip olmak, 'fetih!' duygusu değildir. Ancak birine aşık olduğunuzda sahip olma duygusu içinde olursunuz.

AŞIK ŞEHVETİ BİLİR
Ayrıca, Allah aşkına ağzınızdan düşürmediğiniz şu söze de bir bakar mısınız? Bir kadın hakkında, "Ona sahip oldum!" dersiniz. Ya da bir erkek hakkında, "Onun oldum!" O zaman da aklıma şu soru geliyor: "Aşk, illa birini kendine bağlı kılmak mıdır?" Bence değil. Aşk özgürlüktür! Ayrıca benim bildiğim aşkın, aşıktan bir beklentisi olmaz. Beklenti içinde olan; ne yazık ki aşığın ta kendisidir. Şimdi yazının başlığındaki soruya geri dönersek... Aşka hizmet etmek gerçekten uşaklık mıdır? "Hayır!" Aşka hizmet etmek uşaklık değildir ama aşığa hizmet etmek uşaklıktır. Çünkü başka birini sevip, kendini sevmekten yoksun olan her insan, aşığının uşağıdır. Ayrıca şu gerçeği de bilin ki; 'aşk ruhun gıdasıysa, aşık da aşığın kuru öksürüğüdür!' Aşk, şefkati bilirken aşık ise yalnızca şehveti bilir. Şehvet bittiğinde de aşk, hayal kırıklığı değil; aşık hayal kırıklığı yaşar. Bazı okuyucuların aklı da, bu yazıdan sonra işte böyle şaşar!