Çanakkale geçilmedi mi hakikaten?

Bugün TRT 1 ekranlarında çok önemli bir dizi başlıyor. Adı: Dur Yolcu... Çanakkale Savaşı'nın destansı öyküsünü anlatan dizi, tıpkı iki sezon önce yayınlandığında hepimizin yüreğini titreten "Kınalı Kuzular" gibi TRT'nin yüz akı olmaya aday. Dizinin 18 Mart'ta ekrana geliyor olması da anlamlı. Evet, Çanakkale'nin boğazını iyice sıkıp, 7 düveli nefes alamaz hale getirdiğimiz o muhteşem zaferin yıldönümünde şehitlerimizi bir kez daha gururla, minnetle anıyoruz. Peki ya Çanakkale gerçekten geçilmedi mi? Etrafıma bakındığımda "Hayır" demekte güçlük çekiyorum. Borsanın ve dolayısıyla ekonominin terazisiyle oynayan yabancılar. New York Borsası hapşırsa, biz burada nezle oluyoruz. Stratejik önemdeki bankaları, büyük kuruluşları satın alan yine yabancılar. Doğalgazı İran'dan, elektriği Bulgar'dan, silahı İsrail'den, izni ABD'den alıyoruz. Biraz kafamızı kaldırmaya görelim, ya Kıbrıs'ı, ya Ermeni sorununu ya Güneydoğu'yu ya da türbanı kafamıza dolayıveriyorlar. Dükkân tabelaları arasında ilaç için bir tane Türk adı yok. "Merkez"in adı center, alışverişin ismi shoping olmuş. Dükkanın üzerine "mall" yazıyorlar, mal gibi bakıyoruz. Gelibolu'nun karşı kıyısında, 90 yıl önceki şehitlerimizin mübarek kemiklerini otomobil lastikleri çiğniyor... Sahi, Çanakkale geçilmedi mi hakikaten? En iyisi. diziye adını veren ve bir bölümü bugün Gelibolu yamaçlarında, Boğaz'dan gelip, geçen gemileri selamlayan Necmettin Halil Onan'ın şiirini hatırlayalım: