Adalet Hanım Elif Şafak'ı konuşturmadı

- Siz cumhurbaşkanı olsaydınız kimleri davet ederdiniz?
- Ben bu soruya cevap vermesem olur mu? Günün birinde cumhurbaşkanı olursam görürsünüz kimleri çağıracağımı.

- Sofradaki diğer kişilerle aynı masada olmaktan mutlu muydunuz? Adalet Ağaoğlu'nun tutumuna ne diyorsunuz?
- Adalet Hanım'ın orada olmasından başlangıçta tedirginlik duymadım. Ancak Adalet Hanım bizim konuşma hakkımızı gasp edince ve sadece kendisiyle cumhurbaşkanımız varmışçasına konuşunca, bizi bir tür suskunluğa hapsedince tedirgin oldum. Bu soruyu Elif Şafak'a ve Selim İleri'ye sormanız daha doğru olurdu çünkü ben cansiperane bir gayretle Adalet Hanım'ın sözünü keserek kendi düşüncemi söyleyebilme imkânına sahip oldum. Doğan Bey ve Rasim Bey de bir ölçü de kendilerini ifade edebildiler. Selim Bey bir tek cümle söyledi, Elif Hanım'ın cümlesini tamamlamasına ise Adalet Hanım izin vermedi.

- Yemeğe giderken hazırlandınız mı?
- Kesinlikle hazırlanmadım. Ben gazeteci kimliğimle değil, şair Hilmi Yavuz olarak gittim.

- Dönem dönem polemiklerin baş aktörü oluyorsunuz...
- Türkiye'deki entelektüel hayatın önemli çarpıklıklarından biri yalancı şöhret sahiplerin fevkalade sakıncalı şekilde öne çıkması, çıkarılmasıdır. Benim meselem onlarla.

- Müritlerinizin olduğu söylenir öteden beri...
- Beni yakından tanıyanlar çok iyi bilirler, asla yukardan konuşmam. Ayrıca beni en çok seven insanlar bile eleştirirler, tartışırlar. Ece Ayhan'ın, İsmet Özel'in müritleri var. Hadi bir şey yazın bakalım onlar hakkında! Ahhh, keşke benim de müritlerim