Eski bir yanlışı yeniden dillendirmek
İLİŞKİLİ HABERLER
Eski bir yanlışı yeniden dillendirmek
Sağolsunlar genç meslekdaşlarım... Geçen pazar günü, SABAH Pazar ekinde iki tam sayfaya yayılan ve bilgili ve ilgili genç arkadaşım Kaya Genç'in elinden çıkan "Eleştiri ve Eleştirmenlerimiz" konulu röportajda beni öylesine mutlu kıldılar ki... Kendimi onların 'babası, amcası, dayısı' olarak buldum. Umarım bununla kastettikleri Marlon Brando'vari bir 'babalık' değildir! Beni çok üzen iki görüş sahibi de oldu gerçi. Birinden asla söz etmeyeceğim, bu benim için kişisel bir yara olarak kalacak. Ama diğerine yanıt vermem gerekiyor. Mesleğimizin 'türbanlı' kontenjanından (bunun bizim için hiç önem taşımadığını da belirteyim) Nihal Bengisu Karaca, tam iki yıllık bir konuyu deşiyor. O yıl Cemal Reşit Rey'de yaptığımız SİYAD Ödül Töreni'nde, benim Kadir Topbaş'a hakaret içeren sözler ettiğimi yazıyor. Ve burdan yola çıkarak, kendince sosyoloji yapıyor, "Elitlerin sesi olmayı tercih eden sanat çevrelerinin seçilmişleri snobe etme alışkanlığı" diyerek... İyi de, böyle sonuçlara varmak için en azından sağlam bir temele basmak gerekir. O gece, kaç kez yazıp söyledim, başkanın başı Beyoğlu'na döşenen taşlarla dertte olduğu için kendimce bir espri yapayım dedim, "Size bu akşam 'bey' sözünü içeren hiçbir şey söylemeyeceğim," deyip bir sürü sözcüğü sıraladım. Bu esprim kimilerince (belki kasten) anlaşılmadı ve birçok kelimenin arasından birini seçip, olmadık şeyler söylediler. Tekrar yazayım: Kadir Topbaş insan olarak çok sevip saydığım, başkan olarak da ilgiyle izlediğim bir siyaset adamı. Ona, hem de ev sahibi konumunda olduğum bir yerde hakaret etmeyi düşünmem bile mümkün mü? Bu saçmalığı son kez düzeltiyorum.
İLİŞKİLİ HABERLER
Eski bir yanlışı yeniden dillendirmek
Yayın tarihi: 23 Şubat 2008, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/02/27/ct/haber,78598E365D0B4FC79140CBE14030D72F.html
Tüm hakları saklıdır.