UEFA Kupası 3. tur ilk maçında Galatasaray, Ali Sami Yen Stadı'nda Alman ekibi B.Leverkusen ile 0-0 berabere kaldı. Maçla ilgili yazar yorumları şöyle;
LEVENT TÜZEMEN: SİLKELEDİ AMA YENEMEDİ (SABAH)
Leverkusen'in takım disiplini üst düzey bir takım olduğu ilk dakikadan itibaren sahaya yansıdı. Almanlar mükemmel kapanıyor, kısa ayağa isabetli paslarla rakip sahaya yerleşiyor ve savunmasını ileri hiç çıkarmıyordu.
Kalli'nin akıllı kadro tercihini Galatasaraylı oyuncular haklı çıkardı. gelip top alıp hücuma derinlik kazandırıyorlardı. Galatasaray Leverkusen'e pozisyon vermediği gibi kaleci Orkun yere yatmadığı için forması bile çamurlanmadı. Pozisyon ve oyun üstünlüğü Galatasaray'daydı ama Leverkusen savunmasını kilidini açacak vuruşlarda Hakan ve Arda isabeti yakalayamadı. Ancak hakem Batista gözünün önünde Arda'yı çelmeyen Callson'un penaltılık hareketini görmemezlikten geldi.
16 yıl önce 18 Mart 1992'de yine karlı bir havada Galatasaray Alman Werder Bremen'le oynamış sayısız pozisyon bulmuş ama kazanamamştı. Yine karlı bir havada Galatasaray, Leverkusen'ı silkeledi ama yenemedi.
ÖMER ÜRÜNDÜL: TUR ŞANSI ORTADA (SABAH)Dün geceki çok önemli UEFA Kupası sınavında Galatasaray'ın karşısında güçlü bir takım olan Leverkusen ile birlikte bir de kar engeli vardı. Üstelik olumsuz saha ve hava koşulları rakibin bize göre çok daha fazla alışık olduğu bir ortamdı. Buna rağmen Galatasaray çok inançlı, yardımlaşmalı, başarılı bir ilk yarı sergiledi. Etkili takım presiyle Leverkusen'in kurgusunu bozan sarıkırmızılılar, oyuna sürekli hükmeden taraftı.
Buna rağmen zorluk derecesi yüksek maçlara göre Galatasaray gole yakın bazı tehlikeli ataklar yaptı. Fakat yakaladığı pozisyonları değerlendiremedi. Ayrıca ilk devre boyunca sergilenen riskli anlayışta genişliği seven Alman ekolünün temsilcisine tek pozisyon dahi verilmeyişi önemli bir artıydı.
Hakan Şükür, eski günlerindeki gibi kuvvetliydi. Arda da sezonun en iyi maçını çıkardı. Feldkamp'ın Lincoln'e son 10 dakikada şans vermesi yanlış değildi. Çünkü Lincoln fizik açıdan kesinlikle hazır değil.
Leverkusen rövanş için tabii ki bir avantaj elde etti. Ama bana göre Galatasaray'ın da rakibi kadar şansı var.
İSKENDER GÜNEN: G.SARAY'A YAZIK OLDU (SABAH)UEFA Kupası'nda gruplardan rakipleri sayesinde çıkan G.Saray, Leverkusen maçında bu sezon Avrupa kupalarında hiç de görmediğimiz bir performans sergiledi. Bakmayın maçın 0-0 bittiğine... Kaçan golleri düşündüğümüzde dün gerçekten G.Saray'a yazık oldu. Maç süresince saha içi yardımlaşmaları, coşkuları, tempoları üst düzeyde bir takım seyrettik .
G.Saray'ın en önemli silahı temposu. Yalnız yüksek tempoda bütün bir maçı sürdürebilme olanağı yok. İkinci yarının belirli bölümlerinde Leverkusen, G.Saraylı oyuncuların geriye geç gelmeleri yüzünden ilk yarıya oranla rakibinin kalesinde daha fazla göründü. Fakat G.Saray savunması yükselen formu ile pozisyon vermedi.
Tur ikinci maça kaldı. Leverkusen her ne kadar kendi sahasında daha etkili bir takım olsa da G.Saray'ın atacağı bir golün turu getireceği düşüncesindeyim.
AZİZ ÜSTEL: YAZIK OLDU (FOTOMAÇ)Leverkusen dediğimiz takım iyi gününde bir Kayseri ya da Sivasspor. Bu takımın karşısında 4 net gol pozisyonuna giriyorsunuz. Bunun dışında da gol olacabilecek 2-3 pozisyonunuz daha var ama tek gol atamıyorsunuz. Yalnız Leverkusen'e bir tek gol pozisyonu da vermiyorsunuz 90 dakika boyunca. Galatasaray'ın en büyük talihsizliği Nonda ve Lincoln'ün uzun süren sakatlıkları.
Arda ve Mehmet Topal sadece sarı-kırmızılı takımın değil, Türkiye'nin de iki genç yıldızı. Bunlara Barış ile Volkan'ı da eklemek gerek. Ankaragücü'nden devre arasında alınan Emre bana yavaş yavaş Bülent Korkmaz'ı hatırlatıyor.
Galatasaray'ın bu takımı Türkiye liginde hep ilk ikiye oynar. Ama Kalli'nin de dediği gibi eğer Galatasaray gerçekten eski günlerine dönecekse o Taffarel, Popescu, Hagi üçlüsü gibi futbolcular transfer etmek zorunda. Çünkü Galatasaray'ın gençleri gerçekten övgüye değer. Almanya'da Leverkusen-Galatasaray maçı nasıl gider şimdiden kestirmek güç.
MURAT ÖZARI: NEDEN OLMASIN? (FOTOMAÇ)İstanbul'a aniden gelen kar, Galatasaray'ın bütün planlarını alt üst etti. Hava ve saha koşullarının kötü olması maçın kalitesini doğal olarak düşürdü. Herkes gollü ve kaliteli bir maç beklerken, Sami Yen'de kısır bir sonuç ortaya çıktı. Bu durum rövanş için avantajlı bir skor elde etmek isteyen Almanların ekmeğine yağ sürdü. Feldkamp'ı eleştirenlere elbette kızıyoruz. Ama Kalli de robot değil. Tabii ki hataları olacak. Mesela ben Alman hocanın yerinde olsam bu sahada Ayhan'a ilk 11'de yer vermezdim.
Leverkusen, Ali Sami Yen'de gerçek gücünü ortaya koyamadı ama Almanya'da nasıl oynayacakları belli olmaz. Sonuçta Alman takımı. Küçük görmeye gelmez. Galatasaray'a Bay Arena'da kesin gol gerekiyor. Neden olmasın? Bu takım yeri ve zamanı geldiğinde neler yapacağını UEFA Kupası'nı kazandığı zaman gösterdi.
BÜLENT TULUN: GALİBİYET KAÇTI (FOTOMAÇ)Uzun boylu oyunculardan kurulu Leverkusen defansı arasında Hakan Şükür çok iyi mücadele etti. Ama ilk yarıda karşı karşıya kaçırdığı pozisyon ve baskılı Galatasaray gol atamadan ilk 45 dakikayı bitirdi. İkinci yarı tamamen durmuş bir kar yağışı ve dört tane yüzde yüz atılamayan gol vardı. İkinci yarının tamamı Galatasaray'ın mutlak hakimiyetiyle geçti.
Ali Sami Yen'de 0-0 biten maçtan sonra Almanya'da oynanacak karşılaşma Leverkusen için avantaj. Umarım Leverkusen'deki maça kadar Galatasaray eksiklerini biraz daha tamamlayıp, tur için galip gelmenin veya gollü beraberlik almanın arayışı içinde olur.
ZAFER ERTEM: AH BE KALLİ (FOTOMAÇ)Fransız öpücüğü ile Leverkusen'in rakibi olan G.Saray'ın şans faktörü dünkü maçta ters yüz oldu. Leverkusen'in iki tehlikeli ismi Kiesling ile Barnetta bu yarıda top yüzü görmedi. Kalli'nin aslanları gerek defansta gerekse orta sahada çok çalıştı. Tek eksik goldü. Onda da şanssızlık yakamıza yapışmıştı.
Umarız G.Saray bu kaçırdığı golleri rövanşta aramaz. Ararsa da suçlusu bence kesinlikle yerinde hamlelerde geciken Kalli olur.
ERMAN TOROĞLU: DOLU MU BOŞ MU? (HÜRRİYET)Galatasaray, Türkiye Ligi'nde 1'inci, Leverkusen, Alman Ligi'nde 4'üncü. 90 dakikaya baktığımızda sanki ikisi de aynı ligin biri birincisi, diğeri dördüncüsü gibi. Ya biz, kendi ligimizi küçük görüyoruz, ya da Leverkusen esas oğlan değil. Leverkusen'in kopyası.
... Böyle bir Leverkusen'i Ali Sami Yen'de gol atmadan göndermek Galatasaray açısından üzücü oldu. Ama bir de bardağın dolu tarafına bakarsanız, yeni kurulan bir Galatasaray, gençlerle harman yapılan bir Galatasaray, Alman Ligi dördüncüsünü elinden kaçırdı dersiniz.
Yani, isteyen istediği yerden baksın. Bardağın yarısı boş da diyebilirsiniz, dolu da. Ama burdaki neticeyle, pozisyonlarla Almanya'da kaybedersen, bence yazık olur derim.
İLKER YASİN: ALMAN OYUNU (HÜRRİYET)Genç Alman, yaşlı Almanı evine davet üstüne kurmuş planlarını. İşi evinde bitirecek... Alman teknik direktör Skibbe, "Burada beni yenemezsen seni Bay Arena'da hallederim" demiş gibiydi dün akşam.
Alman Ligi'nin dördüncüsü şampiyonluk hesapları yapıyor. Ama İstanbul'da tek gol pozisyonu bulamadan, Cimbom'a net 8 gol pozisyonu vererek ve de maalesef istediğini elde ederek geri dönüyor. Tek kelimeyle yazık! Bu maç böyle bitmemeliydi.
MUSTAFA DENİZLİ: YAZIK KERE YAZIK MI?.. (MİLLİYET)Maçtan önce yağmaya başlayan kar, bir anda kafamda Werder Bremen karşılaşmasını çağrıştırdı. Arda'ya ilk yarıda ceza sahasında yapılan hareket Portekizli hakemi ve Steaua Bükreş maçını hatırlattı. Ama Galatasaray'ın oyununu kar da, hakem de engelleyemedi.
Tahminimin çok üstünde bir Galatasaray izledim. Galatasaray gol atamadı, ama ligdeki çizgisinin çok üzerine çıktı. Bu Galatasaray ümitlerini Ali Sami Yen'de bırakmadı. Tam tersine daha güçlü olarak ikinci maça taşıdı.
... Bitirirken sadece taraftarla ilgili söyleyeceğim bir şey var. Avrupa maçlarının oynandığı Ali Sami Yen'de bilinen taraftar topluluğundan sanki biraz uzak gibiydiler. Teşvik etmediler mi? Çok ettiler, ama kendi çizgilerini yakaladılar mı? Bence hayır. Her şeye rağmen Galatasaray'ın futbolu mutlu etti. İkinci maçta iyi oyununa devam ederse inanıyorum ki skor olarak da mutlu edecek.
TURGAY ŞEREN: HAKAN+ÜMİT SONUÇ: SIFIR (AKŞAM)Galatasaray karşısında çok güçlü bir rakip bekledi, haklıydı da. Leverkusen, Alman Ligi'nin dördüncüsü. Ama sorarım size, bu takım Galatasaray kalesi önünde en ufak bir gol pozisyonu yakaladı mı? Galatasaray kalecisi Orkun herhangi bir golü önledi mi? Cevap benden; hayır. Çünkü adamlar Almanya'daki maça oynadılar. Orta sahayı çok futbolcuyla kapadılar. Defansları da Galatasaray forvetiyle başa baş, dişe diş mücadele etti.
... Şimdi bana "Almanya'da Galatasaray'ın şansı var mı?" diye bir soru sorabilirsiniz. Ben de "evet" derim. Yeter ki Galatasaraylı futbolcular bugünden itibaren 21 Şubat'taki müsabakaya çok iyi hazırlansınlar.
AHMET ÇAKIR: SAMİ YEN'DE KARLI GÜNÜN KÂRSIZ OYUNU (ZAMAN)Sarı-Kırmızılı takımın tur atlayabilmesi için bu maçı gol yemeden geçmeyi becermesinin önemini vurgulamaya çalışmıştık. Ancak bu denli önemli fırsatları gole çeviremeyince o becerinin karşılığı tam alınamamış oldu. Son bölümde Feldkamp'ın Hakan Şükür'ü çıkarıp Nonda'yı alması normaldi çünkü kral çok yorulmuştu. Ardından taraftarın Lincoln isteğine de olumlu karşılık verdi. Ancak bunlar da ne yazık ki Sarı-Kırmızılı takımın sonuca gitmesini sağlayamadı.
Portekizli hakem Batista zararsız bir maç yönetti. Sadece son 10 dakikanın neredeyse sürekli Leverkusen'in zaman çalmasıyla geçmesine seyirci kaldı. Ali Sami Yen'de kaçırdığı balığı Leverkusen'de yakalaması kolay değil ama Cim Bom'un da hâlâ rakibi kadar tur şansı bulunduğunu dün gece herkes gördü.
OSMAN TANBURACI: BÖYLESİNE CAN KURBAN (YENİ ŞAFAK)Maçın adı; Kalli.
Maçın kaderi; kar.
Maçın gerçeği; gençlik ve disiplin...
Geldiği günden beri laf bombardımanına uğrayan Kalli sağlam duruşunu hiç bozmadı. Şöhrete değil gençliğe yatırım yaptı. Lafa yaslanmadı, disipline önem verdi ve Leverkusen karşısında civa gibi bir takımla herkese meydan okudu.
Bravo Kalli... Hay ömrüne bereket.
Sen sevginin kaynağı Papaz Valantine'sin...
*UEFA Kupası'nda toplu sonuçlar