Bu korku filminin kamera arkası komedi filmi gibiydi

Türkiye'nin ilk korku filmi olarak lanse edilen 'Dabbe'nin yönetmeni Hasan Karacadağ'ın ikinci filmi 'Semum' dün vizyona girdi. Başrollerini Ayça İnci ve Burak Hakkı'nın paylaştığı filmde, içine yaratık giren bir kadının yaşadıkları konu ediliyor. 'Exorcist' (Şeytan) filminden esinlendiğini söyleyen Hasan Karacadağ ile Ayça İnci filmi ve film sırasında yaşadıkları ilginç olayları anlattı...

* 'Semum' için Türkiye'nin ilk yaratık filmi deniyor. Doğru mu?
Hasan Karacadağ: Filmde konuşmasından mimiklerine kadar bilgisayar ortamında yaratılmış bir yaratık var; Semum yani... Dolayısıyla film için bir ilk diyebiliriz.

'ŞEYTAN'A GÖNDERME VAR

* Bir önceki filminiz 'Dabbe' iyi bir gişe yapmasına rağmen kötü bir film olduğu yönünde çok eleştiri almıştı...
H.K.: 'Dabbe', düşük bir bütçeyle Japonya'da gösterime sokmak üzere giriştiğim bir projeydi. Fakat 600 bin gişe yapınca hedefini çok aştı. Şu an Hollywood'dan bir şirket; filmi, İslam ve Hıristiyanlığı birleştirerek yeniden çekmek istiyor. 24 ülkede, 8 uluslararası festivalde gösterildi. O yüzden eleştirilerin dozunu aştığını düşünüyorum.

* 'Semum' için de 'Exorcist' filmini taklit ettiğiniz yönünde eleştiriler gelebilir...
H.K.: Bunu birilerinin demesine gerek yok, zaten ben kendim söylüyorum... 'Exorcist', Hıristiyanlık'taki şeytan kavramını temsil eden bir filmdir. Ben de 'Semum'a, İslamiyet'teki şeytanı anlatmak için yatağa bağlama-şeytan çıkarma sahnesi koydum. Ve bu iki film karşılaştırılsın istedim.

* Ama 'Semum', 'Exorcist'in birebir kopyası değil, değil mi?
Tabii ki değil. İki hikaye arasında zerre ilişki yok! Ben 'Exorcist'ten farklı olarak o yaratığı ve onların dünyasını da gösteriyorum. Buna da dünyada, 'İslami egzorsizm' (şeytan çıkarma) densin!

* Ayça Hanım, bu filmde oynamak cesaret ister gibi görünüyor, ürkmediniz mi?
Ayça İnci: Hiç endişem olmadı. Diğer oyuncu arkadaşlar çok tereddüt etmişler ama ben bir çırpıda 'yaparım' dedim. Ben kendimi zorlamayı seviyorum...

KENDİ BOYUTUNDA YAŞASIN

* Çekimler sırasında tuhaf şeylerin yaşandığı yönünde haberler çıkmıştı...
A.İ.: Ben birkaç olay yaşadım ama üstünde durmadım. Durursam olayı beslerim ve sonra gelir karşıma oturur diye düşündüm. Kapıyı birkaç kere tıkladı ama içeriye almadım. Niye 'gel, buyur otur' diyeyim ki, gitsin kendi boyutunda yaşasın. H.K.: Ben de filmin finalini Bakara suresinden bir ayetle mi bitirsem acaba diye düşünüyordum. Kurgu sırasında koltukta uyuklarken, birden kulağımın dibinde bomba patlar gibi 'Bakara suresini okuma' diye bir ses duydum. O esnada yanımda oturan kurgucu arkadaş dondu kaldı. Odada bulunan diğer üçüncü bir kişi ise o sırada yanından bir şeyin geçtiğini görmüş... Ama bunlar psikolojik de olabilir...