Okul sayısı artarsa kalp hastalığı azalır

Çocukluk çağından itibaren başlayan stresli yaşam, kötü beslenme, üniversite yarışı ve zorlu iş hayatı gibi unsurlar kalbin ritmini olumsuz etkiliyor. Memorial Hastanesi Kardiyoloji Bölümü'nden Doç. Dr. Kani Gemici, okul hayatının, sınavların ve bilinçsizce yapılan diyetlerin, kalp ritmi üzerindeki etkileri hakkındaki sorularımızı yanıtladı.

SÜREKLİ YARIŞ HALİ VAR

* Sınav stresi çocuk kalbini nasıl etkiliyor?
Okul stresi ve kötü beslenme, ritim bozukluklarını tetikliyor. Çocuklar anaokulundan itibaren stresle yaşıyor. 5-6 yaşında kalbi çok hassas olan bir çocuğun bu sorunu yaşaması kaçınılmaz. Sonrasında ilköğretim dönemi, lise ve üniversiteye hazırlık sırasında stres altında bir eğitim hayatı devam ediyor. Sürekli rekabet haline sokuldukları için de bu stresi tolere edemiyorlar. Üniversite sonrasında iş hayatına atılma döneminde de yoğun bir stres ve savaşın içine giriyorlar. Stres elbette hayatın bir parçası ve hayatın her anında insanlar yarış halinde olmak durumunda. Ama bütün bu süreç kalbin ritmini bozuyor ve ritim bozukluğu yaşayan hastaların kalbinde tedavisi zor hasarlar oluşabiliyor. Başarı için stres ve rekabet çok gerekli. Ancak bunun en aza indirilmesi gerekiyor.

* Stres ve rekabet nasıl minimum düzeye indirgenebilir?
Öncelikle öğrencilerin ailelerine çok önemli görevler düşüyor. Aileler çocuklarını çok iyi bir geleceğin bekliyor olması için uğraşıyor ama birinci olamamak dünyanın sonu değildir. Önemli olan birincilik değil, çocukların en iyi şekilde yetiştirilmesidir. Çünkü sınıfta birincilik sadece bir kişinin hakkı.

* Üniversiteye hazırlık sırasındaki stres sizce gençlerin kalbi üzerinde etkili mi?
Uykusuzluk ve kafein tüketimi kalbe çok zararlı. Bu durumda en çok üniversiteye hazırlanan öğrenciler risk altında. Üniversite sınavı zaten öğrenciler için çok büyük bir yarış. Bir de uykusuzluk ve aşırı kahve tüketimi eklenince kalbin ritmi hepten bozuluyor. Türkiye'de öğrencilerin üniversite stresinden kurtulabilmelerinin çaresi, üniversite sayısının artırılmasıdır. Olayın gerilimi, her şehirde ihtiyaca göre üniversite sayısını artırmakla azalır. Önemli olan ÖSS'yi tatlı bir yarış haline getirebilmektir. Öte yandan, gençler aileleri tarafından meslek seçiminde özgür bırakılmalıdır. Bu zorlu yarış onların kalbini çok yoruyor. Kendilerine uygun ve yapabilecekleri meslekleri tercih etmeleri, gençler için gerçekten çok önemlidir.