Başörtüsüyle yaşamak kolay bir şey değil!

-Üniversiteden sonra, 21 yaşında örtünmüşsünüz. Nasıl verdiniz bu kararı?
- Geleneksel bir aileydik, annem Anadolu kadını olarak örtülüydü. Okuyorsunuz, arayış... Okumalarımız daha farklıydı tabii; kendimizi ve dünyayı tanımaya, anlamaya çalışıyorduk. Marx'ı okumak, klasikleri okumak ödevdi...

- Okuyarak neyi keşfettiniz de örtündünüz?
- Kendinize kimlik inşa ediyorsunuz, kendinizi bir yere ait hissetmek istiyorsunuz. Din biraz da metafizik dünyanızla ilgili, 'Ben niye varım, eğer bir tanrı varsa niye insanı yaratmıştır' vs. böyle arayış ve sorguların içinde kendinize bir yol çiziyorsunuz, İslam daha yakın geliyor sonra...

- Neden mesela sol değil de İslam'a kaydınız?
- Öbür dünyayla, öldükten sonraki hayatla, niçin yaratıldığınla ilgili soruların cevabını solda bulamadım. Bu biraz da kalp işi. Yani bir yerde bir şeyi seviyorsunuz, o size daha cazip geliyor.

- Neyi sevdiniz tam olarak?
- İslam'ın dünya görüşünü, peygamberin hayatını sevdim. 'Ben burada mutluyum, kendimi daha huzurlu hissediyorum,' dediğiniz bir yer vardır. Aşk ilişkisi de böyle bir şeydir ya, 'Burada mutluyum, böyle iyi hissediyorum,' dersiniz...

- Ailenizin dayatması oldu mu?
- Benim eğitimim, çalışma hayatım noktasında sıkıntı olacağı düşüncesiyle itiraz ettiler. Zaten çok gelgitlerim oldu, örttüm, açtım, yine örttüm.

- Karar verememenizin nedeni neydi?
- Sosyal hayatın içinde çok kısıtlayıcı tarafı var, nitekim örtündükten sonra iki yıl hiç kimseyle görüşmedim, hayat tarzınız değişiyor.

- Ne değişiyor hayatınızda?
- Eskiden içkili masada yemek yemezdim. Namaz günlük hayatınızın çizgisini belirliyor, daha sade bir hayat sürüyorsunuz...

- El sıkar mıydınız mesela?
- İlk dönemlerimde sıkmıyordum...

- Ne oldu da sıkmaya başladınız?
- Bakıyorsunuz, bazı şeylerin başka yorumları, tartışılabilen yerleri var; öğreniyorsunuz.