kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 19 Ocak 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Babam 'Evleneceğiniz kız güzel olmasın,' derdi

- Betül Hanım bu evlilikte çok mücadele verdiğinizi söylüyorsunuz...
- B.C:
Yalnız kalıyorsunuz, hep yalnızsınız. Çocukları annesiz, babasız büyütmek istemedim. Başlarda Yeşilçam'ın, sinemanın verdiği stresten dolayı; arkadaşlar, çevre derken hafif hafif alkole başladığı zaman: "Acaba yürütebilir miyim?" derdine düştüm ama çok çabuk sıyrıldı. Allah'tan o bıraktı. Ondan sonra ben de iki çocuk yaptım peş peşe.
- C.A: Deniz gözlü çocuklar yaptı bana!
- B.C: Ama bir sanatçı ile evlenmeye kalksalardı, orada isyan ederdim.
- C.A: Senin çocukların, öldürsen "Bir sanatçı ile evlenelim," demezlerdi. Evlilikler ne kadar kısa sürüyor, görüyorsunuz. Şöhretli bir kadının, evliliği şöhretle beraber yüklenebilmesi çok zor. Babam köylüydü, derdi ki "Oğlum, evleninceye kadar dünyanın en güzel kadınlarıyla beraber ol."

- Oldunuz mu?
- B.C:
Olmuş, olmaz olur mu!
- C.A: Çocuklarıma aynı şeyi söyledim: "Evleneceğin kadında güzellik arama," derdi babam, "hatta güzel bile olmasın. O eksikliğini başka türlü kapatır; zekâsıyla kapatır, namusuyla, ahlakıyla..."

- Nelerden vazgeçtiniz Betül Hanım?
- B.C
: Onu tanıdığımda, kadınlara güvenini tamamen yitirmiş vaziyetteydi. Yani bir kadın, "Kuaföre gidiyorum," dediği zaman, irkilirdi. Kim bilir ona önceden gelen hanımlar, belki "Ben kuaföre gidiyorum," deyip de mi geldiler... Bir yere giderken, Cüneyt'ten günler öncesinden izin alırdım.