İnsan hakları örgütleri, Kenya'da devlet başkanı seçimlerinden sonra çıkan şiddet olaylarında 300'den fazla kişinin öldüğünü bildirdi.
Kenya İnsan Hakları Komisyonu ve Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu tarafından yapılan ortak açıklamada, "Farklı bağımsız kaynaklara göre, 27 Aralık 2007'deki seçimlerden bu yana 300'den fazla kişi öldü" denildi.
* FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ ABD VE İNGİLTERE'DEN ORTAK UZLAŞMA ÇAĞRISIABD ve İngiltere, devlet başkanı seçiminin ardından şiddet olaylarında yüzlerce kişinin yaşamını yitirdiği Kenya'daki liderlerden, yandaşlarına şiddete son vermeleri çağrısında bulunmalarını istedi.
ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice ve İngiltere Dışişleri Bakanı David Miliband, yaptıkları ortak açıklamada, acil önceliklerinin, Kenya'da siyasi uzlaşmayı desteklemek ve şiddeti sona erdirecek bir yol bulmak olduğunu belirttiler.Açıklamada, "oy sayımı sürecinde ciddi usulsüzlükler yapıldığına dair
bağımsız bilgiler bulunduğu", ancak ABD ve İngiltere'nin önceliğinin, seçimi kazandığı ilan edilen Devlet Başkanı Mwai Kibaki ile muhalefetin adayı Raila Odinga arasında uzlaşma sağlamak olduğu kaydedildi.Rice ve Miliband'ın açıklamasında, "Kenya ve bölgedeki bu çok önemli zamanda, ülkelerimiz adına, ulusal birlik ve uzlaşmayı destekleyecek diplomatik ve siyasi çabaları göstermeyi taahhüt ediyoruz" denildi.
Afrika'nın en istikrarlı ekonomisi ve demokrasisi olarak görülen Kenya'da perşembe günü yapılan devlet başkanlığı seçiminin ardından ülkedeki şiddet olayları önce seçim sonuçlarının açıklanmasının gecikmesiyle başlamış, olaylar muhalefet lideri az farkla da olsa önde giderken seçimi Devlet Başkanı Kibaki'nin kazandığının ilan edilmesiyle alevlenmişti. Olaylarda 300'e yakın kişi öldü.
ETNİK ŞİDDET RUANDA'YI HATIRLATIYORKenya'da seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra ortaya çıkan etnik şiddet olaylarındaki manzaranın, 1994'teki Ruanda katliamını hatırlattığı belirtiliyor.Sığındıkları kilisenin dün ateşe verilmesiyle yanarak ölen 50 kadar kişinin, Devlet Başkanı Mwai Kibaki'nin de mensubu olduğu Kenya'nın en büyük etnik grubu olan Kikuyulardan oldukları bildiriliyor.Kenya'nın diğer 41 kabilesi, Kikuyuları iktidarı ve ticareti tekeline almakla suçluyorlar. Söz konusu ithamı yapanlar arasında, seçimi az bir oy farkıyla kaybettiği açıklanan muhalefet lideri Raila Odinga'nın mensubu olduğu Luolar da bulunuyor.
Seçimi Kibaki'nin ikinci kez kazandığının açıklanmasından sonra başlayan şiddet eylemlerinde, tüm ülkede Kikuyuların hedef alındığı, bu etnik grubun üyelerinin evlerinin yağmalandığı ve ateşe verildiği bildiriliyor.Eldoret bölgesinde birkaç gündür evleri yakılan binlerce Kikiyu'nun kiliselere, havalimanına sığındığı veya ormana kaçtığı belirtiliyor.
Ancak Kikuyular dün, sığındıkları kilisenin de sabah erken saatlerde saldırganlarca yakıldığına şahit oldular. 2000 kişinin sığındığı kilisedeki yangında, 25'i çocuk 50 kadar kişinin öldüğü bildirildi. Bir kilise yetkilisi BBC'ye, saldırganların kiliseyi ateşe vermeden önce içerideki insanları dövmeye başladıklarını anlattı.
Başkent Nairobi'nin gecekondu mahallerinde rakip grupların bıçak ve sopalarla birbirlerine saldırdıkları, başkentin iki gündür hayalet kente döndüğü, insanların gıda ve su stoku yapıp evlerinden çıkmadıkları belirtiliyor. Yağma olayları yüzünden birçok dükkanın da kepenklerini açmadığı bildiriliyor.
ETNİK TEMİZLİK SUÇLAMASIKenya hükümeti sözcüsü Alfred Mutua, Odinga yandaşlarını ''sistematik bir etnik temizlik kampanyası'' yürütmekle suçladı.
Kenya'daki dünkü manzaranın, Ruanda'da, aralarında kiliselere sığınmış olanların da bulunduğu yüzbinlerce kişinin katlediği 1994'deki soykırımı hatırlattığı
belirtiliyor.
Müslüman İnsan Hakları Forumu Başkanı Ali-Emin Kimathi, siyasi protestoların eski meselelerin hıncını çıkarmak isteyenlerce kullanıldığını belirterek ''Yeni bir Ruanda'ya doğru gidiyoruz'' dedi.Kenya'daki şiddetin daha da süreceği tahmin ediliyor. Zira muhalefet lideri Odinga, hükümetin yasakladığı gösteriyi yarın yapacağını açıkladı. Kibaki şiddeti sona erdirmek için Odinga ile görüşmek istediğini söylüyor ancak Odinga, Kibaki Kenya'nın meşru başkanı olmadığını kabul edene kadar kendisiyle görüşmemekte ısrar ediyor.
Kenya'da siyaset her zaman etnik bölünmelerin etkisinde oldu. Hamilik ve yolsuzluğun yaygın olduğu ülkede birçok Kenyalı, kendi tarafından biri iktidara gelirse bundan doğrudan yararlanacağını düşünüyor.Ülkenin batısı ve Nairobi'nin gecekondularında yaşayan Odinga'nın Luo cemaatinin mensupları, "kendi" adamlarından yana olurken, Kenya'nın orta kesimlerindeki Kikiyular Kibaki'yi destekliyor.
RUANDA'DA NELER OLMUŞTU?Ruanda'da, 1994 Nisanında Tanzanya'daki barış zirvesinden dönen Hutu mensubu Devlet Başkanı Juvenal Habrayimana ile Burundi Devlet Başkanı Cyprien Ntaryamira'yı taşıyan uçak, Kigali'ye inerken pist kenarından atılan roketle düşürülmüştü.
Bu olayın ardından başlayan etnik şiddette, Hutulardan oluşan ordu Tutsileri katletmeye başlamış, ılımlı Hutular da katliamdan kurtulamamıştı.
Ruanda'da 10 Belçikalı barış güçü askerinin öldürülmesinden sonra Belçika ülkedeki askerlerini çekmiş, bu ülkeyi takiben BM barış gücüne katılan diğer ülkeler de askerlerini çekmişlerdi. Barışgücünün ülkeden ayrılması, Hutuların Tutsilere yaptığı 800 bin kişinin öldüğü katliamın yolunu açmıştı. Belçikalı barış gücü askerleri, uçak kazasının ertesi günü öldürülen Başbakan Agatha Uwilingiyimanı'yı korumakla görevliydiler.