BEYAZIT Öztürk ve Güven Kıraç bayramın ilk günü CNN Turk'te tarihi bir programa imza attılar. Paşakapısı Cezaevi'nde kadın mahkumlarla yapılan özel "Nası Yani?" programı özellikle Beyaz'ın televizyonculuk kariyerine altın bir halka olarak eklendi. Emeği geçen herkesin eline, yüreğine sağlık... Cezaevi dramları daha önce de pek çok programa konu olmuştu. Ama ilk kez izlenme kaygısından uzak, gözyaşından reyting süzmeyi amaçlamayan, her kelimesi her karesi gerçek ve samimi bir söyleşi yansıdı ekranlara... İçeridekilere umut oldu, dışarıdakilere ders... Biz, parmaklıkların dışındakiler, "halının üzerinde çıplak ayakla yürümenin, metal kaşıkla çorba içmenin" aslında ne büyük bir "şans" olduğunu öğrendik. Zira adalet sisteminin kör-topal işlediği bu coğrafyada yarın başımıza ne geleceğini bilmeyen "potansiyel" mahkumlardık. Ne tuhaftı ki, aynı saatte atv ekranlarında kadın mahkumların dizisi "Parmaklıklar Ardında" yayınlanıyordu. Ve eminim, Paşakapısı Cezaevi'nin kader mahkumları reklam arasında onu da izliyorlardı. Ya Tuğba Özay? Acaba, kaderine yenik düşmese, şimdi bu dizide oynuyor olabilir miydi? Üzülme Tuğba'cık, ağlama... Delse de, geçecek...
Bugünkü Tüm Yazıları
Aldırma gönül aldırma desek de...
Yayın tarihi: 23 Aralık 2007, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/12/23/gny/haber,25683DA4D86C4BFCB4531C36D64F0FE8.html
Tüm hakları saklıdır.