kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 19 Aralık 2007, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Giyilebilir bilgisayarlar geliyor

04.12.2007
AB 6. Çerçeve Programı kapsamında 48 ortağın yürüttüğü WearIT@Work (Giyilebilen Bilgisayar) projesi ile bilgisayarlar, endüstriyel ortamlardaki kıyafetlere entegre edilecek şekilde tasarlanıyor.

Kemer ve ceket gibi aksesuarlarla kullanılan maksimum 500 gram ağırlığındaki sistem, gösterge, kamera, bilgisayar, alıcı ve güç kaynağından oluşuyor.

Gelecek yıl tamamlanacak projenin, otomotivden sağlığa, itfaiyeden uçak yapım ve bakımına kadar çeşitli iş kollarında yaygın kullanımı öngörülüyor.

Türkiye'den tek ortağı Mobilera Bilişim ve İletişim Teknolojileri Tic. A.Ş'nin yönetici ortağı Zeynep Sarılar Akaltan, giyilebilen bilgisayar projesinin AB Çerçeve Programları tarafından iki yıl önce onaylandığını söyledi. Akaltan, Almanya'dan Bremen Üniversitesinin yönettiği projenin küçük, orta ve büyük ölçekli işletmeler, üniversiteler ve araştırma kuruluşlarının da aralarında bulunduğu 48 ortaklı konsorsiyumu ile AB Çerçeve programları arasındaki en büyük projelerden biri olduğunu belirtti.

Gelecek yıl tamamlanacak projenin ana hedefinin, bilgisayar sistemlerinin endüstriyel ortamlardaki kıyafetlere entegrasyonunun uygulanabilirliği olduğunu söyleyen Akaltan, giyilebilen bilgisayar projesindeki çalışmaların 8 iş paketi üzerinden devam ettiğini bildirdi. Mobilera'nın da bu iş paketlerinde farklı çalışmalar yürüttüğünü anlatan Akaltan, Mobilera'nın proje içerisindeki en önemli rolünün, sistemin çekirdeğini oluşturan haberleşme servislerinin tasarımında ve geliştirilmesinde yer alması olduğunu söyledi. Akaltan, firmalarının iş paketlerinde Bremen Üniversitesinin liderliğinde, Microsoft, HP, Carl Zeiss ve Docomo ile beraber çalıştıklarını söyledi.

Giyilebilen bilgisayarların kullanım alanları için otomotiv, sağlık, hava araçlarının bakım ve onarımı ve itfaiye olmak üzere 4 ana başlığın belirlendiğini anlatan Akaltan, projenin devamında bu başlıklara yenilerinin ekleneceğini dile getirdi.

OTOMOTİV ÜRETİMİNDE PERFORMANS ARTIŞI

Akaltan, otomotiv sektöründe sık eleman değişimi nedeniyle yeni elemanların eğitiminden kaynaklanan çeşitli sıkıntıların bulunduğunu belirterek, giyilebilen bilgisayarların sektörde kullanılmasıyla bu sıkıntıların en aza indirgeneceğini söyledi. Akaltan, ''Giyilebilen bilgisayarların rahat kullanımı, kolay anlaşılır yazılımları ve esnek özellikleri, çalışanların sisteme kısa sürede adapte olmalarını sağlayacak. Böylece üretim bandının durması gibi sonuçlara varan sorunlar da ortadan kalkacak'' dedi.

HASTANE ÇALIŞANLARINDA İLETİŞİM SAĞLAYACAK

Giyilebilen bilgisayarların sağlık sektöründe de kullanılmasının öngörüldüğünü ifade eden Akaltan, yeni bilgisayarlarla hastanelerde teşhis ve tedavide doktorların hastane personeliyle rahat, hızlı ve hatasız her türlü iletişim kurabileceğini söyledi.

Hastalara uygulanacak tetkik, tahlil, ilaç yazımı gibi her türlü işlemin sesli ve görüntülü olarak dijital kayıt altına alınacağını anlatan Akaltan, ''Doktor, tüm bu bilgileri üzerindeki giyilebilen bilgisayarlar aracılığıyla otomatik olarak alacak. Bu bilgisayarları, doktor, hemşire ve hasta da taşıyabilecek'' dedi.

UÇAK VE HELİKOPTER BAKIMI

Uçak ve helikopterlerde karmaşık bakım işlemleri bulunduğuna ve bu sektörde de giyilebilen bilgisayarların kullanılacağına dikkati çeken Akaltan, ''Giyilebilen bilgisayarlar, bu gibi durumlarda çalışanların sesli ve görüntülü komutlarla yönlendirilmesini sağlayacak. Bir nevi, çalışanların asistanı gibi olacak. Arızalarda gereken tüm sıralı adımlar bilgisayarda yüklü olacak. Çalışanın yaptığı işlemleri kaydedecek ve sonrasındaki adımları da sırasıyla komut verebilecek'' diye konuştu.

ACİL DURUM SENARYOLARI

Acil durum senaryolarında ise giyilebilen bilgisayarların pilot çalışma olarak itfaiye teşkilatında uygulandığını aktaran Akaltan, bu sistemde de merkezle itfaiye arasında iletişim sağlanmasının amaçlandığını söyledi.

İtfaiye teşkilatında çalışanların zor ortam koşullarından etkilendiğine işaret eden Akaltan, şöyle devam etti:

''İtfaiye çalışmalarında yoğun dumandan ve sıcaklıktan dolayı görüş alanı düşebiliyor. Bu tür zor koşullarda kullanıcı ile merkezin bağlantısının devam etmesi önemli. İtfaiye birliklerinin kendi aralarında haberleşme kurabilmelerinde bilgisayarların kullanılmasını öngörüyoruz.

Bunun yanında sistem sayesinde çalışanın işini kolaylaştıracak uygulamaların eklenmesi söz konusu. Örneğin uygulamalarda daha önce bir ekip tarafından aranan bir odanın aranmamasını ya da bir monitör yardımıyla itfaiyecinin aradığı bir alanın arkasını görebilmesini hedefliyoruz.''

SİSTEM NASIL ÇALIŞIYOR?

Projenin temelinde, hareket ve yükseklik gibi sensörler kullanılarak geliştirilen donanımlar ile kullanıcının hareketleri, ortam koşulları ve bilgileri algılanıyor. Çeşitli kaynaklardan elde edilen bu veriler, karar verme ve yorumlama uygulamaları sayesinde anlamlı bilgilere dönüştürülüp, giyilebilen ekipmanlara aktarılıyor. Ekipmanların ağırlığı, çalışana ek bir yük getirmemesi için maksimum 500 gram civarında tasarlanıyor.

Giyilebilen sistem içinde geliştirilen donanımlar arasında ekran görüntüsünün, gözlük şeklinde gözün önüne getirilmesini sağlayan ve Carl Zeiss tarafından hazırlanan giyilebilen başlık, ETH tarafından hazırlanan, kemer olarak takılabilir formatta taşınabilir bilgisayar, otomotiv sektöründe üretim kontrolünde kullanılan, sensör yüzeyli giyilebilen eldiven tarzında ekipmanlar bulunuyor.

TÜBİTAK NE DİYOR?

TÜBİTAK AB Çerçeve Programları Ulusal Koordinatörü Hüseyin Güler, proje ile ilgili yaptığı açıklamada, giyilebilen bilgisayar projesinin çok ortaklı olmasına değinerek, Türk araştırmacıların da bu tür projelerde yer almasının önemini anlattı. AB Çerçeve Programları'nın çıkış felsefesinin kamuoyunda sıkça dile getirildiği gibi fon sağlamak olmadığını, birden fazla kuruluşun bir araya gelerek rekabet öncesi ortak teknolojiler geliştirme ortamı sağlamak olduğunu söyleyen Güler, şunları kaydetti:

''Bugün de dünyada teknoloji ve yeniliğin öncüsü olan şirketlerin on yıl öncesine göre daha yaygın bir şekilde bir araya gelerek Ar-Ge'ye dayalı iş birlikleri oluşturduklarını, ortak araştırma platformları kurduklarını gözlemliyoruz. AB Çerçeve programları 3-5 yıl sonrasının teknolojilerinin geliştirildiği iş birliklerini destekliyor, katılımcılarına teknolojik iş birliği konsorsiyumlarına giriş hakkı tanıyor ve onları dünyanın önemli Ar-Ge oyuncularıyla buluşturuyor. Program, bugüne değil yarına destek veriyor.''

7. Çerçeve Programı ile ilgili her türlü konuda TÜBİTAK AB Çerçeve Programları Ulusal Koordinasyon Ofisinin Türk araştırma ve iş dünyası temsilcilerine yol gösterdiğini söyleyen Güler, araştırmacılara bu fırsatlardan en iyi şekilde yararlanmaları ve gereken bilgileri almaları konusunda TÜBİTAK'a başvuruda bulunmaları çağrısı yaptı.

(AA)