Dün Meclis Genel Kurulu'nda bütçe görüşmeleri sırasında
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ekonomide elde edilen başarıları sıraladıktan sonra
"22 Temmuz seçimlerinde bu millet bize oy verdiyse bundan verdi" dedi.
- Dönüp geriye baktığımızda büyümede en parlak yıl 2004'tü. Yüzde 9.9'la doruk noktasına çıktı.
- Enflasyonda en başarılı yıl 2005'ti. Bütün aylarda yıllık tüketici fiyatları tek haneliydi. Yüzde 7.52'ye kadar düşen enflasyon yılı yüzde 7.72 ile kapattı ve yıllık bazda en düşük düzeye inildi.
- 2006 yılı bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 0.72 gerilerken reel faizler de yüzde 5.3 gibi son yılların en düşük düzeyine indi. Doğrudan yabancı sermaye yatırımları ise 20 milyar dolarla rekora çıktı. Hükümetin hanesine üçlü ekonomik başarının yazıldığı bir seneydi.
-
Son durum- 2007'ye geldiğimizde enflasyon daha yüksek düzeyde. Önceki gün açıklanan kasım ayı rakamları ile yıllık yüzde 8.40'a çıktı. Aralık ayında işimiz daha zor. Çünkü Aralık 2006'da enflasyon yüzde 0.23 idi. Daha geriye elektrik zammı duruyor. Baz düşük olduğundan yıllık enflasyon biraz daha yükselebilecek ve muhtemelen bu yılı yüzde 9 civarında bir enflasyonla tamamlayacağız. Böyle bir oran da gelecek yıla yüksek seviyeden başlamak demek. 2008 için de hedeflenen yüzde 4 enflasyona inilmesini zorlaştırıyor.
- Büyüme oranı da yüzde 5'lere doğru inmiş.
- Bütçe disiplini ise 2007'de seçimden dolayı bozulmuş. Bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 2.7 olarak bekleniyor. Faiz dışı fazlanın da yüzde 6.5 yerine yüzde 4.1 çıkacağı tahmin edildi.
- Reel faizler yüzde 8'e çıktı. Geriye yabancı sermaye yatırımlarının bu yıl da sürüyor olması kaldı.
Yani ekonomik başarılar törpülendi. Ekonomide elde edilen başarılar korunamadı ve üzerine yeni başarılar konulamadı.
En azından 2007 yılı böyle geçti. Ama seçim de yapıldı.
-
Yerel seçim etkisi- 2008 yılı ile birlikte hükümetin önünde üç yıllık icraat dönemi olacak. 2009 ilk baharında yapılacak yerel seçimlerin ise 2004 yılındaki gibi, ekonomiye önemli bir yük olmadan atlatılması mümkün. Eğer hükümet 2004 yerel s eçimlerindeki gibi davranırsa. Bu açıdan 2008 Mayıs ayında sona erecek IMF programının yerine neyin konulacağı da önemli olacak. Standby yerine "Kurallı maliye politikası" ile yola devam edilir ve hükümet de 2007'deki maliye politikasındaki gevşemenin enflasyona yaptığı olumsuz etkiden ders alırsa sorun yok. Yerel seçimleri de hasarsız atlatabiliriz. Ancak bu durumda bile, elde edilebilecek başarı vasat düzeyde kalabilir.
-
İmkânsız değil- İlk dönemdeki ekonomik başarıların sürdürülmesi zor olacak. Çünkü küresel koşullar artık daha zor. Likidite dünyada daha kıt. Enflasyon küresel bazda da yükselme eğiliminde. Petrol ve gıda fiyatlarındaki artış eğilimleri bu konuda fazla umutlu olmayı engelliyor. Yani geçmiş dönemde elde edilen ekonomik başarıları Ak Parti Hükümeti'nin ikinci döneminde de sağlayabilmesi için ortaya daha iyi bir beceri, daha büyük bir çaba ve kararlılık koyması gerekiyor.
- Sonuç- "Kimse kendi terinde boğulmaz." Ann Landers
Yayın tarihi: 5 Aralık 2007, Çarşamba
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/12/05//haber,A4F47317AD6E40DA8BA84E4195D1B806.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.