İLİŞKİLİ HABERLER
Baskıyı reddediyorum uç rolleri seviyorum
Baskıyı reddediyorum uç rolleri seviyorum
Handan İpekçi'nin son filmi 'Saklı Yüzler'in başrolünde oynayan Bitlisli konfeksiyon işçisi Şenay Aydın, ailesinin aşiret olduğunu ama kimsenin kendisine oyunculuk konusunda baskı yapmadığını söyledi. Aydın, ileride bir transseksüeli ya da seks işçisini oynamak istiyor..
Bitlisli bir ailenin 8 çocuğunun en küçüğü olan Şenay Aydın bir süre öncesine kadar konfeksiyon işçiliği yapıyordu. Yönetmen Handan İpekçi onun hayatının seyrini değiştirdi. İpekçi'nin gazeteye verdiği oyunculuk ilanı için gitti, görüştü ve seçildi. Şenay artık düşlerini süsleyen oyunculuğu yapıyor ve hatta Nuri Bilge Ceylan, Şerif Gören gibi yönetmenlerle çalışmayı hayal ediyor. Aydın'la, Antalya'da Altın Portakal için yarışan ve geçen cuma günü gösterime giren ilk filmi 'Saklı Yüzler'i ve hayatını konuştuk.
* Nerede, kaç yılında doğdunuz?
1983 yılında Bitlis'te doğdum. 3 yaşından beri İstanbul'da yaşıyorum. Annem ev hanımı, babam ev adamı (gülüyor). Köyünde çiftçilik yapıyordu, 78 yaşında, yaşlı artık o yüzden de çalışamıyor. Ben 4 kız, 4 erkek toplam 8 kardeşin en küçüğüyüm. Kardeşlerim yaşamak için çalışıyorlar. Bilindik yurdum işleriyle ilgileniyorlar. Esnaf, taksici filan öyle...
KONFEKSİYON İŞÇİSİYDİM
* Konfeksiyon işçisi olduğunuz doğru mu?
Evet. Ben ilkokul 4. sınıfa kadar okuyabildim. 13 yaşından sonra da konfeksiyon işçisi oldum. O arada birçok işte çalıştım.
* Filme başlamadan ne kadar önce bıraktınız konfeksiyonu?
İşyerimden izin alıp gidiyordum Handan Abla'yla görüşmeye... Yani o dönem hâlâ çalışıyordum. Senaryo okumaya başladıkça, kafam iyice dağıldı, dikkatimi veremedim. İşyerinde elimi falan kesmeye başladım. Handan Abla 'Senin artık konfeksiyondan çıkma zamanın geldi' dedi. Yani beni oradan çıkardı.
* Handan İpekçi ile tanışmanız nasıl oldu?
Daha önce tiyatro yapmış, bir-iki oyunda oynamıştım; 2003 yılında... Sonra bırakıp, tekrar eski işime, işçiliğe geri döndüm. Sonra Handan İpekçi filmi için gazeteye ilan vermiş, bir arkadaşım görmüştü. Randevu aldık ve oldu.
* Önceden de Handan İpekçi filmlerini izliyor muydunuz?
Tabii canım. 'Bu kadınla çalışacağım ben' dediğim bir yönetmendi.
* Kendinize böyle bir kota da koymuştunuz yani...
Tabii tabii... Önünde sonunda olacak demiştim. Oldu da...
* Seçmelere girdiğinizde ne düşündünüz?
Başka biriyle değil, mutlaka Handan İpekçi ile çalışmalıydım. Heyecanı, onore olma durumunu filan, onları geçiyorum. Söze çok fazla dökülecek duygular değil! Zaten senaryoyu okuduğum zaman ben orada olağanüstü etkilendim. Çok etkileyici bir senaryo.
* Handan İpekçi neden sizi seçtiğini hiç anlattı mı?
Açıkçası biz birbirimizle ilgili çok fazla öyle şeyler söylemeyiz. Şöyle diyebilirsiniz, aslında beni seçtiyse, bende bir şey görmüştür. Aldığımız olumlu tepkiler beni neden seçtiğini gösteriyor gibi geliyor.
ASİLİK BİZİ BİRBİRİMİZE YAPIŞTIRDI
* Filmde Zühre karakterini canlandırıyorsunuz. Karakteri biraz anlatır mısınız?
Zühre bulunduğu coğrafyaya göre çok dışa dönük bir kadın. Eğer o Doğu'nun ücra bir köşesinde doğmamış, Batı'da yaşayan ekonomik durumu daha doğru düzgün bir ailenin evladı olsa her şey farklı olurdu. Zühre namus cinayetine kurban edilmesine sebep olacak kadar asi. Ben hep namus cinayetlerine kurban edilmiş kadınları çok asi bulurum. Birçoğuna göre kuralları yıkmışlardır. Ciddi derecede özgür ruhlu olduklarını düşünüyorum. Bedensel özgürlük değil ama benim bu anlatmak istediğim. Ölmeyi göze alarak sevdiği adama kaçabiliyorlar. Bunlar zaten normal kadınlar değil bence. Hayatta daha başka yerlerde duran kadınlar.
* Peki sizle de örtüştüğü noktalar var mı? Siz de asi misinizdir mesela?
Evet, ama şunu da söylemek istemiyorum, genelde çok söylüyorlar bunu: 'Şenay asi olduğu için kendisine benzer bir karakterde oynuyor' yorumunun kendime haksızlık olduğunu düşünüyorum.
* Böyle eleştiriler var mı?
Hayır, yok ama ben kendime takıntı yapabilirim bu durumu. Bence zaten oyuncuların oynadığı karakterleri kıyısından köşesinden kendilerine yakın bulma durumu söz konusudur. Ben de, Zühre de asi olunca daha yakınlaştık birbirimize. Asilik bizi yapıştırdı.
* Bundan sonra hayatınıza nasıl devam edeceksiniz? Oyunculuk sürecek mi?
Ben tesadüfen bu filmde oynamadım. Yapmak istedim ve yaptım. Teklifler var ama istediğim bir şey yok şimdilik aralarından... Mesela, İngiliz yönetmen Ben Hopkins'in 'Pazar' adlı filminde oynadım. Büyük ihtimalle Berlin Film Festivali'nde gösterilecek.
* O filmde oynadığınız karakter nasıl?
O da bir Doğulu kadın hikayesi, ama eğlenceli ve çok komik bir kadın.
AŞİRET KUSURA BAKMASIN YANİ!
* Aileniz oyuncu olmanıza sıcak baktı mı?
Ben oyuncu olacağım diye kimseye davullu, zurnalı bir çağrıda bulunmadım. Bir de işçiliğe başladığın zaman artık çocuk olmaktan çıkıyorsun. Çocuk işçi derler ya, çocuk işçi olur mu? Ben çok küçük yaşta çalışmaya başladım ve kendi paramı kazandım. Kendi kendime hayatımı kurdum ve kendimi geliştirdim. Gerçekten aşiret ve bilmem kimler kusura bakmasın yani!
* Aileniz aşiret gibi değil mi?
Aşiret değil, büyük bir aşiret! Ama baskıyı reddediyorum, kimse bana baskı yapamaz.
* Yaptılar mı?
Aileme baskı gelse bile onlar benim yanımda durabilecek bir aile. Diğer insanların nasıl baktığı önemli değil. Her koyun kendi bacağından asılır. Ben gidip hiçbir akrabama 'Neden böyle yaşıyorsunuz?' demiyorum. Onların da böyle bir hakkı yok! Annem ve babam benim iyi şeyler yaptığımı biliyor ama sinemayı bilebilecek kültüre sahip değiller. Filmin galasına da bana destek olan kız kardeşlerim geldi.
* Konfeksiyondaki arkadaşlarınızla hâlâ görüşüyor musunuz?
O kadar fazla yerde çalıştım ki, hangi birini göreceğim...
* Oyunculuktaki idealiniz nedir?
Varmak istediğim bir nokta olduğunu düşünmüyorum. Ama oynamak istediğim karakterler var. Zühre'nin çok dışında hayatın uç noktasındaki karakterleri oynamak istiyorum.
* Yani?
Örneğin, seks işçisi bir kadını, bir transseksüeli, sokakta yaşayan bir kadını canlandırmayı çok isterim. Bunu gelecek rolleri belirlemek için söylemiyorum, ama kendimi denemek isterim.
İLİŞKİLİ HABERLER
Baskıyı reddediyorum uç rolleri seviyorum
Yayın tarihi: 26 Kasım 2007, Pazartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/11/26/gny/haber,931B867143E34E8FAE87908D96DCC6BA.html
Tüm hakları saklıdır.