Kullanılmayan bilgi kafaya yük

Genç siyasetçilerin "Ali Baba" sı...
Orta yaştakilerin "Ali Abi" si... Ali Coşkun'dan bahsediyoruz... Şu anda ne milletvekili, ne de bakan.
Önceki akşam "Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği" nin iftarındaydı.
Davet sahipleri onu "başköşeye" oturttular.
"Ali Baba... Ali Abi... Ali Bey" diye itibar ettiler.

Turgut Özal'ı yakından tanıyanlar "Özallı anılar" anlattılar.
Gençler ise "Ali Baba" larına Turgut Özal'ı sordular.
Ali Coşkun "çok eskiden tanırım" dedi:
- Ben öğrenci birliğinde başkandım... Özal da Elektrik İdaresi' nde direktör... Staj konusunu konuşmaya gitmiştim.

Daha sonra "bir ömür boyu süren dostluk."
Ali Coşkun:
- Özal sorunları zamana yaymayı sevmezdi.
- Madem önüne bir konu geldi, çözeceksin... Ertelemeyeceksin... Turgut beyin prensibinde "bugün git yarın gel" yoktu.
- Alışılmış, asık suratlı, kasıntı devlet adamı tipinde değildi.
- Ve halk ile arasında mesafe olmazdı.

Ali Coşkun dedi ki:
- Özal' ın sık kullandığı bir söz vardı.
- Neydi?
- Kullanılmayan bilgi kafaya yüktür.

Turgut Özal bazen çevresindekilere kızarmış:
- Önünüze gelen sorunu anında çözün... Eğer nasıl çözeceğinizi bilmiyorsanız sorun, öğrenin... Ama bildiğinizi saklamayın... Bilgiyi kullanın.
Ve "yukarıdaki sözü" söylermiş:
- Unutmayın... Kullanılmayan bilgi kafanızda ağır bir yük olarak kalır.

Özal'ın ölümünün üzerinden yıllar geçti.
Ama "Özal derneğinin iftarında" gördük ki "geride çok iz bırakmış."
Sanki "yaşıyor gibi."
İftardan sonra eve gittik.
Kütüphaneden "Özal dosyalarını" çıkardık.
Özal'ın "bazı eski konuşmalarına" göz attık.
Ve bir konuşmasının "tamamını" okuduk.

Tarih 8 Kasım 1989.
Turgut Özal "8'inci Cumhurbaşkanı" seçilmiş.
Meclis'te "teşekkür konuşması" yapıyor.
İşte konuşmadan bir bölüm:

"Canım pahasına da olsa yeminime sadık kalacağım.
Tarafsız kalacağıma yemin ettim ama ben taraf tutacağım.
Neyin tarafını tutacağım. Atatürk ilke ve inkılaplarının tarafını tutmaya devam edeceğim.
Anayasa kuruluşlarımıza destek olmaya devam edeceğim.
Cumhurbaşkanlığı makamını her türlü iç siyaset sorunlarının üstünde tutacağım.
Ne mutlu Türküm diyene."

Turgut Özal'ın "bu konuşmasını" okurken, TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın bize söylediği ve cuma günü köşemize aldığımız sözleri aklımıza geldi:
- Hepimiz TBMM kürsüsünde ettiğimiz yeminle bağlıyız.