Bir Dilek Tut, kahkahalarla gözyaşlarının birbirine karıştığı etkileyici bir finalle veda etti. Geçen hafta adı dedikodulara karışan görme engelli yarışmacı Mutlu, halk oylarının yüzde 63'ünü alarak birinci oldu. Ama ne yalan söyleyeyim, benim gönlümdeki birinci Pınar'dı. Neden mi? Hemen sıralayayım: Bir kere kendisi de engelli olmasına rağmen, önceliği annesinin tedavisine vermişti. Yarışmanın başından beri acıklı hikayesinin konu edilmesine hep karşı çıktı. "İnsanları ağlatmak değil, eğlendirmek istiyorum" dedi. Bu haliyle benzer durumdakilere moral verdi. Repertuarı hep neşeli, tempolu şarkılardan oluştu. Bir kez bile ağlamadı. Dimdik, onurlu, gururlu bir tavır sergiledi. Mutlu, profesyonel bir şarkıcı olmasına rağmen, Pınar şarkı söylemeyi o yarışmada öğrendi. Oy sağmanın en kestirme yolu olan "acındırmanın" ardına asla sığınmadı. Bu haliyle Mutlu'dan daha çok kalbimi fethetti. Yarışma boyunca "Bir hayırsever çıksa da Pınar'a da ev alsa. Bu yarışmanın tek birincisi olmamalı" deyip, durdum. Sonunda ben de muradıma erdim. Bursalı hayırsever işadamı Suat Özkan, üç ortağıyla birlikte Pınar'a ev alacağını söyleyince, en az Pınar kadar mutlu oldum. Mutlu'nun adının karıştığı aşk dedikodularının yarışmada konu edilmemesini ve jürinin bu konudaki kararlı tavrını da ayakta alkışladım. Zira dedikoduların yayına taşınması, yarışmanın ruhuna aykırı olacak, gecenin anlamını törpüleyecekti. Sunucu Gül Gölge'nin, "Orada Neler Oluyor?" programına isyanı da ilginçti. Güzel sunucu, "Mutlu ile ilgili dedikodular daha önce de bizim kulağımıza gelmişti. Programın formatı gereği biz bunu paylaşmadık. Yine aynı kanalın, sanki yepyeni bir şey bulmuşlar gibi bunu lanse etmesi, kendi kanalına böyle bir ayıp edilmesi çok yanlış" diyerek tepkisini dile getirdi. İki yoksul öğrencisine burs sağlamak için yarışmaya katılan ama elenen Ebru Öğretmen'in, Hazan ve Erdoğan ile verdiği konseri ise "gururla" izledim. Zira Yeşim Salkım'ın onları sahiplenmesinde bizim de azıcık katkımız olmuştu. Bir Dilek Tut'un ekran macerası şimdilik noktalandı. Yarışma, ekrana geldiği süre içinde bu sütunlardan övgü de aldı, yergi de... Bana soracak olursanız, yarışmanın devamından yanayım. Zira ekrandaki "içi boş" eğlencelikleri gördükçe, sosyal dayanışma ve yardımlaşma ruhunu canlandıran Bir Dilek Tut'un misyonunun henüz tamamlanmadığını düşünüyorum.
Bugünkü Tüm Yazıları
Bir dilek tuttum ve sonunda oldu
Yayın tarihi: 11 Eylül 2007, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/09/11/gny/haber,302BA5F0C27647B1938763F1E695717D.html
Tüm hakları saklıdır.