Şişmanlayınca kanser riski artıyor
Şişmanlık, şeker ve kalp hastalıkları üzerine uzun yıllardır araştırma yapan Harvard Üniversitesi Genetik ve Kompleks Hastalıklar Bölümü Başkanı Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil ve ekibi, sadece karın içi yağlarda bulunan ve besinlerin vücutta tahribat yapan etkilerini ortadan kaldıran ''STAMP2'' geninin, kanserlerle de ilişkisi olduğunu tespit etti.
Hotamışlıgil,uzun yıllar sürdürdükleri araştırmaların bu yıl meyvelerini vermeye başladığını söyledi.Besinlerin vücuda tahribat yapmasına engel olan ve karın içi yağlarında metabolik koruma görevi yapan yepyeni bir işlevi ve bunu kontrol eden geni ortaya çıkardıklarını bildirdi.Hotamışlıgil, ''STAMP2'' adı verilen molekülün, en fazla, karın içi yağında üretildiğini ve yemek yendikten sonra arttığını ve öğün aralarında ise düştüğünü tespit ettiklerini ifade etti.
Bu molekülün, yağ hücrelerine besin saldırısıyla başa çıkmada yardımcı olduğunu ve besinlerin vücutta tahribat yapan etkilerini ortadan kaldırdığını da dile getiren Prof. Dr. Hotamışlıgil, şu bilgileri verdi:
''STAMP2, bilimsel olarak en yeni çocuğumuz. İnsanlar yemek yediği zaman vücutta acayip şeyler olmaya başlıyor. Özellikle yağ dokusunda. Yağ dokusu sanki yabancı bir maddeyle, bir mikroorganizmayla karşılaşmış
gibi bir reaksiyon vermeye başlıyor. Bunun neden ortaya çıktığı bilinmiyor. Bunu benim araştırma grubum ortaya çıkardı. Vücutta enerji fazlasıyla beraber garip bir immün -vücudun mikroorganizmalara, kanser
hücrelerine ve diğer potansiyel zararlı maddelere karşı oluşturduğu savunma sistemi- reaksiyon ortaya çıkıyor. Bütün sözünü ettiğimiz hastalıkların ardında yatan şey bu. Bunu nasıl düzeltebileceğimizi
öğrenirsek ki, bu hastalıkları halledebileceğimizi düşünüyoruz. Bulduğumuz ilaçların hepsi bunlar için.Sadece karın içindeki yağlarda bulunan bir molekül bu. Yemek yendiği zaman molekülün düzeyi birden bire yükseliyor. Sanki vücudu gelen besinlere karşı hazırlıyor. Yemekten 1-2 saatten sonra tekrar normal düzeye dönen ilginç bir molekül.Bir öğrencim, bir yeni hayvan modeli geliştirdi. Fareden bu geni çıkardı. Bu gen olmayınca hayvanda, hiçbir ek müdahale yapmadan, yüksek
kalorili gıda vermeden, normal günlük gıdasını aldığı halde 3 ay içinde karaciğer yağlanması, şeker hastalığı, kalp hastalığı ve yüksek kolesterol ortaya çıktı. O da bize gösterdi ki, çok uzun yıllardır
bilimin aradığı gizemli bir molekül ortaya çıktı.''
KANSER VE ŞİŞMANLIK
Bu çalışmalar sırasında, Oslo Üniversitesi'nde kanser alanında uzmanlaşmış Prof. Fahri Saatçioğlu'nun da aynı geni bulduğunu öğrendiklerini belirten Gökhan Hotamışlıgil, ''Prof. Dr. Saatçioğlu, prostat kanseri üzerine çalışıyor. Aynı geni prostat kanseri üzerine
çalışırken ortaya çıkardı. Birlikte çalışmamızın nedeni, iki ayrı noktadan gelip aynı geni bulmuş olmamız. Şişmanlayınca kanser riski çok yükseliyor. Örneğin karaciğer kanseri riski 5-6 misline çıkabiliyor,
sindirim sistemini ilgilendiren kanserlerin riski 2-4 kat artabiliyor. Kadınlarda meme, erkeklerde prostat kanseri riski yükseliyor. Bununla
ilgili hiçbir bilgi yok'' diye konuştu.
''Neden şişmanlık kanser gelişimini tetikliyor? Bu bilinmiyor. Biz STAMP2 genin bununla ilgili çok önemli bir ipucu olacağını düşünüyoruz'' diyen Hotamışlıgil, ''Çünkü metabolizmayı kontrol eden bir molekül, aynı
zamanda tümörleri de kontrol ediyor. Sanki tümörlerin enerji sayacı gibi çalışan bir molekül bu. Onu kapatabilirsek, enerjisizlikten tümörleri
öldürmek belki mümkün olabilecek. Bunlar daha ileriye yönelik, bilimsel olarak heyecanlı, uygulama olarak nereye gideceği belli olmayan
şeyler...'' dedi.
AA
Yayın tarihi: 22 Ağustos 2007, Çarşamba
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/08/22/gny/haber,CF8C50ACF3A8497090B9DAFAECB2F56F.html
Tüm hakları saklıdır.