Her yüz güneş koruyucudan 83'ü korumuyor!
Güzel bir tatil hakkınız. Çoğumuz gibi güneşli deniz kıyılarını tercih ettiniz... Yola çıkmadan önce bir kez daha çantanızdakileri kontrol ediyorsunuz: Mayo, şapka, güneş gözlükleri, yüksek faktörlü güneş kuruyucu… Orada durun! Güneş koruyucusu… En önemlisi bu değil mi? Ama dikkat! Ürünlerin etiketlerine bu kadar kanmayın. Yeni Aktüel'in bu haftaki sayısında çıkan bu yazıyı okuduğunuzda aslında sağlınızı emanet ettiğiniz bu güneş koruyucuları hakkında düşündüklerinizle gerçek arasında uçurum olduğunu göreceksiniz...
Kendimizi yanıklar ve cilt kanserine karşı korumak amacıyla güneş koruyucusu tüketimimiz gittikçe artıyor. En çok tercih ettiğimiz ürünler arasında yüksek SPF'li (Güneş Koruma Faktörü), suya dayanıklı veya "tam koruma" olarak duyurusu yapılan ürünler var. Ancak aralarında ünlü markaların ürünlerinin de bulunduğu 785 ürün üzerinde ABD'nin çevreci kuruluşlarından Environmental Working Group (EWG) tarafından yapılan araştırmada, bunların büyük çoğunluğunun (SPF faktörü yüksek olanlar dahil!) güneş ışınlarına karşı sağlıksız ve etkisiz oldukları tespit edildi!
Ayrıntılara geçmeden önce, dermatologların anlaşılmaz diline karşı sizi bazı ön bilgilerle silahlandıralım.
Güneş, UVA, UVB ve UVC diye adlandırılan ve radyasyon içeren ışınlar yayıyor. UVC ışınları ozon tabakası tarafından tutulduğu için bizleri etkilemiyor. Ama ozon tabakasının inceldiğini de hesaba katın! UVB ışınlarıysa öncelikle cildin yüzeyini etkiliyor. Yani güneş yanıklarının en önemli sebeplerinden biri. UVA ışınlarına gelince; cildin erken yaşlanmasına, lekelenmesine neden oluyor ve bu iki ışına maruz kalmanın da cilt kanserine yol açtığı düşünülüyor. Ürünlerin etiketlerinde gördüğünüz SPF numarasıysa sadece UVB korumasıyla ilgili. SPF numarası ne kadar yüksek olursa o kadar uzun süre güneşte yanmadan kalabilirsiniz. Örnek olarak, cildiniz normalde güneşte kaldıktan 20 dakika sonra kızarıyorsa, 10 SPF'li bir ürün bunun 10 katı kadar bir süre, yani güneşte 200 dakika kızarmadan kalmanızı sağlıyor. Bu demektir ki yüksek SPF'li bir ürün sizi güneş yanmalardan koruyacaktır, ancak bunun cildin erken yaşlanma ve lekelenmeden korunmayla ilgisi yok.
Bu konuda Türk Dermatoloji Derneği Başkanı Profesör Doktor Ertuğrul H. Aydemir'e danıştık. Aydemir "Son on seneye kadar hep UVB'nin kanserojen olduğu düşünülüyordu, oysa 10 senedir UVA'nın da çok önemli ölçüde güneş hasarı yaptığı saptandı" diyor. "Zaten ondan sonra UVA koruyucuları ayrıca çıkarıldı. Şimdi ürünlerde ikisi birarada bulunuyor. Bunun için ürün seçerken hep önerdiğimiz şey, hem UVA'nın hem UVB'nin birarada bulunduğu ürünler kullanılması." Aydemir "koruma faktörlü ürün" derken sadece güneş kremlerini kastetmediğinin; spreyler, yağlar ve losyonları da içeren bir yelpazeden bahsettiğinin altını çiziyor. Üründeki koruma faktörü 15 veya 20 derecenin altında olduğunda yeterli bir koruma sağlanamadığını belirten Aydemir, "Canınız yanmadan bir bronzlaşma sağlar ama gerçekten hasar görmenizi engellemez" diye ekliyor. Yani sağlık açısından kullanacağımız faktör derecesinin 20'nin üzerinde olması gerekiyor. Kişinin açık tenli olmasına ve özel hastalıkları bulunup bulunmamasına göre, uygun SPF koruma faktörü 50-60'a kadar çıkabiliyor. Aydemir, uygulama açısından dikkat edilecek noktanın da tüm açıkta kalan alanın koruyucu ile kaplandığından emin olunması olduğuna işaret ediyor; yüz, dekolte, eller, kollar, mayo giydiysek mayonun dışında kalan tüm alan. "Kalın bir tabaka oluşturması gerekmiyor ama tüm alanı kapatması ve aradaki tekrarlar çok önemli." Bunca tedbirden sonra sağlığınızın güvenli ellerde olduğunu düşünmeniz gayet doğal. Kremlenip kumsalda serdiğiniz havlunun üzerinde uykuya dalmanızı kıskandığımızı sanmayın sakın. Bakın mutlaka bilmeniz gereken daha neler var !
Denetimden çıkan ürkütücü tablo!
EWG'nin konuyla ilgili araştırmasında 785 ürün denetlendi. Bunlar, kozmetik lüks ürünlerden hemen köşe başındaki marketlerde bulabildiğimiz ancak yine de güvenilir olarak bilinenlere kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Ve sıkı durun! Araştırmada ürünlerin yüzde 83'ünün güneş ışınlarına karşı yetersiz bir koruma sağladığı veya sağlığa ciddi zararlar verebilecek maddeler içerdiği görüldü! Yani denetlenmiş ve piyasayı temsil eden ürünlerin sadece yüzde 17'sinin UVA ve UVB radyasyonlarını engellediği, güneşte etkilerini koruduğu ortaya çıktı. Peki ne yapmalıyız? "Uygun ürün seçerken bildiğiniz, güvendiğiniz markalar önemli" diyor Aydemir, "özellikle kozmosetik dediğimiz, yani ilaçla kozmetik arası ürünler, ağırlıklı olarak eczane kökenli satışları olan ürünler daha güvenilir. Çünkü bunların hepsinde yapılmış çalışmalar net olarak karşımıza getiriliyor." Kısacası piyasada bulunan ürünlerin 5'te 4'ü sandığımızın tersine bizi cilt kanserinden korumuyor !
Çoğu ürünlerin aslında UVA korumaları düşük
Araştırmada yüksek SPF'li olan güneş yağlarının, yani en az 30 faktörlü olanların sadece yüzde 12'sinin güneş yanığına karşı etkili olduğu ortaya çıkmış. Aydemir, "Bunlar 20 senedir bilinen şeyler. Ama iyi ürünler bunun önlemini zaten alıyorlar" diyor. "Yaptıkları bileşimlerde ürünün parçalanmasını önleyecek koruyucuyu da birarada koyuyorlar. Nitekim koruyucu, hem ürünün ömrünü koruyor hem de derinin korunmasını sağlıyor."
EGW'nin araştırmasında kara listeye alınan güneş yağlarına göz attığımızda (www.egw.org), bunların arasında ünlü ve lüks markalar bulunduğu için olsa gerek, içimizdeki kuşku ister istemez dinmek bilmiyor. Sorularımız peş peşe geliyor. Aydemir "Biz zaten bu ürünleri var saymıyoruz. Bunlar tamamen piyasa ürünleri" diyor ve ekliyor: "Neyi ne kadar içerdiğini bilemiyoruz. Dikkatli bakılırsa aslında bazı şeyler görülebilir. Mesela UVA koruması var mı yok mu, koruma faktörü kaçtır.
Bu bir sigorta anlaşmasına benziyor. İmzalarken zaten küçük küçük yazıldığı için okuma şansınız da yoktur. Bunlarında üstündekilere bakarsanız aslında belki görebilirsiniz." Peki bizim bundan neden haberimiz yok? "Her yerde bunları anlatmaya çalışıyoruz" diyor Aydemir. "İnsanlar doktorlarla daha fazla iletişim kurarlarsa bunları daha iyi öğrenirler. Ama herkesin her şeyi bilmesi mümkün değil."
"ÇOK YÜKSEK SPF FAKTÖRLÜ"
50 SPF'li güneş koruyucu ürünler, 30 SPF'li ürünlerden sadece yüzde 1,3 oranında daha fazla koruma sağlar.
"UVA-UVB" VEYA "GENİŞ" KORUMA
UVA sınırının sadece yarısına kadar etkili olan ürünlerde bile üretici firma söz konusu ürünün UVA'ya karşı etkili olduğunu iddia edebiliyor.
"WATERPROOF"
Bazı ürünler suya dayaklı olmalarına rağmen, bunların "waterproof" yani sudan hiç etkilenmedikleri söylenemez. Bütün ürünleri sudan çıktıktan sonra yeniden sürmeniz şart.
"8 SAAT" VEYA "TÜM GÜN" KORUMA
Ürünün dayanıklığı çeşitli faktörlere bağlı ve hiçbir güneş koruyucu ürün belli bir saat veya bütün gün koruma sağlayabileceğinin garantisini veremez. Yüzmek, terlemek veya havluyla silinmek koruyucuların etkilerini düşürür ve açık tenli olanların güneş yanığından korunmaları için korumayı daha sık yenilemeleri gerekiyor.
"ZARARLI TÜM IŞINLARI DURDURUR"
Hiçbir ürün zararlı bütün ışınlara karşı koruyamaz, oysa UVA ışınlarına karşı bile koruma sağladığını iddia edenler var.
"ANINDA KORUR"
Güneşten koruyucu ürünlerin hepsinin etkili olmaları için yaklaşık yarım saate ihtiyacı vardır.
"TOTAL KORUMA"
Güneşten koruyucu ürünler, zararlı ışınların zararlarına karşı cildi sadece kısmi olarak savunurlar.
"KİMYASAL MADDE İÇERMEYEN"
Çoğu zaman zınk oksit ve/veya titanyum dioksit içeren ürünler için bile bu terimler kullanılabiliyor.
Yeni Aktüel dergisi, sayı 110
Yayın tarihi: 18 Ağustos 2007, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/08/18/gny/haber,B6FE403776A24A00AA127D88750CA858.html
Tüm hakları saklıdır.