Güzel bir vücut için her sabah 15 dakika ip atlayın

Vücudunu her yaşta dinamik tutmanın sırrını çok iyi bilen bir isim Yıldız Kenter... 70 yaşında soyunarak fiziğinin hâlâ eşsiz olduğunu gösteren Kenter, verdiği pozla büyük yankı uyandırmıştı... Şimdi 80 yaşında ve yine muhteşem bir fiziğe sahip! Şu sıralar Tuzgölü-Diyarbakır arasında film setlerinde koşturup duran usta sanatçının tek üzüntüsü ise, kızının hastalığı... Üzüntülerine karşı hayat disiplinini koruyan güzel sanatçı, 80 yaşında hâlâ güzel ve üretken bir kadın olmanın sırlarını biliyor. Tiyatrocu, her yaşta güzel, dinç ve alımlı bir vücuda sahip olmanın kendine özgü kurallarını anlattı:

* Her gün yürürüm. Her sabah jimnastik yaparım, özellikle de ip atlarım. Her sabah en az 15 dakika ip atlamak insanın vücudu için ilaç gibidir. Beslenme kesinlikle ihmal edilmemeli! Her gün portakal ve limon suyu içmeye özen gösteriyorum. Çünkü metobolizmayı hızlandırıyor. Sebze ve meyve çok seviyor ve yiyorum. Balığı çok seviyorum, kırmızı eti ise çok az yiyorum.

BOŞ DURMAK YAŞLANDIRIR
* Boş durmak insanı yaşlandırır. Çalışmak her zaman benim hayat arkadaşım oldu. Ben boş duramam. 'Aman dinlen' dedikleri zaman 'kalıp' gibi yatıp dinlenemem. Mutlaka bir şey okurum. Bir şey yapmam lazım, boş durmak beni çok rahatsız eder. Ya okurum ya da yazarım. Bir şey dikerim ya da ütü yaparım. Ütü yaparken kasete alınmış rolümü dinlerim. Bir taşla birkaç kuş vurmaya alıştırdım kendimi! Tiyatro, tembelliği de ihtiyarlığı da kabul etmez. Sanat gençlerin işidir. 20, 30, 45 ve 85 yaşındaki gençlerin işi!

BİR DE HASTALIK OLMASA
* Ben her zaman programlı yaşayan biri oldum ama son üçdört aydır çok üzüldüm, çok yıprandım. Hayat disiplinim, kendime gösterdiğim özen gitti. İtiraf etmem gerekirse her şeyi boşladım! Kızımın hastalığı beni yeniden mutsuz günlerle karşılaştırdı. Ama bazen insanın sıçraması için ayaklarının dibe vurması gereklidir ya; işte ben bu sıralar o dipte olduğum dönemi yaşadığımı hayal ediyorum. Kızım sağlığına kavuşunca tekrar yükselmeyi bekliyorum.

* İnsan hayatında mutluluklar ve mutsuzluklar çok etkili oluyor. Ben mutlu olmasını bilen biriyim ama hastalıklar karşısında bazen çaresiz kalıyoruz. Yeniden mutlu olmak istiyorum.