Çocukluğumdan beri hep bir kedim olsun istemiştim. Kedilere yaklaştığımda gözüm yaşarıp burnum aktığından bugüne kadar kedim olmamıştı. Şimdi dört yaşında bir kızım var. Belki bir şikayetim olmaz diye umarak beş ay önce bir kedi aldık. Ama şikayetlerim başladı. Hatta birkaç gece astıma benzer nefes darlıklarım oldu. Devamlı alerji ilacı almam gerekiyor. Kızım da ben de onu çok seviyoruz. Bu sorunun kediyle beraber bir çözümü var mı? Özlem E-.İSTANBUL Modern yaşam ve doğadan uzak hayat tarzı, günümüzde alerjilerin ortaya çıkış sıklığını artırmış gibi görünmekte. Bebekliğinden beri neredeyse 'cam kavanoz' içinde yetiştirilen çocuklar dışarıya çıktıklarında hemen her şeye karşı alerji gösteriyor. Buradan da şu ortaya çıkıyor ki, ne kadar doğa ve hayvanlarla iç içe büyütülürse, çocuklar o kadar az alerjik oluyor. Ağustos 2003 tarihinde yayınlanan 'Pediatrics Synopsis Book', bu yaklaşımı şöyle özetliyor: "Yeni doğan bir bebek ya da henüz herhangi bir alerjisi ortaya çıkmamış küçük bir çocuk, ne kadar erken kedi- köpek gibi ev hayvanları ile karşılaşır ve temasa geçerse, yaşamında herhangi bir etkene karşı alerji geliştirme riski o oranda düşmekte. Egzema, alerjik nezle hatta astım gibi hastalıklar da daha seyrek görülmektedir..."
DUYGUSAL ENGELLER Aynı kitap, "Eğer çocukta halihazırda ev hayvanlarına karşı alerji varsa, bunlarla temasını sürdürmek belirtilerin daha da kötüleşmesine sebep olmaktan başka bir işe yaramaz. Dolayısıyla böyle bir durumda, hayvanı evden uzaklaştırmak akıllıca olur" diyor... Tabii işler her zaman teori ile uyumlu seyretmiyor. Hayvanı uzaklaştırmak kesin çözümken; bazen sizde olduğu gibi duygusal nedenlerle ya da veterinerlik veya hayvan yetiştiriciliği gibi meslekler sebebiyle yakın temasın sürmesine engel olunamıyor. Bu nedenle insanın aklına 'korunmak adına neler yapabiliriz' sorusu geliyor. Korunmada ilk önerim; eğer sizin ya da çocuğunuzun alerjisi varsa eve hayvan almamak olacak. Diğerleri ise şöyle sıralanabilir...
BUNLARA DİKKAT EDİN* Kendi evinizde yoksa bile, evinde hayvan olan birini ziyaret edecekseniz mümkünse hayvandan uzak durun, gitmeden alerji ilacınızı alın.
* Eğer evde mutlaka hayvan bulunması gerekiyorsa, dolaştığı alanları sınırlayıp en azından yatak odalarına sokmayın. Onunla bedensel teması en aza indirin.
* Tuvalet kutularını evin içine doğru, hava akımının olduğu yolların üzerine koymayın. Evin iyi havalanmasını sağlayın.
* Kendi yaşam alanınızın dışında, mümkünse dışarıda kediye seveceği bir uyku yeri oluşturun.
* Onu haftada bir yıkayın.
* Bazen faydası olabilen HEPA filtreli elektrik süpürgeleri kullanın.
* Evdeki uzun tüylü halıları ortadan kaldırın. Çünkü bunlar alerjiye sebep olan deri kepeklerinin birikmesi için çok uygun ortamlardır. Bu arada genel bir yanlışı düzeltmekte fayda var! Alerjiye sebep olan kedi ya da köpek kılı değil, hayvanın derisinden dökülen kurumuş kepekler ve salya ile etrafa yayılan proteinlerdir. Özellikle yalanarak etrafa saçtığı bu parçacıklar, hayvan evden gitse bile uzun süre ortamda bulunmayı sürdürebiliyor. Bu önlemler haricinde uygulanabilecek bir diğer metod ise alerji aşıları... Fakat bu, konuya hakim bir alerji uzmanı ile tartışılıp onun önerisi ile uygulanmalı...
Yayın tarihi: 17 Temmuz 2007, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/07/17/gny/haber,5EEA049668914807A0A869B029FF3ADA.html
Tüm hakları saklıdır.