Kötü robotlar iyi robotlara karşı!...

Transformers'a 'tipik bir yaz filmi' ya da küçükler için yapılmış bir sirk gösterisi diye bakanlar, bence hata ederler. Çünkü karşımızda genelde fantastik diye özetlenebilecek olan türün parlak, şaşırtıcı ve yenileyici bir örneği var. Meraklılarını mest etmeye aday... 1980'lerde başlayan aynı adlı TV dizisi bizde de gösterilmiş, ben hiç izlemedim. Ama bu girişim aslında daha öncelere, filmin de arkasında olan Hasbro firmasının piyasaya sürdüğü ve yıllar boyu geliştirilerek süren oyuncak robot yapımına iniyor. TV dizisinin başarısından sonra, ardından çizgi-roman ve de bilgisayar oyunları da gelmiş. Zaten filmin temel özelliği de burda: Çizgi roman ve bilgisayar oyunlarının ilginç bir karışımı olmak. Ve elbette bunlara sinemanın kendine özgü eşsiz imkânlarını da katmak... Böylece, karşımıza şaşırtıcı bir robot öyküsü geliyor. Bir dizi insan kahramanın yanı sıra, filmde iki cins robot var. Autobotlar ve Decepticomlar. İkisi de uzak gezegenlerde çok ileri bir teknolojiye ulaşmış, insan türüne küçümseyerek bakan, organik olmayan ve her türlü biçime, özellikle de teknoloji ürünü araçlara dönüşmeyi çok iyi beceren yaratıklar. Ama temel bir farkları var: İlki iyi, ikincisi ise kötü robotlar bunların... Decepticomlar dünyayı ele geçirip milyonlarca yıl önce kürenin derinliklerine gömülmüş olan 'Küp'ü ve onun içerdiği enerjiyi ele geçirme peşindeler. Bu arada, elbette, insan ırkını da yok etmenin... Autobotlar ise insanları yok etme yanlısı değil. Hele kötü robotlara karşı savaşımda onların örnek cesaretini görüp takdir ettikten sonra... Film, kaçınılmaz olarak bunca yıldır yapılagelmiş çoğu fantastik türde birçok sinema örneğinden izler taşıyor: Üçüncü Türde Yaklaşmalar'dan Dünyalar Savaşı'na, E.T'den King Kong'a, Kurtuluş Günü'nden Jarhead'e, Dünyanın Durduğu Gün'den Mars Saldırıyor'a... Ve de açıkça bir 11 Eylül sonrası ABD'sinden izler. Böylece, asıl düşmanın uzaydan geldiği anlaşılmadan önce, Amerika'nın en çok korktuğu ülkeler birbiri ardına diziliyor: Çin, Kuzey Kore, Rusya ve İran... Film aynı zamanda günümüz dünyasında Amerikan askeri gücünün de kanıtlaması gibi duruyor. Katar Şeyhliği'nin ortasındaki çöle iki dakikada erişebilen uçaklardan, en inanılmaz koşullarda bile disiplin ve akıl yürütme, hatta espri yapma yetenekleri hiç bozulmayan birliklere dek... Ama filmin asıl önemli yanı, elbette görselliği. Çılgın ve boşanmış aksiyonların ustası Michael Bay perdeye parlak bir dönüş yapıyor, yapımcı koltuğundaki Steven Spielberg'i ve çağdaş teknolojiyi arkasına alarak harikalar yaratıyor. Filmin başdöndüren bir temposu nerdeyse yüzlerce özel efekti var. Hemen her sahne, kendi başına zengin bir görsellik taşıyor ve açık bir sinema duygusu veriyor. Ve özellikler, iflah olmaz bir fantastik düşmanı olmamak kaydıyla, sinemayı seven herkese özel lezzetler vaat ediyor.

TRANSFORMERS * * *
Yönetmen: Michael Bay/ Senaryo: Roberto Orci, Alex Kurtzman/ Görüntü: Mitchell Amundsen/ Müzik: Steve Jablonsky/ Oyuncular: Shia LaBeouf, Megan Fox, Josh Duhamel, Jon Voight, John Turturro, Rachael Taylor, Tyrese Gibson/ UİP (Paramount/ Dreamworks) yapımı.