kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 12 Temmuz 2007, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Erdoğan: Atatürk sadece senin mi?

aa
Yeni Haber
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Bakınız, eğer bir Anavatan Partisi, bir Demokrat Parti, parlamentoda oylamaya gelmiş olsaydılar, Türkiye'de bugün süresi dolmuş olan bir cumhurbaşkanının görevi olmayacaktı'' dedi.

Erdoğan, Muğla'da partisince eski Otogar Meydanı'nda düzenlenen mitingte konuştu.

Konuşmasına, Yunus Emre'nin ''Ben gelmedim kavga için, benim işim sevgi için, dostun bağı gönüllerdir, gönüller yapmaya geldik'' dizeleriyle başlayan Erdoğan, AK Parti'nin dünya görüşünün ve hayat felsefesinin bu olduğunu söyledi.

Erdoğan, ''Biz sizleri 'yaradılanı severiz yaradandan ötürü' anlayışıyla seviyoruz'' dedi. Başbakan olarak Muğla'ya 4 kere geldiğini belirten Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

''Siz milletsiniz, siz cumhursunuz. İrade sizin, karar sizin. Sizin dilediğiniz olacak. 22 Temmuz'da sizin sesiniz duyulacak. Bu sesi kısmak isteyenlerin sesi duyulmayacak. Bizim saatimiz bir yerlere ayarlı değil, bizim saatimiz millete ayarlıdır.

Halka rağmen halkçılık yapanlar varsın hizipçilikten medet umsunlar. Onlar varsınlar siyaset meydanını, seçim meydanını gladyatörlerin vuruştuğu meydana dönüştürmeye çalışsınlar. Onlar varsın Meclis'te yasama görevi yerine Meclis'in dışında kendilerine rol üstlensinler.Bu CHP bu ülkeye çok bedel ödetti. Bir daha bu bedeli ödemeyelim. Aynı şekilde Doğruyol'a, MHP'ye ANAP'a gönül vermiş kardeşlerime de sesleniyorum. İyi düşünelim. Bakınız, eğer bir Anavatan Partisi, bir Demokrat Parti parlamentoda oylamaya gelmiş olsaydılar, Türkiye'de bugün süresi dolmuş olan bir cumhurbaşkanının görevi olmayacaktı.Şimdi niye bu var? Bunlar görülmüş şeyler değil. Ha olmaz şeyler diye bir şey yok, olabilir.

Anavatan Partisi milletvekilleri de Genel Kurul'a girmedi ama şimdi ANAP diye bir şey kaldı mı? Merhum Özal'ın kemikleri sızlıyordur. Eyvah kimlere kaldı şu ANAP? Ben onun için ANAP'a gönül vermiş olan kardeşlerime de sesleniyorum. Özal ile başlayan sürecin şu anda nasıl tersyüz edildiğini gör ve 22 Temmuz'da da kararını buna göre ver. 1970 model demode sloganlarla milletin kalbine girmeye çalışıyorlar. Bu üslup milletimizin üslubu değildir. Bu üslubu milletimiz onaylamayacaktır.''

"PKK BAYRAĞININ ÖNÜNDE KONSER VERENLERLE İŞİMİZ OLMAZ"

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Sayın Baykal PKK bayrağının önünde konser verenlerle beraber şu anda seçim meydanlarında dolaşıyor. Neymiş? Sanatçıymış. Bizim o tür sanatçılarla da işimiz yok'' dedi.

Erdoğan, AK Parti'nin Muğla mitinginde yaptığı konuşmada, cumhurbaşkanını halkın seçmesi yönünde attıkları adımı anlattı. ''CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın buna karşı çıktığı'', ''CHP'nin milletten kaçtığı'' görüşlerini dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu:

''Sayın Baykal bir alemdir. Akşam yatar bir başka, sabah kalkar bir başka. Aynen böyledir. Bir dediği bir dediğini tutmaz. Sayın Baykal, 'Parlamento içinden cumhurbaşkanı istemiyoruz' diyor. Bu ne demektir biliyor musunuz? Bu bir defa demokrasiye saygısızlıktır. Bu, cumhura saygısızlıktır.

Halk 550 milletvekili gönderiyor. Bu milletvekillerinin içinde cumhurbaşkanlığı yapacak bir tane adam yok mu? Nasıl göndermezsin? 'Dışarıdan' diyor. Biz dışarıdan olanları da gördük. Niye bunu kabullenmiyorsun? Ha, bunu istemiyorsan gidelim millete. Dışarıdan olanlar da aday olsun. Onlar da yarışsın. Milletvekillerimiz de yarışsın, partinin adayları da yarışsın. Bakalım kim cumhurbaşkanı olacak? Başımız, gözümüz üstünde yeri var.

Daha ne diyelim? Biz çıkış yolu arıyoruz, Sayın Baykal tıkamak için mızıkçılık yapmaya başladı. Mızıkçılık yapıyor daha şimdiden. Şimdiden kapıları kapıyor. Çünkü başına gelecek olanı biliyor. Millete gidemez. Sayın Baykal siyaseti bugüne kadar millete rağmen yapmıştır. Milletle beraber yapmamıştır.

Ben kendisine söylüyorum: Eğer kendine inanıyorsan, güveniyorsan hodri meydan millete gidelim ve millet cumhurbaşkanını seçin. Hiç sağa sola kıvırma. Buyurun millete. Millet kararını versin.

Ben inanıyorum ki, Sayın Baykal'ın bu üslubu... Zaten çok çirkin üsluplar kullanıyor. Edep, adap çizgisinden uzak, siyasi etikten uzak. Yaş 70 olmuş ama hala bakıyorsunuz siyasi etik diye bir şey yok. Zaten büyük bir meşruiyet krizi içerisinde. Göreceksiniz 22 Temmuz'da işi bitecek.''

''TEK TÜRKİYE FOTOĞRAFI VERMEK İSTİYORUZ''

Seçimin ''sandık'' demek olduğunu, ''kavga'' demek olmadığını anlatan Başbakan Erdoğan, Türk halkının kavga istemediğini söyledi.

Siyaset meydanında aklın konuştuğunu belirten Erdoğan, meydanlarda öfkenin değil aklın dinlendiğini dile getirdi. Erdoğan, oy istemenin milletin rızasını istemek olduğunu anlatarak, sözlerine şöyle devam etti:

''İki Türkiye fotoğrafı değil, tek Türkiye fotoğrafı vermek istiyoruz. Biz buyuz.

Ayrımcılık tohumu ekmek istiyorlar. Fitne fesat karıştırmak istiyorlar. Kin, nefret tohumları ekmek istiyorlar. Yapılanları görmediniz mi neler yaptılar. Bir taraftan, şu anda bile Sayın Baykal PKK bayrağının önünde konser verenlerle beraber şu anda seçim meydanlarında dolaşıyor. Neymiş? Sanatçıymış. Bizim o tür sanatçılarla da işimiz yok. Bunu da açık söylüyorum. Yok. Kimse kalkıp da bizimle bu konuda yarışmaya girmesin.Şunu açık söylüyorum. Bu ülkede kimsenin aramıza nifak tohumları ekmeye hakkı yoktur. Çıkmış şimdi diyor ki 'Biz devleti böldürmeyeceğiz'. Kim 'devleti böldüreceğiz diyor? Kim? Demek ki senin böyle bir karın ağrın var, böyle bir derdin var.

"ATATÜRK SADECE SENİN Mİ YANİ?"

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP yöneticilerine seslenerek, ''Niçin yani cumhuriyetimizin banisi Atatürk'ü istismar ediyorsun? Atatürk sadece senin mi yani? Tapulu malın mı? Ne yani bu yollara başvuruyorsun? Bırak bu işleri, bırak. İstismarını yapma'' dedi.

Başbakan Erdoğan, partisinin Muğla mitinginde yaptığı konuşmada, ''ayrılıkta azap olduğunu'' kaydederek, itilafta, kavgada, çatışmada ve gerilimde huzurun ve mutluluğun olmadığını söyledi. Erdoğan, ''Böyle olsaydı 1970'li yıllarda Türkiye yüksek gerilimle bütün sorunlarını aşardı. Türkiye 1970'li, 1980'li, 1990'lı yıllara dönsün istemiyoruz. Türkiye artık geçmişteki yamalı koalisyonların, o zoraki nikahlarla kurulan koalisyonların temsil edemediği bir Türkiye değildir'' dedi.''Artık yeter'' diyen Başbakan Erdoğan, kimsenin milletin adına hesap yapmaması gerektiğini vurguladı ve milletin iktidara geleceğini ifade etti.

''BUNLAR ATATÜRK ÜZERİNDEN GEÇİNENLER''

Yaptığı konuşmada, AK parti hükümetinin icraatlarını anlatan Başbakan Erdoğan, Türk insanının sofrasındaki ekmeği iki katına çıkardıklarını ve istikrar sağladıklarını dile getirdi.

IMF'ye olan borcun azaltıldığını, enflasyonun düşürüldüğünü, Merkez Bankası rezervleri ve milli gelirin arttırıldığını anlatan Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:

''Türkiye Cumhuriyeti tarihinde en büyük büyüme oranı Atatürk'ün döneminde yüzde 7.8 ile olmuştur. İkinci büyüme dönemi ne zaman biliyor musunuz? Bizim dönemimizde. Son 20 çeyrek üst üste 7.3 büyüdük. Başka yok. İkinci sırada biziz.

Hani bunlar Atatürkçüydü? Bunların Atatürk ile alakası yok. Bunlar Atatürk üzerinden geçinenler.

Biz bir defa uyanık insanlarız. Türk insanı uyanık insandır. Bir sokulduğu delikten bir daha sokulmaz. Ben diyorum ki, bak çok acı çektirdiler. Çok bedel ödettiler. Bir sokulduğunuz delikten gelin bir daha sokulmayın.

Biz dertliyiz. Eğer Ferhat olursan Şirin'e kavuşursun. Biz Ferhat'ız. Siz Şirin'siniz. Dağları deleceğiz sizinle buluşacağız. Olay bu.''

''SAYIN BAYKAL'IN YAŞ DA 70'E DAYANDI...''

Konuşmasında muhalefet partilerinin seçim vaatlerini de eleştiren Başbakan Erdoğan, ''Bunlar yalanın fiyatını 1 YTL'ye indirdiler'' diye konuştu.

Yaptığı konuşmada, 1946 yılında kullanılan ekmek kartını vatandaşlara gösteren Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

''Ekmeği bu pusulayla halka veriyorlardı. Bakın yan tarafta CHP'nin amblemi de var. Adı bunun ekmek kartı. Ekmeği bile bu ülkede pusulayla verdiler.

Ama Sayın Baykal diyebilir ki 'Ben o zaman küçüktüm. Bu 1946'nın' diyebilir. 1946 ama Sayın Baykal'ın yaş da 70'e dayandı... Yani tam delikanlı olduğu zamanlarmış. Bunları hatırlar. Hani diyor ya 'Biz CHP olarak bu işin duayeniyiz. Cumhuriyetin kuruluşundan önceyiz'. Bunu da söylüyor. Tamam da niçin yani cumhuriyetimizin banisi Atatürk'ü istismar ediyorsun? Atatürk sadece senin mi yani? Tapulu malın mı? Ne yani bu yollara başvuruyorsun? Bırak bu işleri, bırak. İstismarını yapma. Türk milleti, Cumhuriyetimizin banisi Mustafa Kemal Atatürk'ü zaten her zaman rahmetle anar, hayırla yadeder ve O'nu Cumhuriyetimizin banisi olarak gönlünde saklar. Ama onu spekülasyonlara maletmez. Asla çirkin oyunların içerisine sokmaz. Bunları geç.''

ÖZEL UÇAK VE HELİKOPTER İLE GELDİ

Vatandaşlara hitabında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi de eleştiren Başbakan Erdoğan, ''Benim milletim, halkına ip atanlarla ip atlayanları bilir'' diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, konuşmasının ardından DP ve ANAVATAN'da il yönetiminde olup istifa ederek AK Parti'ye katılan bazı vatandaşlara parti rozeti taktı.

Öte yandan, Başbakan Erdoğan, seçim yasaklarının başlaması nedeniyle, Dalaman Havaalanı'na eşi Emine Erdoğan ile birlikte özel bir uçakla geldi. Erdoğan ve beraberindeki heyet, buradan AK Parti tarafından kiralanan iki helikopterle Muğla'ya geçti.