Wall Street Journal: Türkiye IMF'den ayrılabilir

Türkiye'nin, mevcut stand-by anlaşması sona erdiğinde IMF'den ayrılmaya karar verebileceği öne sürüldü.

Wall Street Journal tarafından yayınlanan bir analizde Türk ekonomik yetkililerinin ekonominin IMF'nin kontrolünün dışına çıkartmayı düşündüklerini belirtirken "Gelecek hükümetin, Fon ile bir anlaşma yapıp yapmayacağı kararını çabuk vermesi gerekecek" yorumunu yaptı.

Wall Street Journal tarafından yayınlanan Ayşe Ferliel imzalı analizde "Ekonomik büyüme ve güçlü yabancı yatırım akımlarından cesaret alan Türk ekonomik yetkilileri, ekonomiyi Uluslararası Para Fonu'nun denetiminden çıkartmayı düşünüyorlar" denildi.

Ancak yatırımcılar ve analistlerin, piyasaları korkutmamak için bu yöndeki bir adımın çok dikkatle atılması gerekeceği uyarısını yaptıklarını belirten gazete, Türk ekonomisinin onyıllarca IMF'nin kontrolü altında olduğunu anımsattı.

Mevcut stand-by anlaşmasının gelecek yılın Mayıs ayında sona ereceğini belirten gazete, Türkiye'de 22 Temmuz'da seçim yapılacağını anımsatarak "Gelecek hükümetin, Fon ile bir anlaşma yapıp yapmayacağı konusundaki kararı çabuk vermesi gerekecek" yorumunu yaptı.

"IMF ÇAPASI YATIRIMCILAR İÇİN GEREKLİ"

Gazeteye konuşan ve Türkiye'ye 4 milyar dolar yatırım yaptığı belirtilen Templeton Asset Management yetkililerinden Mark Mobious, "IMF çapası gerekli çünkü iç politika üstünde ve küresel yatırımcılar için objektif bir ölçü sağlıyor" dedi. Mobious şöyle konuştu:
"Türklerin gururlu ve sorumlu insanlar olduğunu biliyorum ancak uluslararası inandırıcılık söz konusu ve dışarıdaki bir kurum bu inandırıcılığı sağlıyor."

AKP BAĞIMSIZ KURUM FİKRİNİ DEĞERLENDİRMEYE HAZIR

WSJ, Türkiye'nin IMF'nin kontrolünden vazgeçmeyi kararlaştırması halinde bir seçeneğin bağımsız bir kurum oluşturmak olacağını belirtirken de AKP hükümetinin bu fikri değerlendirmeye hazır gibi göründüğünü kaydetti. Gazete, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın, IMF'nin desteği veya IMF'nin desteği olmadan yeni bir mali politikası çapını olumlu karşılayacağı açıklamasına dikkat çekti.

Türk ekonomisine ilişkin olumlu haberlere karşın Türkiye'nin hala IMF'ye verdiği sözleri yerine getirmek için mücadele ettiğini belirten gazete, bu çerçevede enflasyon ve cari açık ile ilgili sorunlara vurgu yaptı.

IMF'den ayrılma konuşmalarının yatırımcıları "sinirlendirdiği"ni belirten ABD'li gazete, yabancı yatırımcıların "dükkana IMF bakıyor" düşüncesiyle son birkaç yıldır Türk şirket ve hisselerine milyarlarca dolar yatırdıklarını da kaydetti.

WSJ, bu yılın ilk beş ayında Türkiye'ye yönelik doğrudan yabancı yatırımların 10 milyar doları aştığına dikkat çektikten sonra "Eğer yatırımcılar korkarsa bu sinirlilik çok hızlı bir biçimde Türk piyasalarına yansır" diye yazdı.

Türk tahvil ve bonolarına yönelik yatırımların geçen yıldan beri bir kat arttığını ve geçen yılın Mayıs ayındaki düzeltme sırasından Türkiye'nin dışına çıkan miktardan 15 kat fazla olduğunu belirterek "Bu, kötüleşen bir yatırım ikliminin etkisinin çok ciddi olabileceğini gösteriyor" ifadesini kullandı.

Gazeteye görüşlerini dile getiren Para Politikası Kurulu eski üyelerinden Güven Sak ise, "Türkiye'nin, seçimler sonrası taahhüdünü teyit etmek için yeni bir çapaya ihtiyacı yok çünkü geçen yılın Haziran ayından beri hedeflerine ulaşmak açısından kredibilitesini kaybetti" görüşünü dile getirdi.

Güven Saz, Türkiye'nin inandırıcı olan bir takım mali kurallarının olmasının ve bunlara bağlı kalmasının kritik önem taşıdığını belirtirken Türkiye'nin, halen IMF'nin oynadığı rolünü üstlenecek kendi kurumsal çerçeveyi oluşturabileceğini de söyledi.

Böyle bir kurumsal çerçevenin, ancak yatırımcıların inandırıcı olacağından emim olması halinde başarı ile oluşturulabileceğini belirten gazeteye konuşan Standard & Poor's kredi analisti Faruk Soussa da, siyasi belirsizliğin kesinlikle bir kaygı oluşturduğunu belirterek yatırımcıların bir dış çapa istemesinin beklenebileceğini, hükümetin de bunu dikkate alacağını söyledi.

Faruk Soussa, Türkiye'de "inandırıcı olacak yeni bir program görmek istediklerini" de sözlerine ekledi.

(ANKA)