Mankenleri sıcak hava ve yüksek ökçeler yordu

Teşvikiye'de vintage tasarımların satıldığı bir butik işleten ünlü model ve moda editörü Ece Sükan, Mase-rati A La Mode organizasyonları kapsamında geçtiğimiz akşam bir defile düzenledi. Organizasyonda Chanel, Yves Saint Laurent, Paco Rabane ve Ungaro gibi dünyaca ünlü markaların 1940 ve 80'li yıllardan kalma tasarımları sergilendi. Defilede Prenses Diana ve Jacquelie Kennedy'nin terzilerinin diktiği kıyafetler de sunuldu.

Beyaz tenliler kızardı
Mankenlerin kısa bir zaman diliminde podyumda bir bir salındığı bu özel gecenin bir de perde arkası vardı! Biz, bu hummalı çalışmayı izlemek için günün erken saatlerinde defilenin düzenleneceği Ajia Otel'in yolunu tuttuk. Mekana vardığımızda provalar başlamıştı. Mankenler, minicik şortları ve rahat elbiseleriyle podyuma çıkıyor ve defilenin koreografı Uğurkan Erez'in direktiflerini yerine getiriyordu. Ancak hepsinin de sıcakta bunalmış olduğu gözümüzden kaçmadı. Özellikle beyaz tenli mankenler için oldukça zor bir gündü... Çünkü tüm çabalarına rağmen hassas ciltleri kızarmaktan kurtulamamıştı. Mankenler arasında kimler yoktu ki... Güzide Duran, Çağla Şikel, Cansu Dere, Tülin Şahin, Özge Ulusoy, Fatma Yaman... Tam da modellerin sıcaktan bunaldığı bir anda Erez'den müjdeli haber geldi; prova bir saat ertelendi. Herkes kendini otelin içine atıp, klimalara teslim oldu.

Topuzlarımız çok modern
Bu arada kulisi gezme fırsatı yakaladık. Mankenler defilede giyecekleri kıyafetleri gözden geçirirken, biz de defilenin saç ve makyajını üstlenen Kemal Doğulu'yla görüştük; uygulayacağı saç ve makyaja ilişkin minik tüyolar verdi: "1920 ve 30'lu yılların topuzlarını biraz daha modernleştirdik. Makyajda da 40'lı yıllardan etkilendik. Gözlere gölgeli bir makyaj uygulayacağız. Kaşlar kalın olacak..." MAC'in elemanlarıyla mankenleri hazırlayacaklarını belirten Doğulu, 23 mankenin saç ve makyajını, her birine yaklaşık 20 dakika ayırarak, 5 saatte bitireceğinin garantisini verdi. Bu arada modeller podyumda giyecekleri ayakkabıları almak için sıraya girdi. Ayakkabıların hepsi çok yüksek topukluydu. Bazı mankenler, kuliste deneme yürüyüşü yapıyordu. Ama işleri gerçekten çok zordu. Yorgunluktan buldukları yere oturan modellerin bir kısmı ayakkabılardan yara olan ayaklarını bantlıyor, kimi de sırası geldikçe saçlarını fönletip tırnaklarına oje sürdürüyordu. Kuliste gezinirken Ece Sükan'la konuşma fırsatı bulduk. Yıllardır model olarak dahil olduğu A la mode projesinde bu kez defile yapacak olmanın gururunu ve mutluluğunu yaşayan Sükan, "A La Mode'u düzenleyen Kerem Fildişi ve Ilgın Bayazıt bu sene farklı bir şeyler yapmak istediklerini söylediler. Tasarımcıların dışında benim de vintage defilesi yapmamı teklif ettiler. Ben de hemen kabul ettim" dedi.

Hep pahalı olacak
Yurtdışını karış karış gezerek defilenin konseptine uygun vintage kıyafetler aradığını ve çok özel parçalar bulduğunu söyleyen Sükan, işin oldukça maaliyetli olduğunu da belirtti. Sükan şöyle konuştu: "Bunlar ünlü markaların özel tasarımları... Üretildikleri yıllarda da pahalıydılar, şimdi de pahalılar..."