Türkler istedi Ford yeni Mondeo için 1.6 lt'lik motor ekledi

Türkiye'nin Ford'un Avrupa'daki 6'ıncı büyük pazarı haline gelmesi, yeni ürün planlamasında Türkiye'nin sözünün dinlenmesine neden oldu. Bunun ilk örneği yenilenen Mondeo'da yaşandı. Ford, eski Mondeo'da bulunmayan 1.6 litrelik motoru Türkiye'nin talebi üzerine Yeni Mondeo'daki motor seçenekleri arasına aldı. Türkiye'nin Ford'un yeni model geliştirmesinde artık söz sahibi olduğunu ilk Ford Avrupa'nın Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı Ingvar Sviggum açıklamıştı. Sviggum, geçen yıl düzenlenen Auto Show Fuarı sırasında, ürün planlamada Türkiye'nin isteklerinin dikkate alındığını kaydetmişti. Sviggum, eski Mondeo'da bulunmayan 1.6 litrelik motorun Türkiye'nin talebi üzerine Yeni Mondeo'daki motor seçenekleri arasında alındığını söylemişti. Sviggumm'un söylediği gibi yenilenen Mondeo'ya Türkiye için 1.6 litrelik motor seçeneği eklendi. Böylece, Mondeo bu yeni motorla, orta üst segment pazarında 1.6 litre motoru olan diğer rakipleri arasında iddialı bir konuma geldi. Yenilenen Mondeo'nun Antalya'da yapılan tanıtımında konuşan Ford Otosan Pazarlama Müdürü Serhan Turfan, 1.6 lt. motorun orta üst segment pazarındaki önemine değindi. Pazarın yüzde 70'inin 1.6 lt. motordan oluştuğunu kaydeden Turfan, yeni Mondoe'nun bu motorla bu segment liderliğini ele geçireceğini söyledi. Yeni Mondeo'da 1.6 litre 125 beygir benzinli motorun yanı sıra, 2.0 litre 140 ve 130 beygir dizel motor seçeneği de bulunuyor. 140 beygir gücündeki dizel motor düz şanzıman, 130 beygir motor ise otomatik vites seçeneğiyle satışa sunuluyor.

ARTIK KALBE HİTAP EDİYOR
Ford Otosan Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Aykut Özüner ise Focus'tan önce Ford'un ticari araç markası olarak bilindiğini, ancak Focus'la birlikte bunun değiştiğini söyledi. Özüner, Yeni Mondeo ile Ford'un sadece ticari araç değil binek araç markası olduğu algısının sağlamlaşacağını belirtti. Ford Otosan'ın Türkiye'deki satışlarının yüzde 80'nin Fiesta ve Focus olduğunu, ancak yeni Mondeo ile bu tablonun değişeceğini söyleyen Özüner, şöyle devam etti: "Son birkaç yıldır müşterilerin neler düşündüğünü öğrenmek için araştırmalar yapılıyor. Ortaya çıkan sonuç, müşterilerimizin araç alırken rasyonel değerlerin yanı sıra duygusal değerlere önem verdikleri oldu. Ancak, müşterilerde markaya karşı duygusal bağın eksik olduğu ortaya çıktı. Bu sonuçla, araçların performansları kadar görünümlerinin de çok önemli olduğu konusunda fikir birliğine varıldı. Hem kalbe hem de beyne hitap eden otomobiller tasarlanmaya başlandı. S-Max bir başlangıçtı, şimdi yeni Mondeo ile birlikte bunu daha üst seviyeye çıkaracağız."