Sağlıklı bir yaşam için süt için

Doç. Dr. Cem Şen, ülkenin geleceği olan, çocukların dengeli beslenmesinde sütün büyük bir öneme sahip olduğunu söyledi. Şen, her yaştan insanlar için çok gerekli olan süt ve süt ürünlerini özellikle çocukların tüketmesinin zorunluluk olduğunu vurguladı.

Cem Şen, Uluslararası Sütçülük Federasyonu'nun (IDF) 1956 yılında aldığı karar doğrultusunda 21 Mayıs'ın tüm üye ülkelerde "Dünya Süt Günü" olarak kutlanmaya başladığını, Türkiye'de de 1991'den itibaren 21 Mayıs ve bunu kapsayan haftada kutlamalar yapıldığını hatırlattı.

Sütün organizmanın gelişimi açısından gerekli olan kalsiyumu bolca içerdiğini belirten Şen, şunları söyledi: "Kalsiyum çocuklarda kemiklerin ve dişlerin oluşumunda önemli rol oynuyor. Yine sütte bulunan A vitamini göz ve diş sağlığı için önem taşırken, E vitamini bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlıyor. B vitamini iştah, sinir ve sindirim sisteminin düzenlenmesinde önemli rol üstleniyor. D vitamini de, özellikle çocuklarda diş ve kemiklerin büyümesine, gelişimine etki ediyor. Sütün içeriğindeki biotin, saç ve deri sağlığı için önem taşıyor. B2 vitamini ise, büyümeyi hızlandırıyor. Çocukların gelişme çağından itibaren sağlıklı büyümesi için ve kadınlarda görülen osteoporoz (kemik erimesi) sorununa karşı, kalsiyum ve vitamin deposu olan süt tüketimine ağırlık verilmesi, düzenli olarak süt içilmesi gerekiyor"

TÜRKİYE'DE SÜT TÜKETİMİ ÇOK DÜŞÜK

Türkiye'de günlük süt tüketiminin çok düşük olduğunu da söyleyen Şen, gelişmiş ülkelerde kişi başına süt tüketiminin 100 litrenin altına inmediğini hatırlatarak, "Ülkemizde ise süt tüketimi yılda kişi başına 6 bilemediniz 7 litre. Bu çok düşük bir seviyedir. Sağlıklı bir toplum için öncelikle çocuklar olmak üzere süt tüketimini arttırmalıyız" diye konuştu.

Şen, sütün içerdiği zengin besin maddelerinin insan yaşamının her döneminde tüketilmesi gereken bir besin maddesi olması yanında, uygun koşullarda muhafaza edilmediğinde çok kısa sürede bozulabilen bir gıda olduğunu da unutmamak gerektiğine dikkat çekti. Cem Şen, şöyle devam etti: "Sağlıklı beslenme adına süt tükettiğimizi düşünürken, belki de hayvanlardan insanlara geçebilen tüberküloz ve brucelloz gibi birçok hastalık etkenini, ya da çiğ sütlerin kesilmesini önlemek amacı ile kullanılan birçok kimyasal maddeyi vücudumuza alıyoruz. Amaç sadece süt tüketmek değildir. Önemli olan tükettiğimiz sütün sağlıklı olmasını sağlamaktır"

İçme sütü olarak kullanılan sütün mutlaka pastörize edilmesi gerektiğini de kaydeden Doç. Dr. Şen, "Sütün sağlık kaynağı olabilmesi için uygun koşullarda tüketiciye ulaştırılmış olması gerekir. Çünkü pastörizasyon işlemi ile sütün içerisindeki hastalık etkenlerini yok edilirken besleyici değeri korunur. Sokak sütçülerinden alınan sütler ise kaynatıldığında yararlı bakteriler ve bazı mineralleri gider. Ben aynı zamanda U.Ü Veteriner Fakültesi Gıda Kürsüsü Başkanıyım. Kaynağı belli olmayan süt ürünleri ve sakak sütçülerinin sütlerini tüketmenin sağlık açısından büyük riskleri bulunuyor. Evet süt tüketimini arttıralım ama sağlıklı ürünler tüketmeye de dikkat edelim" uyarısında bulundu.