Şensözen (solda) ve Utku, hamilelikten ilişki problemlerine kadar kadınların hayatlarının her evresinde geçirdikleri sorunlarla ilgilenen 'Evre' adında bir danışmanlık şirketi de kuracak.
Kadınlar kısırlığı psikolojik grup desteğiyle yenecek
Amerika'da kısırlıkla mücadelede en etkin yöntemlerden biri olan psikolojik destek grupları Türkiye'de de hayata geçiriliyor. Projenin mimarları Gonca Şensözen ve Derya Utku: Çocuk sahibi olmak isteyenler bu gruplarda buluşup hayata olumlu bakmayı öğrenecek..
İLİŞKİLİ HABERLER
Kadınlar kısırlığı psikolojik grup desteğiyle yenecek
Bebek sahibi olmak birçok insanın birgün gerçekleşmesini istediği hayalleri arasında yer alıyor. Ancak ülkemizde insanların yüzde 20'si kısırlık (infertilite) sorunu yaşıyor. Bu sorun özellikle kadınlarda psikolojik problemleri de beraberinde getiriyor. Araştırmalar kısırlık tedavisi gören, görmeyi düşünen, tüp bebek veya mikroenjeksiyon yoluyla anne olmayı deneyen kadınların, duygusal problemler yaşadıklarını gösteriyor.
TÜRKİYE'DE BİR İLK
Yurtdışında kısırlıkla mücadele eden kadınlara yardımcı olmak amacıyla kurulan psikolojik destek grupları var. Her ikisi de Boğaziçi Üniversitesi mezunu olan Klinik Psikolog Gonca Şensözen ve Klinik Psikolog Derya Utku, bu uygulamayı ilk kez Türkiye'de hayata geçirmeye hazırlanıyor. 15 Mayıs'ta Nişantaşı'ndaki Psikonet Terapi Merkezi'nde başlayacak olan grup çalışmaları şimdilik yalnızca kadınları kapsıyor. Ancak ikili, programa en kısa zamanda kısırlık sorunu yaşayan kadınların eşlerini ve infertil erkekleri de katmayı hedefliyor...
* Bu projeyi yaratmaya nasıl karar verdiniz?
Gonca Şensözen: Benim zaten infertil hastalarım vardı. Yaptığım bireysel görüşmelerde onların çok fazla psikolojik desteğe ihtiyaçları olduğunu gözlemledim. Benzer sıkıntıları olduğunu gördüm. Hastalarımın klinik koridorlarında beklerken birbirleriyle sohbet ettiklerini ve bundan çok yararlandıklarını fark ettim. Amerika'da grup terapisi çok yaygın. Türkiye'de bunun bir örneği olmadığını gördük ve Derya ile birlikte yola koyulduk.
Derya Utku: İnfertil hastalarının en büyük sorunları kendilerini yetersiz görmeleri, kendilerine güvenmemeleri. Bizim kuracağımız grubun amacı hastalara tedavi sürecinde kendi kendilerine yardımcı olmalarını sağlayacak teknikler öğretmek. Stres ve tüp bebek tedavisinin başarı oranı çok alakalı. Yaşam kalitesi ve ruh sağlığı arttıkça tedavi de daha olumlu sonuçlar veriyor.
* Türkiye'de ne kadar insan kısırlık problemi yaşıyor?
G.Ş.: Nüfusun yüzde 20'si. Bunun büyük bölümü nedeni bilinen kısırlık. Bir de nedeni bilinmeyen kısırlık var. Ne spermde, ne yumurtalıkta bir problem yok ama çocuk olmuyor.
D.U.: Sebep olduğunda o sebebe yönelik çözüm aranıyor ama sebep yoksa tedavi sürecinde yaşanan kaygı bir kat daha artıyor.
G.Ş.: Bu problemi yaşayan kadınların en büyük sıkıntısı, sorunlarını çok rahat paylaşamamaları. Doğum yapmış bir kadının onları anlamadığını düşünüyorlar. Bir arkadaşlarının hamile kaldığını duyduklarında kendilerini kötü hissediyorlar. Sonra kötü hissettikleri için de kötü hissediyorlar. Kocalarına bunu anlattıklarında, 'Çok büyütüyorsun' cevabını alıyorlar. Onlarla da konuşmaya çekiniyorlar bir süre sonra...
D.U.: Bazen üçüncü kişilerin devreye girmesiyle insan gerçek duygularının farkına varıyor. Bu tedavinin zorlu tarafları var ama aslında başlı başına çok güzel bir hediye. İnsan kendisiyle ilgili birçok şeyi fark ediyor. Üstelik deneyimlerini kendi çevresindeki başka anne adaylarıyla da paylaşma şansını yakalıyor.
İLİŞKİLİ HABERLER
Kadınlar kısırlığı psikolojik grup desteğiyle yenecek
Yayın tarihi: 13 Mayıs 2007, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/05/13/gny/haber,856546943A48454A9C8B338FAC80630E.html
Tüm hakları saklıdır.