Yatırımcılara öneriler: YTL'ye yatırım cazip
Koç Grubu Finansal Hizmetler ve Yapı Kredi Bankası Başekonomisti Doç. Dr. Cevdet Akçay, Türkiye'de genel seçimlere kadar çalkantılı bir dönem yaşanabileceğini, ancak, ondan sonraki dönemin yerli ve yabancı piyasa uzmanları tarafından ülke ekonomisinin önünün açık olarak görüldüğünü vurguladı.
Akçay, ''Türkiye Ekonomisine Bakış, Vadeli İşlem ve Türev Araçlar'' konulu seminere katılmak üzere geldiği Adana'da, vatandaşın artık birikimlerini yastık altında saklamaması gerektiğini vurguladı.
Cevdet Akçay, 2000 yılında Türkiye'nin zor bir dönemeçten geçtiğini,
ekonomik anlamda tüm göstergelerin kötüyü işaret ettiğini, bu dönemde TL'nin değer kaybetmesi karşısında dövizin yükseldiğini anımsattı.
Bu dönemde başta uluslararası piyasaların Türkiye'deki döviz yükselişinin
gerileyeceği yönünde açıklamalar yaptığını hatırlatan Akçay, ''Daha önceki yıllarda dediğimiz gibi döviz belli bir noktaya geldi ve durdu. Hatta 1-2 puan gerileme yaşandı. Ancak, geleceğe dönük bakıldığında Türkiye'de her dönem YTL cinsinden yatırımlar karlı olarak değerlendirilir'' dedi.
Akçay, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yaklaştığı dönemde, herkesin bir endişe içinde olduğunu, bazı grupların da bu endişeyi artırıcı unsurları devreye sokarak piyasalarda dalgalanma yaşanmasına neden olduğunu söyledi.
Herkesin kafasında büyük bir Türkiye resminin oluşması gerektiğini ifade
eden Akçay, şunları kaydetti:
''Herkes oluşturduğu resme göre yatırım kararlarını almalı. Ancak,
ekonomistler ve iş dünyası olarak Türkiye'nin geleceğinden endişe etmiyoruz. Türkiye seçime kadar çalkantılı bir dönem yaşayabilir. Ancak, ondan sonrası için yerli ve yabancı piyasa uzmanları ülke ekonomisinin önünü açık görüyor. Bu dönemde parasını değerlendirmek isteyenler YTL enstrümanlarını almalı. Özellikle bono tarafından YTL değerlendirmeleri yapılabilir. Yıllık yüzde 19'un altına geldi faizler. Uzun vadeli mevduatlarda YTL cinsi seçilebilir. Risk iştahınıza göre borsada alım yapabilirsiniz. YTL enstrümanları yeterince cazip.''
Akçay, her şeye rağmen Türkiye'deki durumu ekonomik anlamda riskli
görenlerin portföyünü bölerek bir miktarını dövize yatırabileceğini, ancak, risk geçtiği anda tekrar YTL'ye dönülmesi gerektiğini vurguladı.
Döviz yönünde yatırımlar yapmayı ''felaket senaryosu oynamak'' olarak
değerlendiren Akçay, şöyle devam etti:
''6-7 yıldan sonra felaket senaryosu oynamanın bir anlamı yok. Tabii ki şu
anda belli bir siyasi risk var. Siyasi istikrar diye alıştığımız şey bir şekilde
devre dışı kalabilir. Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı oldu ve AK Parti hükümete gelemedi. Bu durumu devre dışı kalmak olarak değerlendirdiğimizde koalisyon hükümetinden bir türlü iş çıkmaz gibi bakmayalım. Hükümete başka bir parti ya da koalisyonun gelmesi AB sürecinde kayıp yaşanmasına neden olur. Çünkü, mevcutta hükümeti eleştiren partilerin hepsi AB karşıtı söylemlerde bulunuyor.
Bunu gerçekleştirip, sonra da bu hatalardan dönmeleri zaman alır.''
EN KÖTÜ SENARYO ZAMAN KAYBI
Akçay, bazı kesimler tarafından dillendirilmek istenen kriz senaryolarının
piyasa dengeleri tarafından kabullenilmediğini, iş dünyasının bu yönde bir endişe taşımadığını vurguladı.
Türk ekonomisinde 2000 yılında yaşanan dalgalanmaya benzer bir olayın bu yıl yaşanmayacağını anlatan Akçay, ''İş dünyası, Cumhurbaşkanlığı ve genel seçim için bir kriz beklentisinde değil. En kötü senaryo 2 yıllık zaman kaybı'' dedi.
Akçay, seçimlerin ardından farklı bir hükümet yapısının ortaya çıkmasının
doğal nedenlerle zaman kaybına neden olacağını belirterek, şunları söyledi:
''AK Parti de hükümete geldiğinde 2 yıl ekonomik yapının nasıl yönetilmesi
konusunda direndi, ancak, sonra piyasanın değerlerini kabul etti. Merkez
Bankasına işi bırakarak enflasyonun düşmesine yardımcı oldu. Seçim dönemindeki en kötü senaryo, eğer son 5 yıl içinde alıştığımız iktidara benzer bir şey sandıktan çıkmazsa tekrar öyle bir istikrarı kazanmak için zaman kaybedeceğiz. Doğru ekonomi politikalarının devreye sokulması için Türkiye'de bir zaman kaybı yaşanacaktır.''
YABANCI YATIRIM VE ORTAKLIKLAR
Akçay, Türkiye'deki bankaların yabancı finans kuruluşlarıyla
ortaklıklarının, ekonominin gelişmesi ve yabancı sermayenin yurt içine çekilmesi açısından önemli olduğunu anlattı.
Türkiye'ye yatırım yapmayı planlayan yabancı girişimciler için bankaların
büyük önem taşıdığına dikkati çeken Akçay, ''ABD'li bir girişimci için Citibank, Yunanlı bir yatırımcı için Finansbank, Fransız veya Alman bir yatırımcı için Fortis Bankası çok fazla önem taşıyor. Türk yatırımcıların Irak'ta karşılaştıkları gibi finansal sorunlar yaşamamak adına böyle ortaklıklar yabancı sermaye için önemli'' dedi.
Akçay, Arap sermayesinin durmadan özellikle emlak sektörüne yatırımlarının devam edeceğini, Suudi Arabistan ve çevresindeki ülkelerin zengin sermayelerinin cazip piyasalar aradığını, bunun için de Türkiye'nin çok uygun olduğunu vurguladı.
ARSA FİYATLARI YÜKSELECEK
Akçay, bu anlamda, gelecek dönemde İstanbul ve Ankara'da arsa fiyatlarının 3-4 katına yükseleceğini belirterek, ''Özellikle gelecek dönemde emlak sektörü için Ankara'ya dikkatle bakın. Yabancı sermaye, 2030 yılı için Ankara'ya hazırlık yapıyor'' diye konuştu.
AA
Yayın tarihi: 21 Nisan 2007, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/04/21//haber,165D8F472120407C8D7581EAD222CBA7.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.