|
|
Manken olduğuma pişmanım
Eski manken, yeni dizi oyuncusu Aysun Kayacı iç çamaşırlı fotoğraflarıyla gündeme oturdu. Kendi isteğiyle mi? Elbette, hayır! Yine aynı hikâye... Ben de haberi görür görmez bizzat olayın kahramanının ne hissettiğini merak ettim. Telefonda sesi titriyordu Aysun Kayacı'nın. Röportaj için evine gittiğimizde, makyajsız yüzü ve eşofmanıyla karşıladı bizi. Görür görmez, "Aa! Bu bizim bildiğimiz 'bayan dudak' Aysun Kayacı olamaz!" dedim. Ev haliyle tam bir kız çocuğu gibiydi... Oysa gerçekte 26 yaşında genç bir kadın.
'Çok Pişmanım'
Son olarak internette dolaşan iç çamaşırlı fotoğraflarıyla magazin sayfalarında gördüğümüz Aysun Kayacı, olaya açıklık getirdi. Ancak Kayacı, bütün bunları yaşadığı için doğduğuna bile pişman.
- Gerçeği söyleyin, bu yeni bir Gamze Özçelik vakası mı? - Bence beni mağdur eden şey, bu resmin yayınlanması.
- Peki size özel bir fotoğraf nasıl internete düşebildi? - Benim dikkatsizliğimden ve birisinin cahilliğinden dolayı.
- Bu fotoğraf ne zaman çekilmişti, cep telefonunuz ne zaman bozuldu? - Soruşturmadaymışım gibi anlatmak istemem şimdi. Ama şunu söyleyebilirim, o fotoğraf benim cep telefonumdaydı ve ben böyle bir pozun yayınlanmasını isteseydim ya gazetelere verir ya da Türkbükü'nde poz verirdim.
- Sizin daha önce bu tip pozlar vermişliğiniz de var.. - Ben bu mesleğe 16 yaşımda Elite Model Look'u kazandıktan sonra başladım. O zamanlar hafta sonu eklerinin bir magazin dergisi furyası vardı. Benim de başımda bir menajerim, beni yönlendiren biri yoktu.
'PARA İÇİN MANKEN OLDUM' - Tamam o zaman başa saralım, mankenliğe nasıl başlamıştınız? - Okul yeni bitmişti ve annem yıpratıcı bir işte çalışıyordu. Sabahın altısında çıkıp işe gidiyordu, asgari maaşları da biliyorsunuz.. Okuldan arkadaşlarım fuarlara gidip harçlıklarını çıkartıyorlardı. Ben de onlarla gitmeye başladım.
- İlk işiniz neydi? - Camel Trophy'de bayrak salladım. Bu arada harçlığımı çıkartıyordum. "Ne güzel para kazanıyorum," diyordum. Sonra baktım, sarışın uzun boylu bir abla geliyor, yarım saat durup annemin bir ayda kazandığından fazla para alıp gidiyordu..
- Ve "Ne güzel, duruyorum ve para kazanıyorum bari devam edeyim," mi dediniz? - Eskişehir Üniversitesi'ne gidecek kadar maddi durumum da yoktu. "Gidemem, gitsem yurtta bile kalamam. Bari bu işi en düzgün biçimiyle yapayım," dedim.
- Sizi bu mesleğe iten ilk şey para kazanmak oldu yani.. - Aynen öyle. "Bunu bir meslek gibi gör ve gereklerini yap," dedim kendime. Ama bu gerekleri, tekstilciler ve magazincilerle arkadaşlık kurmak olarak görmedim.
- Size göre mesleğin gerekleri nelerdi? - Güzel görün, kendine bak, gazetede resmin çıksın ve firmalar seni tanısın. Ben, bana göre ahlaklı olan şeyleri belirledim.
- Sizin dergi pozlarından kazancınız olmadı mı? Aysun Kayacı'yı böyle tanıdık. - Elbette ki bunlardan kâr sağladım. Şu anda benim ismim ne kadar büyükse, bu haber de o kadar büyük çıkıyor.
'DİKKATSİZLİĞİMDEN OLDU' - Olaya dönersek, bu fotoğrafların internete düştüğünü ne zaman öğrendiniz? - Gazetede görünce.
- İlk anda aklınıza ne geldi? "Şu yapmıştır," mı dediniz? "Nasıl oldu?" mu dediniz, yoksa fenalık mı geçirdiniz? - İlk aklıma gelen, şu oldu: 'Benim telefonumdaki özel fotoğraf, şimdi gazetenin arka kapağında'... "Vayy be ne kadar önemliymişim," dedim.
- Ama yapmayın, bu ilk akla gelen olamaz. İnsan şoka girmez mi? - Bu önemli değil.
- Bir dakika, insanın kafası karışıyor. Şimdi sizin cep telefonunuz bozuldu, tamirciye verdiniz. Kimdi o tamirci, o mu verdi internete? - Kimin internete verdiği önemli değil, benim dikkatsizliğim yüzünden oldu.
- Bu olayda eski sevgilinizin kurbanı olmadığınıza emin misiniz? - Telefoncudan çıktığını düşünüyorum.
- Peki ne yapmayı düşünüyorsunuz, olay unutulana kadar eve mi kapanacaksınız? - Eve kapanmıyorum, okuluma gidiyorum.
- Yarın bir gün bu olayla ilgili daha farklı bilgiler ortaya çıkarsa ne olacak? - Mahkemeye giderim çünkü ben isim telaffuz etmiyorum.
Ayşe ÖZYILMAZEL
|