Kapkaça fon formülü
İşsizlik Sigortası Fonu'ndaki para 26 milyar YTL'ye (26 katrilyon TL) ulaşınca, işçi ve işveren kesiminin gözü bu birikime çevrildi. Önce, Fon'un durumuna bakarsak... Geçen ay sonu itibarıyla, 8 milyar 199 milyon YTL işçi ve işveren primi (gecikme zammı dahil), 2 milyar 753 milyon YTL devlet katkısı, 10 milyon 65 bin YTL idari para cezası ve 15 milyar 35 milyon YTL faiz geliri bulunuyor. Fon'da biriken para ise geçen ay sonunda 25 milyar 998 milyon YTL'ye ulaştı. Kayıtlı işsiz sayısının 2 milyon 750 bin, gerçek işsizlik rakamının da 5 milyonu aştığı Türkiye'de kaç kişi Fon'dan yararlanıyor? Şubat sonu rakamlarına göre 104 bin 596 kişiye toplam 31 milyon 326 bin 797 YTL, 81 YKr ödendi. Ücret Garanti Fonu'ndan 74 kişiye yapılan ödeme toplamı ise 113 bin 252 YTL 52 YKr... Yani, kayıtlı 3 milyon, kayıtsız 5 milyon işsiz varken, geçen ay sonu itibarıyla İşsizlik Fonu'ndan yararlanan toplam kişi sayısı 104 bin 670.
İşverenin isteği Bu durumdan, hem işveren, hem de işçi kesimi rahatsız... İşveren kesiminin Fon'a ilişkin iki önerisi var. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da hafta sonunda yapılan Ticaret ve Sanayi Şurası'nda hükümete bunları sundu. İşsizlik Fonu'nun kıdem tazminatı fonuyla bütünleştirilmesini isterken şu talebi de ekledi: "Ek istihdamda sosyal güvenlik primi, İşsizlik Fonu'ndan karşılansın." Ancak, Başbakan Erdoğan "Birikimlerimizi geçmişte olduğu gibi heba edemeyiz" diyerek talebe sıcak bakmadı. Bununla birlikte, bir formül bulunması gerektiğini de söyledi.
Türk-İş'in talebi Türk-İş Başkanı Salih Kılıç ise dün farklı bir öneri getirdi. Önce, işverenlere "Gözünüzü paramızın üzerinden çekin" deyip şu tespiti yaptı: " Türkiye'de sanayiciler yıllardır bilgi ve teknoloji üretemediği için işçilerin haklarına ve birikimlerine göz diker." Türk-İş Başkanı Kılıç bunu söylese de Fon'un kullanımının amaca uygun olmadığı görüşüne farklı bir açıdan katılıyor. Kılıç'a göre gizli ve eksik istihdamla birlikte hesaplandığında işsizlik oranı yüzde 15'ler seviyesinde. İş bulma kurumu yerine oluşturulan Türkiye İş Kurumu ile İşsizlik Fonu arasında bir bağ kurulamadığı için bu oran düşmüyor, sürekli artıyor. Bu da "kapkaç, hırsızlık, gasp gibi sosyal sorunların artışına" neden oluyor.
İşsize de ödeme Kılıç, bir tespitte daha bulundu: "Fon'un 26 milyar YTL parası var; buradan yararlananların oranı ise yüzde dört. Oysa Batı Avrupa ülkelerinde benzer Fon'dan yararlanma oranı ülkelere göre yüzde 25 ile 75 arasında..." Ardından iki önerisini sıraladı: 1-Sadece işini kaybedenlere değil, İşkur'a başvurmuş gençlere de Fon'dan işsizlik parası verilsin. İşkur işe yerleştirince Fon'dan aldıkları parayı taksitle geri ödesinler. İş bulunmasına rağmen gidip çalışmayanlara Fon'dan verilen para kesilsin. Avrupa'da bunun örnekleri var. 2-Mevsimlik işçiler 6 ay çalışıyor, 6 ay işsiz kalıyor. Bu kişilerin çalıştığı süredeki sağlık kesintisi ücretlerinden alınsın, geri kalan 6 aylık bölümü ise Fon'dan karşılansın. Kılıç'a göre sosyal güvenceye veya gelire kavuşan kişi, "yanlış yola gitmez, onu kaybetmek istemez..." Türk-İş Başkanı'nın önerisi böyle... Hırsızlık, kapkaç, gasp olaylarının önlenmesine çare olarak düşünülür mü; bilinmez.
|